SİSİ’DEN İSRAİL’E REST

RTE’nin vakti zamanında koşarak gidip ziyaret ettiği İsrail’e ziyaret konusunda Sisi: “Politikalarını değiştirmedikleri sürece ziyaret etmem!” demiş…

Ne oluyor, hani Amerika kuklasıydı Sisi?

Amerika kuklası olmayan RTE’nin ziyaret ettiği İsrail’i, o neden ziyaret etmiyor ki?

Ve madem Amerikan kuklası, o zaman RTE Mısır’da idam edilmek istenen Müslümanların hakkını kuklada değil kuklacıda arasa ya?

Kaldırsın kırmızı telefonu, “Van münit Obama!” desin önce. “Bak Obama, biz Kanunî’nin torunuyuz, bir mektup göndeririz, meydanı titretmeğe mektubumuz yeter! Ona göre ayaklarını denk al, şu Sisi midir nedir, adamına söyle, Müslümanları idam etmeyi aklından bile geçirmesin!” desin…

Ne kadar fantezi oldu değil mi?

Geçenlerde bir TV kanalında Hasan Köni konuşuyor, AKP’nin dış politikası, özellikle Suriye konusunda, “Edebiyat iyi ama icraat sıfır” mealinde bir söz ediyor ve ekliyor: AKP güç aktaramıyor.

Niye?

Boyunu aşan işlere kalkıştığı için. Ve yine bu sebeple, RTE’ye güvenip Esad’a isyan edenler patır patır ölürken, RTE rahat koltuğunda nasıl cumhurbaşkanı olurum hesabında.

Hem RTE’nin Suriye’deki bebelerden daha büyük dertleri var. Kendi bebeleri var asıl kurtarılması gereken, hele bir onları kurtarsın, istikballerini garantiye alsın bakalım, sıra Suriye bebelerine de gelir belki.

Mesele anlaşılmıyor mu?

Biz adam olmadan kimseye bir faydamız olmaz. Önce kendimiz hürriyetimize sahip olacağız kendi iplerimizi kendi ellerimize alacağız ki kardeşlerimizi kurtarmaktan bahsetmek sonraki mesele.

Burada karıştırılan, yanlış anlaşılan bir dava da şu… Müslümanlar dışımızdaki müslümanların dertleri ile dertlenmeyi Gölge’den öğrendiler, evet… Gölge, dışımızdaki İslamcı mücadeleyi iç aksiyona malzeme kılmak maksadıyla gündeme getiriyor, ayakları yere basıyordu yani. Yani buradaki müslümanlara diyordu ki: “Ey Anadolu ahalisi, işte kardeş filanca ülkede Müslümanlar bağımsızlıklarını kazanmak için silahlı mücadele veriyor, biz ise yan gelip yatmayalım, hadi davranın!” Ki, neticesinde “AKINCILAR” doğdu, gelişti. Bu gün ise dış Müslümanlar, ağlayıp-sızlanma bahanesi, iktidar mücadelesinin değil, yükü iktidara atmanın bahanesi.

İktidar ise bir Sisi kadar olamıyor.

 

Ahmet ÖLÇÜLÜ