“ÜST AKIL” ERDOĞAN’DAN MEMNUN!
AVRUPALI, KORKUSUNU ALIŞVERİŞLE YENECEK!
Avrupa, genel anlamda kapitalist hayat tarzının doruğa ulaştığı mâlum “Noel” döneminde…
Batı insanı, bir yandan alışveriş çılgınlığı içerisinde kendisini kaybederken, öbür taraftan sürekli bir saldırı korkusuyla “Noel” ve Yılbaşını karşılamaya hazırlanıyor!
Neredeyse her gün Afganistan, Irak, Suriye ve diğer İslam coğrafyasında ki cephelerden, işgâlciler için gelen kötü haberler Batı kamuoyunun canını bayağı bir sıkmakta, hatta yakmakta! Bu can yakıcı haberlerin ve gelişen hadiselerin verdiği korku ve tedirginlik, bütün bu olup bitenleri “alışverişle unutma”ya çalışan her bir Avrupalının gözlerinde şüphesiz okunabiliyor.
Avrupa insanının üzerlerindeki bu korku bulutlarını dağıtmaları ve rahatlamaları için büyük gayret sarfeden siyasilerin ve medyanın şaklabanlıkları da gözden kaçmıyor değil.
Geçtiğimiz hafta haberini yaptığımız BFE+ adlı yeni özel Anti-Terör birliğin tanıtımını ballandıra ballandıra televizyonda gösterilmesi buna iyi bir örnek!
Avrupa’da “herşey halâ kontrolümüz altında” havası mahiyetindeki diğer gelişmeleri şöyle aktarabiliriz:
Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Rusya ile sıcak temaslarda bulunarak, Suriye’de hava saldırılarından memnuniyet duyduklarını açıklarken, bu saldırıların arttırılması ricasında bulundu.
Almanya başta olmak üzere diğer Avrupalı NATO ülkeleri, Taliban Mücahid Silahlı Kuvvetlerine mensup Akıncılarının son dönemdeki başarılı operasyonundan ve Afganistan’ın güney eyaleti Helmand’ın düşeceği haberlerinden duydukları panikle, 2016 yılında terk etmeyi düşündükleri Afganistan’a, yüklü Askeri sevkiyat yapmaya hazırlanıyor.
Avrupa Basını ise risk ve güvenliğin iyice tehlikeye girdiği bölgeden geri çekilmenin gerçekleşeceğini, fakat 12.000 NATO Askerinin işgâlci olarak bölgede kalacağı yönünde haberler yapıyor.
Irak’taki bölücü-yağmacı Peşmerge’ye ve Suriye’de ki çapulcu ÖSO’ya sürekli yapılan silah ve askeri malzeme sevkiyatı, hız kesmeden devam ediyor.
Bu sayede, kendi güvenlikleri için işbirlikçilerinin ne kadar donanımlı oldukları ve kendilerini her türlü koruyacakları hissi Avrupa insanına verilmiş(!) oluyor.
AB ÇATIRDIYOR!
İspanya dün seçime gitti. Muhafazakâr Halk Partisi büyük oranda oy kaybetse de tekrar birinci parti olmayı başardı. Fakat hükümetin kurulması için koalisyona gidilmesi gerekiyor. Sol partilerin görev alacağı bu yeni hükümetin, ileriki zamanda NATO’ya pek destek çıkmama ihtimâlini, kesin olmamakla birlikte söyleyebiliriz. Zira seçimden önceki propagandaları bu yöndeydi.
Bilindiği üzere Avrupa Birliği, kurulduğu günden beri en zayıf ve çatlak dönemini yaşıyor.
Dolayısıyla AB’nin başını çekem Almanya ve Fransa gibi ülkeler NATO’ya daha çok bel bağlama moduna girmiş durumdalar.
Bunu fırsat bilen, tarihin gördüğü en “uyanık” ve “kurnaz” politika güden devleti havasındaki NATO’nun demirbaşlarından İngiltere’den, AB ile ilişkilerin 2016 yılında tamamen kopabileceği yönünde açıklamalar geliyor. Bu açıklamaların bizzat Başbakan David Cameron tarafından yapılması, 2016 yılından itibaren Avrupa’da ki iç karışıklıkların habercisi niteliğinde görülmeli.
“ÜST AKIL” ERDOĞAN’DAN MEMNUN!
Son olarak Türkiye ile İsrail yakınlaşması hakkında edindiğimiz intibâları kıymetli okuyucularımıza aktarmak istiyoruz.
Avrupalı siyasi platformların ortak görüşü, Rusya ile kriz yaşayan Erdoğan ve partisinin İsrail’le ittifak arayışında olduğu yönde.
Yapılan açıklamalarda, Rusya’yı sevmeyen ve ağırlıklı Amerikancı ve İsrailci olan bu platformların müttefik olarak İsrail’in seçilmesinden büyük çapta mutluluk duydukları anlaşılıyor. AKP’nin, “Ortadoğu’daki barışın kilit hükümeti olduğu”nu söyleyerek, iyi(!) niyet uyarılarında bulunmayı da ihmal etmiyorlar. Örneğin şimdiden bu ittifak yüzünden 2019’da gerçekleşecek seçimlerde (acaba o günleri görebilirler mi?) İslamî kesimden bayağı bir oy kaybına uğrayabilineceği açıklanıp, AKP tarafından, bir nevi buna karşı önlemlerin alınması yönünde ve zaman aşımı gibi yöntemlerle işin üstesinden gelinebileceğine dair uyarılarını da ihmal etmiyorlar. Yani “zamanın her şeyi unutturacağını” zanneden Avrupalı Amerikancı-İsrailciler, AKP’nin yalan ve hile iş görmeye devam etmesini, böylece İsrail’le işbirliğini Müslüman Anadolu insanına yedirmesini umuyorlar.
Bu çerçevede yüksek trajlı Alman haber ajansı “Tageszeitung” (günlük gazete) yaparak, İsrail ile anlaşmanın tam olarak sağlanmadığını, fakat yakınlaşmanın mimarı ve ilk adımı atanın bizzat Erdoğan’ın kendisi olduğunu ifâde ederek, cesaretinden dolayı tebrik ediyor.
1 Kasım seçimleri öncesi “Üst Akıl” karşıtı söylemleriyle AB ülkelerine de çatan(!) Erdoğan hakkında, Avrupa’da müthiş güzellemeler yapılıyor. Avrupa “Üst Akıl”ı, Erdoğan’a 3 milyar euro para verdiği gibi, “akıl” da veriyor.
Adımlar Avrupa