ÖLÜM ODASI -B YEDİ- (278) SALİH MİRZABEYOĞLU

ÖLÜM ODASI -B YEDİ- (278) SALİH MİRZABEYOĞLU

DÜNYA HARBİ

(İFRAT HÂLDE TECRİD)

YEVMİYE: 40 senedir bu mayayı elde etmek için uğraştım, şimdi ise sendeki mücerred fikir istidadından şikâyet ediyorum. Ben mücerredler adamı, bu güne kadar mücerred fikir istidatsızlığını tenkid ederken, ilk defa birinde mücerred fikir istidadını tenkid ediyorum. Bugüne kadar bunu (…) dahil, hiç kimse için söylemedim. Sen benim için yazıyorsun; anlamazlar. Öyle yükseklere çıkıyorsun ki, kanatla­rın yanabilir! Sana en büyük medhiye de bu, en büyük tenkid de!..

Süryanice, ŞRİHUTO B’ŞEDTO MBARYUTO-İfrat hâlde tecrid: 2308: QROBO D’COLMO-Süryanice, “Dünya Harbi”. (Dünya bir inkılâb bekliyor; Doktor Hakkı Açıkalın’ın, BD-İBDA’yı kastederek, “Dil kovasından doğru jar­gonu çekip çıkaranlar kazanacak!” dediği… Jargon: Teknik dil, kavram. “Kültür, irfan”… “Mutlak Fikrin Gerekliliği”: İslâm)… İngilizce, FORTY THREE-Kırk üç. (Ceyl-Yengeç. Bâtın, kuşak. Nesil. İnsan topluluğu. Zümre. Kavim. Ümmet. “Hemze, Allah’ın Mübdi’ ismi, İlk Kalem mertebesi, Kamer menzillerinden Yengeç”: 43: Tafnkuto-Süryanice, “Hakikat”… İngilizce, Blue-Mavi. “Kelime-i Tevhid nuruna işaret eder”: 43: Qbul-Sûret): 308: ARVASİ… Süryanice, KRİN CAYNO-Göz hastası. “Üsta­dım”: 308: SBAQ-Bağışlamak. “Hediye, ithaf’. (İngilizce, Systematical-Sistemlilik: 1016: Taha- Bulut. “Bazısı bazısının üstünde ve altında, tak­sim olunamaz bir bütünlük”… Farsça, Piç- Bulut. “Yaymak, döşeyip düzgün sermek”: 15: BD-İBDA… Süryanice, Cayno-Bulut: 59: Mehdi)… Arnavutça, MENÇURİ-İçinden: 309: KOPAR-Kıpçak dilinde, “Ortaya çıkarmak, meydana çıkarmak”. (İngilizce, who am I? -Ben kimim?: 62: Miv’ada- Hedef. Gidilecek yer… “İnsan, bir köprüdür üstün insana”; İnsanî hakikat, Allah’ın sırrı ve kul plânında Üstünlerin en üstünü, Allah Sevgilisi. Bir köprü ki gelmiş, geçmiş ve gelecek bütün insanlara… Sficito B’aykanoyuto Mbaryuto-İfrat hâlde Tecrid: 62: Mehdî)

İSTİKBAL İSLÂMINDIR isimli eserimi okuyorum. Üstadım, gözleri yarı inik ve tebes­sümle dinliyor. “Güzel, güzel!” derken, birden sesi değişti: “Tamam, anlaşıldı! Büsbütün mücerrede dalıyorsun, olmaz! Şekere bulayıp yutturacaksın. Bu saf fikir; sen bana yazıyor­sun. Yeniden gözden geçir!”… Fikir maddesini üreten bir mihrak birliğinde, kumaşı ve kuma­şım: “Benim kumaşım mücerred… Ama bu adi insanlar mücerret fikirden yüzüne sigara duma­nı üflemiş gibi tiksinirler… Önce Kaptan Kusto’yu vereceksin!”… — “Onu sonra ver­dim efendim!”… “Olmaz! Ortada bir hakikat var; önce gongu çalacaksın, herkes dönüp bakacak, sonra fikrini vereceksin… Sen bana yazıyorsun. Yâni, önce “vay anasına!” diye ilgilenecekler; gazetecilik yapacaksın… Adamlar bakacaklar, bir takım mücerret fikirler; kimse okumaz! Öbür adamlar zaten para­dan başka bir şeyden anlamazlar… Ne dediği­mi anlıyor musun? Sende benim bu zamana kadar yokluğundan en fazla şikâyet ettiğim mücerret fikir istidadı çok fazla… İfrat hâlde tecrid var… Herşeyde kıvam; kıvamı bozma­yacaksın!”… — “İfrat hâlde olduğunu biliyo­rum efendim!”… “Tamam, çok güzel söylüyor­sun; ifrat… Önce müşahhas bir realiteyi ortaya koyacaksın, sonra mücerret fikri massedip- yedirip yutturacaksın. Sana Akıncı Güç için de söyledim, Rapor’da da söyledim; aleladeyi bırakıp çok mücerrede dalıyorsun, anlamazlar! Ben mücerretler adamıyım, benim kumaşım mücerret… Benim hayatımı yazarken en dikkat edeceğin husus da bu; ben hep yedirdim, indim, hatta fazlaca indim. Bu millet saf fikir­den anlamaz!.. Ama fikre de kıymamak lâzım. Benim yazılarımı anlayamadıklarını söylüyor­lar; dönüp tekrar okuyorlar… Ben öyle anlaşılmaktansa, böyle anlaşılmamayı tercih ede­rim!”… Kafama kelimelerin yetişmediğini, yazılarımın suret üstü mânâsını sezerek söyle­yen o!..

Süryanice, ŞİRUHUTO B’AYKANOYUTO MBARYUTO-İfrat hâlde tecrid: 2187: İSLAM’A Muhatab anlayış… Süryanice, ŞİFİCUTO B’TAQİNUTO ŞUHODO-İfrat hâlde tecrid: 2015: BD-İBDA… ABDÜLHAKÎM KOLTUĞU: 732: TAŞAL-Karaçay Malkar Lûgatı’nda, “Gözden kaybolma, yok olma”… Süryanice, YATİRUTO B’ŞEDTO ŞUHODO- İfrat hâlde tecrit: 2076: UZUN ÇAÇ-Uzun saçlı. (Aynı ebcedle, Moğol… ÇAÇ-Saç: 7: Ebed. “Ebedd-İri gövdeli”… Karaçay Malkar Lûgatında, Ülgülü-Örnek: 1078: Hakîm. “Aynı ebcedle, İbda”… Süryanice, Zrigo-Mavi: 228= 1227: Moğol Mehdî Muhammed-Uzun saçlı Mehdî Muhammed)… Süryanice, CULBONO B’HİYUTO ŞUHODO-İfrat hâlde tecrid: 875= 1874: İBDA-Kârı kendisine âit olmak üzere bir kimseye sermaye vermek.

 

ZİRVE

(DERVİŞ MUHAMMED YOLU)

LEVHA: (…) Aralık 1984… Bir BİT veya PİRE… Küçüklüğüne nisbetle misilsiz büyük birşeyi altediyor… Bit veya pire mânâda imiş ve altettiği de mânâda!..

Süryanice, RAHŞUŞO-Bit. (Pire-Sıçrayan. “Pir’e-Bir’e”: 217: Rüyâ. “Aynı ebcedle Rabıta”… Rahşuşo: Rah-Şuşo… Rah-Yol. Tarz. Usul: 206: Bürd-Bilmece. “KKM”… Bedr- Dolunay. Bir şeyin tamam olması. Tez olmak. Bir işin ansızın zâhir olması. Tam ve münasib olan aza. İyi hizmet eden tabi’: 206: Deber- Savaşırken askerin bozulması. “Yıldızı Ay olan Yengeç Burcu’nda, simya safhası”… Dara- Hükümdar: 206: Gavr-Kök, asıl, temel. Tefekkür. Hakikat): 1818: ŞRİHUTO B’DİYA- TESİS ŞUHODO-Süryanice, “İfrat hâlde tecrid”… Süryanice, QURATOR-Veli: 818: HATHET-Süryanice, “Cezbetmek”. (Veliyi cezbetmek)… Süryanice, QURATOR-Vasi. Bir ölünün vasiyetini yerine getiren: 818: MESARTO MACES-Süryanice, “Avuç içi titremesi”. (Mahmud Efendi Hazretleri)… RAH-I DERVİŞ MUHAMMED-Derviş Muhammed Yolu. (Çilenin azizliğini bilip, azim duyanların yolu): 818: YATİBUTO S’YOMO MBARYUTO-Süryanice, “İfrat hâlde tecrid”. (Üstadım’ın dostu, Muhib Işıklar: İslâm, kılı kırk değil, kırkbin yarmanın rejmidir. Düşün, Allah’a karşı ne zor işimiz!)… SAHABİLERİN ROLÜ VE MÂNÂSI: 1823: BAŞYÜCELİK DEVLETİ.

Süryanice, MAYQO-Nil Nehri. (İngilizce, Nill-Yokluk. “Leysî. Sıfır. Nokta. Bit. Zirve”: 90: Nil-Mavi. “Kelime-i Tevhid’e işaret eden renk… Malik: 90: Sad harfinin ebcedi-Bu harf, Allah’ın “Mümit-Ölümü yaratan” ismi ve Toprak mertebesine işaret eder… Kabir-Mezar: 312: Mirzabeyoğlu… Süryanice, Qututo-Harf. “Sahibini tanıtan”: 818: Şrihuto B’diyatesis Şuhodo-İfrat hâlde tecrid): 62: UON-Romence, “On”. (Aşr-On: 570: İhtifaf-Kuşatma, etrafını çevirme. Derinleşme. Meyve devşirme… Şer’- Şeriat. İslâmî hükümlerin heyet-i umumiyesi. Dalmak. Zâhir etmek, göstermek: 570: Sistem… Musattem-Mükemmel: 570: Arş- Gölgelik. Kürsü. Taht. En yüksek gök. Allah’ın kudret ve saltanatının tecelli yeri… Hadîs: “Kürsî’de 7 gök, bir kalkan içine atılmış 7 para gibidir!”… Hadîs: “Arş’ta Kürsî, büyük bir sah­raya atılmış demir bir halka gibidir!”… Arnavutça, Kalter-Mavi: 732: Abdülhakîm Koltuğu-“Ortasında yuvarlak delik olan”… Karaçay Malkar lûgatı’nda, Ütür-Delmek, delik açmak: 612: Derviş Muhammed)… HEZÎM- Gök gürlemesi. Sağanaklı yağmur. Koşarken kişneyen at. (Sahil-Dalga. At kişnemesi. Kust: 126: Künun-Şimdi. El’ân. Hâlihazır… Kusto: 175: Kıstî-Adaletle alâkalı. Bend-i din denilen, dinin ipi): 62: MEHDÎ… TAMİR BİN TAMİR- Evveli bilinmeyen kimse. Ruh-i mugman. Pire: 1552: MEHDÎ Salih İzzet Mirzabeyoğlu… Lâtince, SACRİFER-Kutsal eşyaları taşıyan: 552: KUTMO-Süryanice, “Nokta”. (Bit, pire… Üstadımdan bir Noktalama: Öyle bir devim ki ben, hakikatte pireyim / Bir delik gösterin de utancımdan gireyim!)

Süryanice, COCİTO-Zirve: 428: TEVHİD- Birleme. “Lâ ilâhe illallah” sözünü tekrarla­mak. Aynı ebcedle, İbranice, MÜŞEFFAH: Allah Sevgilisi’nin Tevrat’taki ismi.

 

SATRANC-I UREFA

(MEHDÎ DERVİŞ MUHAMMED)

LEVHA: (…) Kasım 1995… MUHYİDDÎN-İ Arabî Hazretleri’nin eseri… “Bit veya pire hakkında ilk defa yazan odur! ” diye beni kaste­den bir cümle görüyorum!..

Arabça, HUVE El-Kâtib El-Evvel An El-Kamle-“Bit hakkında ilk yazan odur!”: 1254: KADEM YUMNA-Sağ ayak. (Levha: 10 Eylül 1984… Kâzım Albayrak ile konuşuyorum ve benim bir misyonum hakkında ona, “benden başka kimse yok ki… Bir vücutta sağlam kal­mış tek organ gibi hissediyorum kendimi!”… Ve sağlam kalmış organ olarak da, kendi vücudumun sağ bacağı!)… Süryanice, SİMYAN- Hak: 162: İNSİLÂK-Yola girmek, sülük etmek… Süryanice, YÜMNA CAQLO-Sağ ayak: 162: TALİM ETMEK. (Balık Burcu, yıl­dızı Müşteri, vücutta tesir yeri Ayaklar, simya­da Yansıtma safhası; eşya ve hâdiseye muhatap anlayışın düşen ışığı)… Macarca, KEKE PİZAMA-Mavi gecelik. “Kelime-i Tevhid nuruna işaret eder”: 162: SYOFO-Süryanice’de, Nokta. “Bit”… Süryanice, YAMİNO REĞLO-Sağ bacak: 1354: ZİRİQO SİNYO-Süryanice, “Mavi Ay”. (Yengeç Burcu, yıldızı Ay, simya’da “Deberan” safhası)… Süryanice, ŞUVOLO-Hâdise: 1354: FRESTO MALYO BUSTO- NO-Süryanice, “Dolmabahçe Sarayı”… Süryanice, YAMINO FARSTO-Sağ bacak: 864: MSAMCLO MHAMAO-Süryanice, “Derviş Muhammed”.

SAĞ AYAK: 1153: CAMÎ-ÜL HİKEM. (Kökler’den, DEDİ Kİ: Velilerden, isminin mânâsı “Kesbeden, kazanç sahibi, marifet için çalışan” demek olan El-Kasib, iki âlem “dünya ve ahiret” ve İlahî münasebet ilminde ileri idi. Bu imâm, vücut bulmayan bir eseri göstermek istediği vakit, kendi nefsine tesir eden müessir­leri düşünerek, kendi nefsine o ânda beliren bir tartı ile baktığında, -tecelli!-, o eser ve iz derhal ve hilesiz meydana çıkardı. Âlemde birşey yoktur ki, onda insanın izi ve eseri olmasın… Ondan sonra onun makamına, Camî-ül Hikem isimli biri varis oldu… Bu zâtın, Ebdal ve Hoca ile talebesi arasındaki münasebet ile “Rüyâ- Bitkiler” bahsindeki esrar hakkında, geniş ve derin bilgileri vardı!)… MEHDÎ MUHAM­MED: 154: HELMONOYO-Süryanice’de, Rüyâ gibi. “Zuhurat”.

Arabça, HUVE El-Şahs El-Evvel Ellezî Ketebe an El-Kamle-“Bit hakkında ilk yazan odur!”. (Fely-Keskin kılıç. Şiirin ince mânâla­rını çıkarmak. Bit toplamak: 1121: Maariz- Kapalı mânâlar. Birden fazla mânâsı olan bir kelimenin en uzak mânâsını kullanma… İbranice, KOHAV-Yıldız. “îmânlıların ruhları”: 121: Bend-i Din-“Kıstî. Kustî. Dinin ipi”… Yakut dilinde, Djin-Cin. Gizli. “Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, Cinler mertebesi, Kamer menzillerinden Takdim’e işaret eder”: 121: Simyacı-Her türlü madenden altun elde edilebileceği gayesi ile çalışan, kimyacı. Bâtın yolun­da altun, kemâli temsil eder… Elif-Kamer menzillerinde bütün harflerin işaret ettiği mânâların kendisine kalbolduğu mânânın harfi: 1121: Unus-Lâtince, “Bir”.. Simyacı Ben, kimlik madenim Takdim yazım: Kaptan Kusto Müslüman / Dünya Çapında Bir Hâdise): 2984: OSYUTO KİNOİT-Süryanice, “Adlî Tıbb”. (Hadîs: “İlimler, Şer’i ilimler ve Tıbbî ilimler olarak ikidir!”… Her ikisi de içyüz ve dış yüzleriyle BİRLİK’te, sistemler sistemi bir sistem belirtir: Düzen’den maarife, günlük hayattan ideale kadar içiçe toplayan bir birlik… Kıstantiniyye: Adalet ve ruhu, ruh ve nizâmı, siyaseti… Devlet ve insan ve toplum meselele­rini kuşatıcı “yaşanmaya değer hayat için”, Arifler’in satrancı bu olmalı!)… SEYYİD Abdülhakîm Arvasî + NECİB Fazıl Kısakürek: 1983: İZZET Erdiş. (Kamle-Bit: 570: Sistem- Aslı, “Sonsuza kadar devam edecek” demektir.)

Arabça, HUVE El-Kâtib El-Evvel An El-Bergus-“Pire hakkında ilk yazan odur!”: 2392: İNFİSAR-İnkişaf etme, açılma… İNTİZAM- Tertib, düzen. İntizam içinde olmak: 393: KAMENCER-Yaycı. Kavvas, okçu asker, ok imâl eden. (Süryanice, Kusto: Yay… Yay: İki ucun, kavisle yakınlaşması)… MEHDÎ Mirzabeyoğlu: 394: MÜNŞİD-İnşad eden. İyi şiir okuyan. Yitik malını bulan, alan… İbranice, MEA ŞANA-Yüzyıl: 394: MAFERYONA- Süryanice, “Semerli, meyveli”.

Arabça, HUVE El-Şahs El-Evvel Ellezî Ketebe An El-Bergus-“Pire hakkında ilk yazan odur!”: 4122: ENAMİL-Parmak uçları. (Gelin teli gibi altun teller çıkan!)… ESAS-Temel. Kök. Rükün. Şart. Hakikat ve mahiyetler: 1122: NEAB-Karga yavrusu. Horoz veya karga gibi ölme. (Keraker-Karga. Kuzgun. “Ululuk rengi siyah”: 441: Mirar-Kerreler, defalar… Kısakürek: 1441: Salih Mirzabeyoğlu… Süryaniee, Tem-İkiz doğmak: 441: Harbo Da’qrobo-Süryanice, “Savaş arkadaşı”… Ebu Süleyman-Hâlid bin Velid’in bir namı, Horoz mânâsında: 200: Nesif-İki kişi arasındaki sır)… Süryanice, NİNYO-Tel. “Kıstî. Bend-i din. Dinin ipi”: 126: VİSL-Kavuşmak. Sevgili’ye ulaşmak.

MEHDÎ DERVİŞ MUHAMMED-Allah Sevgilisi. (Ve, sahabîler, fakihler ve veliler; ve…): 673: RİŞ QUKLOYO-Süryanice, Vidabaşı. Nurbat başı)… BERAAT-Haşmet. Metanet. Emsalinden üstün olmak: 673: RÜYA TÂBİR ETMEK… TECRİS-Sağlam fikirli etmek: 673: TİRENDAZ-Okçu. Ok atan. Yaycı. Kusto… DESTAR-ÇE-Mendil. (Dolmabahçe Sarayı’ndan bir İngiliz zırhlısına bindirilerek zorla Vatanı’ndan uzaklaştırılan Sultan Vahidüddin’in, saltanatı sırasında Topkapı Sarayı’nda bir Hırka-i Şerif törenine davet etti­ği Esseyyid Abdülhakîm Arvasi’ye üzerinde beyitler yazılı iki Destar-çe vermesini hatırlayı­nız. Nedimi Şakir Efendi’de bir tanesinin hedi­ye olarak bulunduğunu ve hâdiseyi ondan öğrendik; mevzuyu hatırlayınız!): 1673: SATRANC-I UREFA-Ariflerin satrancı.

ŞATRANCI UREFA-Satrancı Urefa. (Şatranc: Şat-Ranc… Şat-Büyük nehir: 309: Hurufiye… Haş-Kalb: 309: Rakde-Berzah… Serlevha-Kaptan Kusto Müslüman: 309: Ruzname-Vakit cetveli. Her günkü gelir ve giderin yazıldığı defter… Kurta-Küpe. Mahzumî, her delik, derinleştirilmiş nesne. Nasihat. “Abdülhakîm Koltuğu’nun ortasındaki yuvarlak deliği hatırla!”: 1308: Arvasî… Takvim: 1556: Resûl-ü Ekrem… Süryanice, Colminoyuto-Sonsuzluk: 557: Culbono Syomo-Süryanice, “İfrat hâlde tecrid”… Ranec- Hindistan cevizi: 254: Pergel-Kürtçe’de, sis­tem… Handistan: Lâtife… Cevz: Kabuklu bir meyve. İkiz. Bir Burç ismi… Cevza Burcu, unsuru Hava, yıldızı “Utarid-İkizler”, vücutta tesir yeri Kollar ve Akciğer, simya’da Sabitleme safhası… Cevza Burcu’nun Lâtince ismi Gemini… Gemi: Nefs ve iki lâtifesi “akıl ve ruh” kutbu): 913: HADASET-Gençlik. Yenilik. Tazelik. Yeniden oluş… EŞYAH- Şeyhler. Pir-i faniler: 913: TEBŞİR- Müjdelemek. Hayır haber vermek… Süryanice, ŞFİCUTO B’HİYUTO MBARYUTO-İfrat hâlde tecrid: 1912: EŞ TABHAR-Süryanice, “Övünme”. (Yevmiye: “Biz söylüyoruz diye değil, biz anlıyoruz diye övünün!”… Üstadım’dan: Anlamak yok çocuğum, anlar gibi olmak var / Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var!)

Bir not: İmam-ı Gazalî Hazretleri, İştikak mevzuu hakkında, onun bütün ilimlerin temeli olduğunu söyler: İştikak ilmi ve her biri kendi usul, esas ve kurallarında ele alınan ilimlerin, onu kendilerine yararlarında göstermeleri… Ebced de aynı şekilde… Ve, İslâm Tasavvufu’ndan çekilen ipuçlarının, yine mev­zulara ve onu kullanan şahısların mizacına nisbetle kullanılarak gösterilmesi vesaire… “Ariflerin Satrancı” diye Muhyiddin-i Arabî Hazretleri’ne âit bir tablonun yeniden gündeme gelmesi, bana söylediklerimi hatırlattı… Dikkat: Veli sözlerinin bahsettiğim şekilde kul­lanılması, o sözün kullananın keyfiyeti çerçevesinde görünüşüdür. Keyfiyet düştükçe de, o söz mübtezelliğe kadar gider… Birşeyi anlama ve bulmaya çalışırken, o şeyin teşekkülü; bu da bir mesele… Meselâ: Takdim yazımı ararken nasıl bulduğum, bulduktan sonra onu “bulduk­ça bulma”nın yoluna döndü ve hem o, hem bu gelişti… Başka bir misâl: “Bütün Fikrin Gerekliliği”ni idrak ettikten sonra, o, tıpkı Takdim yazımın nazariye’den ameliyeye ve ameliyeden nazariyeye davası, bir metod ve esas belirtmesi… Bu gidiş ve gelişler arasında ne kadar çok mevzu ve incelikler doğduğu, verdiğim eserlerden belli; ve imanın “olmuş bitmiş birşey” değil, her ân yenilenmesi gerek­tiği şekilde, bitimsiz… Üstadım’ın “Satrancı Urefa” hakkında söyledikleri, benim söyledik­lerimin hemen hemen topluca ifâdesi… Bu ikazdan sonra, benim yukarıda kullandığım “Satranc-ı Urefa” tâbirinin Muhyiddin-i Arabî Hazretleri’nin tablosuyla ismin verdiği ilhâmdan başka bir ilgisi olmasa da, Üstadım’ın onu değerlendirmesi ile bir alâkası var ki, sanki “Satranc-ı Urefa”dan, sadece isim değil, usul olarak da ilhâm almışım. ÜSTADIM şöyle diyor: (…) Hediyemiz Şeyhi Ekber diye anılan Muhyiddin-i Arabî Hazretleri’nin “Şatrancı Urefa-Ariflerin Satrancı” isimli meşhur bir tab­losudur. Bu tablonun bütün ruh ve davası, ger­çek ahlâk ve kemâl yollarını göstermek oldu­ğuna göre, o Peygamberler Peygamberi’nin mukaddes ruhaniyetlerine giden bâtınî istikametin en güzel plânıdır. (…) Bu harikulâde 1.000 ciltlik bir kitab kadar hikmet dolu mân­evi şatranç tablosunun temiz bir niyetle, bir keseden 1-10 arası rakamlar çekip oyun hâlin­de oynayanlar olsa da, “Şatrancı Urefa” bir oyun değil, karşına geçip derin murakabelere dalmak, nefsini düşünmek, onda ruh esrarının en gizli maktâlarını seyretmek ve ona göre ahlâklanmak ve sistemlenmek işidir. (…) Okuyucumuza bir cevher verdiğimize kaniiz. Davaların davası olan ruh ıstıfası bilmecesi üzerinde, bu hârikalar harikasını inceleyip yıl­larca meşgul olabilirsiniz!

ŞATRANCI UREFA’nın Bütün Karelerinin Ebced Toplamı: 48625= 673: Mehdî Derviş Muhammed.

 

İktibas: Baran Dergisi

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: