SAİT ŞAHİN: PKK, BU ÜLKENİN BÜTÜN KESİMLERİ İÇİN BİR TEHDİT

SAİT ŞAHİN: PKK, BU ÜLKENİN BÜTÜN KESİMLERİ İÇİN BİR TEHDİT

HÜDA PAR SÖZCÜSÜ SAİT ŞAHİN İLE RÖPORTAJ – 2. Bölüm

 

SAİT ŞAHİN: PKK, BU ÜLKENİN BÜTÜN KESİMLERİ İÇİN BİR TEHDİT

 

Bahsettiğiniz süreçte, son on yıldır Mustazaflar ve HüdaPar uğradığı saldırılara rağmen medyada bunların yeralmaması dikkatimizi çekiyordu. Aynı şekilde “çözüm süreci”ne müsbet mânâda dahil oluş çabalarınız da… Sözlerinizde devlet, devletin yükümlülüklerinden sıkca bahsettiniz. Malûmunuz, “devlet” kendi zâtını idrak edebilen bir yapı değil. Siyasî sorumluluk çerçevesinde hükümetin sorumluluklarını kastediyorsunuz.

Tabiî, “Devlet” derken, devletin başında Hükümet var yani. Sonuçta “devlet” dediğimiz teşkilâtlardır, kuruluşlardır, bunların başındaki idarecilerdir kastettiğimiz.

 

Bu çerçevede, hükümet ile PKK arasındaki ilişkiyi nasıl görüyorsunuz?Başbakan Davutoğlu son günlerde her konuşmasında müslüman halkımıza nasihat vermekte biliyorsunuz; “sabah kalkın ve gördüğünüz herkese sarılın”

Yani şimdi hükümet ile PKK arasındaki ilişkiler… Biz baştan beri söyledik; Hükümet gerçektende siyasî bir irede ortaya koydu ve cesaretli bir şekilde Türkiye’nin kanayan yarası olan ve hakikaten de iki tarafın da halkın çocuklarının telef olduğu, canlarının gittiği bir savaşın bitmesi için, silahların susması, iç huzurun sağlanması için, barışın sağlanması için cesaretli bir adım attı. Desteklenmesi gereken bir adımdı, biz de destekledik. Fakat niyet halisâne iken, atılan adımlar, yada usûle dair yapılan yanlışlıklar; dediğim gibi, PKK’nin hiç güçlenmediği kadar, siyasî, sosyal, kültürel, ekonomik, askerî olarak bu süreçte güçlendi. Yani hükümet çok ciddî yanlışlar yaptı. Bu hatâlardan ders alınması lazım. “Çözüm süreci”nin tekrardan gözden geçirilmesi lazım… “Çözüm Süreci” eğer PKK’yi güçlendiren bir süreçse… PKK çok pragmatik örgüt. Yani bugün şartları gereği masaya oturur barış etraflı görüşmeler yapar, oradan elde ettiği kazanımlarla, yarın masaya tekmeyi vurup da başınıza bela olabilir. Yarın ülkenin başına bela olabilecek bir yapıdır. İlkeleri olmayan, riterleri, prensipleri olmayan, tamamen menfaatleri üzerine; ideolojisini devletleştirme yahut ideolojisine statü, güç kazandırma üzerine pragmatik yaklaşım sergileyen bir hareket.Onun için, hükümete biz defalarca söyledik, “Çözüm Süreci”nde ciddi yanlışlıklar var. “Kürt Sorunu” ile PKK sorunu birbirine karıştırılıyor. “Kürt Sorunu”nda muhatap PKK diye alınıyor. Ve PKK “Kürt Sorunu”nun muhatabı olarak görünerek, Kürtlerin hakları PKK ile pazarlık konusu yapılıyor. Bu başından beri yapılan en büyük yanlıştı. Dolayısıyla “Kürt Sorunu”yla PKK sorununu hükümet ayrıştırmalıydı. PKK ile silahların bırakılması üzerine, cezaevlerindekilerin serbest bırakılması, siyasî hakların tanınması, dağdaki kadroların topluma, şehire geri dönüşü, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün aşamaları üzerinden pazarlıklar yapılabilirdi. Ama siz Kürtlerin haklarını her defasında PKK ile pazarlık konusu yaptınız, PKK bununla güçlendi. PKK’nin zaten “Çözüm Süreci” adı altında militanları cirit attı sahalarda. Topluma “devlet” provası yaptırdı. Dediğim gibi, mahkemeler kurdu, vergi belirledi, halkı vergiye bağladı. Halk içinde var olan sorunları “adliye”ler kurarak, hatta bir kısım mahkemelerinin devletin adliyelerinden çok daha kalabalık bir hâl aldı. Biz biliyoruz bunu ve hükümet te biliyor, güvenlik kuvvetleri de biliyor. Yani “çözüm süreci” tekrar gözden geçirilip doğru adımlar atılmalı. Bölgedeki müslümanlara da devlet ciddi mânâda, vatandaşının da güvenliğini sağlayacak mahiyette, PKK’nin baskılarına yıllardır, tehditlerine, saldırılarına karşılık müslüman vatandaşının kendisini savunma, eline silah almak mecburiyetinde bırakmayacak şekilde bir sorumluluk üstlenmeli, sonra insanî ilişkiler etrafında, “selâmlaşma”dır, bununla alâkalı olarak kucaklaşmadır; bunlar elbette ki olması gerekenler. Ama sizin selâm verdiğiniz kişi, size kurşun sıkıyorsa. Sizin kurşunlandığınız yerde “selâm verme”nin bir hükmü yoktur, bir mânâsı da yoktur.

 

Başbakan’ın bu sözleri söylediği bugün bile kurşun sıkılmakta…

Tabiî… Şimdi bunun pratiğine bakmak lazım. Teoriler üzerinden birşeyler söyleyebiliriz. Ama sahada, sizin hakikaten can güvenliğiniz yoksa, tehdid altındaysanız, sizin gülücükler dağıtmanızın bir mânâsı yok yani.

 

Sait bey teşekkür ederim. Son olarak okuyucularımız için söylemek istediğiniz hususlar varsa buyurunuz.

Yani PKK’nin son günlerde gerçekleştirdiği saldırılarının üzerinden herkes ciddi mânâda elini taşın altına koymalı. PKK bu ülke için, İslâm ve müslümanlar için, bu ülkenin bütün kesimleri için aslında bir tehdid. Herkesin elele vermesi lazım. Şu ânda PKK’nin hedefine oturtup da saldırdığı kimse sahip çıkmak lazım. Çünkü bunlar orada PKK karşısında ayakta kalmalı ki, PKK tehdidinin bütün ülkeye yayılma tehlikesinin önü, ön cephede alınabilmiş olunsun… Bir de hakikaten PKK’yi iyi okumak lazım: PKK Kürtlerin uğramış olduğu mağduriyetleri, mazlumiyeti sos olarak kullanıyor. Asıl amacı farklı. Yemekte sos olsun, renk olsun, katkı olsun, bu mânâda kullanıyor. Yoksa PKK’nin Kürtlerle ilgili bir endişesi yok. Kürt çocuklarının binlercesini, milyonlarcasını zaten PKK kendi içerisinde 15 bin tânesni sudan bahanelerle infaz etmiş. Kürtleri sahaya sürüp onlar üzerinden kendisine saltanat oluşturmuştur. Kürtleri dinsizleştirmenin, uyuşturucu etrafında Kürt neslini uyuşuk, fuhuş üzerinden şehvetin esiri bir nesle dönüştüren bir hareket. Ve gerektiği zaman her türlü argümanı kullanabilen, her türlü gayrımeşrû yola başvurabilen, bunun üzerine de silahı ekleyebilen, işte, şehir eşkiyalığını ekleyebilen, yakabilen, yıkabilen bir yapı. Bu tehlikenin görülmesi lazım. Sadece bu tür hadiselerin yaşandığı bir zamanda bu tehlikeyi görmek, bu türlü hadiselerin yaşanmadığı zamanlarda “uyku modu”na geçmek; diğer bütün sorumluluk sahiplerine sesleniyorum, bu tehlikelerin önünü almak noktasında bir gaflet hâlidir. Yani kendilerini tekrardan bir gözden geçirmelerini, pozisyonlarını, sorumluluklarını, yapılabilecekleri, yapılması gerekenleri gözden geçirmeleri gerekir diye düşünüyoruz.

 

Tekrar teşekkürler Sait bey.

Ben teşekkür ediyorum.

 

RÖPORTAJIN 1. BÖLÜMÜ İÇİN: /huda-par-sozcusu-sait-sahin-pkk-uluslararasi-operasyonlarin-oncu-gucu/

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: