ONLAR PARİS’TE, BİZ İSTİKLÂL’DE
Bizden istenen kesindi;
“Kesinlikle karşılık verilecek, “ânında müdahale” prensibine göre hareket edilecek!”
Talimat hiçbir mazerete açık kapı bırakmayacak netlik ve kesinlikteydi. Bu açıklık ve kesinlik karşısında, durumumuzla alâkalı mazeret beyânının kapısı da kapatılmıştı.
Aldığımız talimat doğrultusunda birebir ilişkilerle hazırlıklarımız başladı. Anadolu’nun gerçek sahipleri olarak din, vatan ve millet düşmanlarına karşı neticesini düşünülmeden tavır konulacaktı.
Yer İstiklâl Caddesi…
Fransa’da telef edilen pornocuların buradaki işbirlikçileri, bu pornocularla beraber olduklarını deklere etmek üzere saat 4’te İstiklâl’e çıkacaklardı.
Görevimiz, bu yasadışı eyleme, yaşadığımız topraklardan, mensup olduğumuz din ve milletten aldığımız meşruiyetle müdahale etmek…
Pornocular ve onların işbirlikçisi “tepedekiler” Paris’e giderken, Kuaşi Kardeşlerin ve Amedi’nin kardeşleri olan bizler de pornocuların buradaki işbirlikçilerine karşı İstiklâl’de olacaktık.
Ne gariptir ki, İstiklâl’deki işbirlikçiler ile Paris’e giden işbirlikçiler aynı hayat tarzını korumak için omuz omuza İslâm’a karşı hareket ederken, ekran başı seyircisine ise kavga ediyormuş görüntüsü veriyorlar. Perde arkasında “tepedekiler”e karşıymış gibi gözükenlerin, onlarla bir ve aynı olduklarını Paris Hesaplaşması bütün çıplaklığıyla ortaya koydu.
Bunu görmeyen gözlerin suratına siz tükürün!
Kısa süreli bir hazırlığın arkasından bir araya gelenlerin sayısı 43… Doğrudan İstiklâl’e gelecekler ise, bu sayıya dahil değil.
Sayımızı ve müdahâle şeklimizi talimat sahibine rapor ettiğimizde, aldığımız cevap şu:
“Bu kadar kuvvete gerek yok. Müdahale için 12 kişilik bir Seriyye grubu yeterli.”
Müdahale ânında yasadışı güruhun psikolojisini gördüğümüzde ise 12 kişinin bile fazla olduğunu anladık.
Nihayet saat 4’te, Gerçek İstiklâl Mücadelesi’nin nasıl olduğunu göstermek üzere İstiklâl’e ulaştığımızda zihniyeti bu topraklara ait olmayan din, vatan ve millet düşmanlarıyla karşılaştık.
Üçer kişilik gruplar hâlinde müdahaleye karar verdiğimizde farklı noktalara konuşlandık.
Yasadışı gösteriye başlanmasından çok kısa süre sonra ilk grup müdahale etti.
Müdahale ederken haykırışlarımız Pornocu işbirlikçilerin yüreklerini titretmeye yetti.
Müdahalede bulunan gönüldaşlarımız gözaltına alınarak Çevik Kuvvet otobüsüne kondu.
Diğer grupların müdahalesine gerek kalmadan, söz konusu güruh ilk müdahaleden 5-10 dakika sonra dağıldı.
Gözaltında bulunan Akıncılara destek için otobüsün etrafında kalabalık bir grup oluşturan gönüldaşlardan nöbet tutan polisler tedirgin oldu. Polisin gözaltındaki gönüldaşlarımızdan ricâsı üzerine, biri dışında bütün gönüldaşlarımız geri çekilmiş ve iki saatlik bir gözaltının ardından da iki gönüldaşımız serbest bırakılmışlardır.
Özetle;
Bu memleket başıboş değil!
Sağına soluna bakınmadan “ben varım!” diyebilenler olarak varız biz!
Bunun için, devletin tepesindekiler Paris’te İslâm düşmanlarına yaranırken, biz, Adımlar kadrosundaki İbdacılar İstiklâldeydik!
Aydın KALKAN