Direnişin Adı Boko Haram

Direnişin Adı Boko Haram

 

Nijerya da yaşayan Müslümanlara yıllardır uygulanan dini,kültürel ve ekonomik ayrımcılığa karşı Müslümanların direnişini  “terörizm” olarak yaftalayan Batı dünyası ve Amerika’dır.

Batı ile aynı dili konuşan Türk medyasıyla birlikte İslamcı medya’da Nijerya’daki Müslümanları “ terörist “ olarak haberleştirmektedir.

Afrika’nın yeraltı zenginlikleri bakımından en zengin ülkelerinden biri olan Nijerya’da yaşayan Müslümanlar Batı’nın yıllardır uyguladığı soykırımdan dolayı çoğunluk olduğu ülkede azınlık olmaya doğru gitmektedir..

Batı’nın desteğiyle süren Misyonerlik faaliyetleri  ile Nijerya’nın nüfusu azınlık olan Hiristiyanlık dininin yayılmasıyla çoğalmaktadır.

Nijerya hakkında iyi bir analiz yapmak için Nijerya devletinin tarihini hatırlamamız sağlıklı bir bakış acısı yakalamamıza yardımcı olacaktır.

Nijerya uzun yıllar İngiliz sömürgesinde kalmış, 1960 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir.

Yönetim şekli Federal bağımsız cumhuriyettir.Bir başkent yönetimi, federe devlet statüsündeki

30 eyalet ve bu eyaletlere bağlı 589 yerel birimden meydana gelir.

Nijerya Nüfus olarak Afrika’nın en kalabalık ülkelerinden biridir..170 milyon nüfusa sahip ülkenin yarısını Müslümanlar oluşturmaktadır.Müslümanlar kuzey bölgesinde, Hiristiyanlar ise daha verimli ve ormanların yoğun olduğu güney bölgesinde yoğunlaşmıştır..

Dünyanın yedinci büyük petrol üreticisi durumunda olan Nijerya’nın ihracatının büyük bir bölümünü, petrol ve yan ürünleri teşkil etmektedir. Ayrıca doğalgaz bakımından da oldukça zengindir. 1980 yılında petrokimya ve doğal gaz tesisleri tamamlanmış ve rafineri sayısı arttırılmıştır. Nijerya ham petrolden başka ayrıca kömür, kalay, kireçtaşı, kolimbit ve demir madenleri de üretmektedir.

Bugün Nijerya Afrika ülkeleri arasında refah seviyesi en yüksek olan ülkelerden biridir.

Nijerya Cumhurbaşkanı Goodluck Jonathan 2013 yılında Hıristiyanlar için kutsal sayılan mekanları  ziyaret ederek ‘hacı’ olmak için İsrail’e gitti.

“Manevi” bir yolculuk olarak nitelenen ziyaretin resmi olmadığı vurgulanırken, Jonathan’ın danışmanı Ahmed Gulak, “cumhurbaşkanı inancını güçlendirmeyi amaçlamaktadır” dedi.

Jonathan’ın yanısıra 30 bin Nijeryalı “Hıristiyan hacı” İsrail’de bulunuyor.

Boko Haram direniş gurubu ise 2002 yılında Maiduguri şehrinde bir gurub gencin bir araya gelerek

İslam için Mücadele etmek ve İslam devleti kurmak için kuzey şehirlerine ve Nijer sınırına göç etmesiyle belirginleşti.Her ne kadar Hausa dilinde; Batı’ya dair her şeyin yasaklanması anlamına gelen “Boko Haram” ismiyle anılsa da, resmi adı; “Jamatu Ahlis Sunna Lidda’wati Wal- Jihad” tır.(Ehl-i Sünnet Tebliğ ve Cihat Cemaati)

Liderliğini  Muhammed Ali yapmıştır. Muhammed Ali ve arkadaşları 2003 yılının sonlarına doğru  “balıkçılık” hakları nedeniyle Kanama köyünde Hausalar ve Fulaniler arasında ortaya çıkan anlaşmazlığı  fırsat bilip ayaklanmaya çalışmışlardır.Bu girişim Nijerya rejimi tarafından sert bir şekilde bastırılmış,  N‘dimi Camii yıkılmış ve olaylar sırasında Muhammed Ali ve yetmiş iki arkadaşı şehit edilmiştir.Cemaat mensupları bu baskılara karşı propagandayla daha fazla mensup kazanmışlardır. İlerleyen zamanda Muhammed Yusuf önderliğinde, Maiduguri ‘de bu kez İbn-i Teymiyye adında cami inşa ederek tekrar cami merkezli yoğun faaliyetlere başlamışlardır.2006 yılında, Bornu Eyaletinin başkenti Maiduguri’de Cemaat Boko Haram adını aldı. Batı karşıtı siyasi tutumlarıyla ve ülkenin içinde bulunduğu durumun altında yatan sebeplerin Batı ve Batı değerleri olduğu propagandası ve eylemleriyle seslerini duyurmaya başladılar. 2009’ da  Direnişin lideri Muhammed Yusuf’un rejim tarafından şehit edilmesinin ardından yerine şimdiki lider Ebubekir Şekau geçmiştir.

Araştırmacıların görüşüne göre  Şekau, Muhammed Yusuf’tan çok daha fazla radikal ve silahlı eylemleri benimseyen biri olarak görülüyor. Araştırmacı Martin Awi’ye göre;  Muhammed Yusuf’un  geniş bir vizyonu vardı. İslami çalışmaları Nijerya’nın kuzeyinde birleştirici bir vazife görüyor, halk tarafından seviliyordu. Saklanmıyordu ve herkes onu tanıyordu.

Hiçbir zaman El- Kaide tarzı eylemlere kalkışmadı. Ancak Şekau ile birlikte tam bir silahlı örgüte dönüşen cemaatin eylemleri arttı ve biçim değiştirdi.

 

Batıcı araştırmacının tesbitleri doğru olmasına mukabil gerçeği örtmesi ve yönlendirmesi

Boku Haram’ın ve diğer direnişci gurublarının büyümesini fayda sağlayacaktır.

Boko Haram’ın ilk liderlerinden biri olan Muhammed Yusuf’un sağ yakalanarak karakolda işkence ile infaz edilmesi  örgütün bitirilmesi yerine tam tersine örgütün büyümesine şiddete karşı şiddetle yanıt verilmesine zemin hazırlamıştır.

Şekau Liderliğindeki Boko Haram en son 265 bin nüfusa sahip Gwoza şehrinin kontrolünü ele aldı.

Boko Haram lideri Ebubekir Şekau, Ağustos ayının başında ele geçirdikleri Borno vilayetine bağlı Gwoza kentinin artık İslam Devleti’nin bir parçası olduğunu ilan etti.
52 dakikalık bir videoda konuşan Ebubekir Şekau, “Gwoza’daki kardeşlerimize zafer bahşeden ve burayı İslam Devleti’nin bir parçası kılan Allah’a hamdolsun” dedi. Şekau, Gwoza kentinin Nijerya ile hiç bir bağının kalmadığını söyledi.

Kız öğrencilerin kaçırılması hadisesinde açıklama yapan Boko Haram;

Batı tipi eğitime karşı sık sık bu tarz eğitim veren okulları basarak öğrencileri Batı eğitiminden kültürel yozlaşmadan alıkoymaya çalışıyor. Geçtiğimiz aylarda Boko Haram tarafından alıkoyulan 60 kız öğrenci Boko Haram’ın iyi niyet çerçevesinde serbest bırakıldığını açıkladı.(12 Temmuz 2014)

Son söz olarak ;

Küresel çapta direnen Müslümanlara karşı her türlü bilgi kirliliğinin yaşandığı günümüzde

Ortadoğu’yu ve Afrika’yı ele geçirmeye çalışan Emperyalist güçlere karşı vatanını, dinini,ailesini savunan Iraklı,Libyalı,Nijeryalı,Filistinli Müslümanların yanındayız…

Tufan ERSÖZ

ADIMLAR DERGİSİ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: