SAF OĞLU SAFLAR!.. “GET OUT FROM TURKEY!”
İktidarları boyunca perde önünde istismar edegeldikleri “Millî İrade” ve “Millî menfaat” söylemlerini dahi bir kenara bırakan Erdoğan başta olmak üzere AKP-PKK-Barzani Hükümeti birbirlerine düşmüş durumda. Türkiye’de iktidar ortağı olan bu yapılar Amerika ve NATO’culukta birbirleriyle çekişirken, özellikle ortaklar arasında Erdoğan-AKP Hükümeti’nin, Bop Eşbaşkanlığı başta olmak üzere, yıllardır sorunsuzca işgal, sömürü ve yağma politikalarına hizmet ettiği Amerika’ya “sitem”leri dikkat çekmekte.
Bu sitemler karşısında Terör Örgütü Amerika’nın Elebaşlarından Kerry’nin AKP’nin Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’na muamelesi ise dikkat çekici.
Hatırlatmak gerekirse, Feridun Sinirlioğlu adlı şahıs, tam da AKP’nin iktidara getirildiği dönemdeki İsrail-Tel Aviv Büyükelçiliği göreviyle ve 2007 yılına kadar sürdürdüğü bu “görev” sonunda bizzat Erdoğan tarafından Türkiye’nin dış politikadaki kritik görüşmelerini yürütmek için görevlendirilmesiyle; her şeyden, ama herşeyden önce Barzani ve Netenyahu şahsında, BOP Kürdistanı’nın kuruluşu ve İsrail’in güvenliğini sağlama üzerinde “mekik diplomasisi” yürüten bir şahıs… Ki, Aynel Arap’taki PKK, YPG’yi Arap Direniş’inin elinden kurtarmak için Barzani peşmergelerinin vatan topraklarımızdan geçerek komşu bir ülkeye saldırtılması demek olan yasadışı “yasa”nın hazırlığının, Barzani kanadını bizzat üstlenmiş bir “kişilik”.
İsrail’e Muhtaç Erdoğan’ın Tel Aviv-Erbil-Washington politikalarını sürdüren Sinirlioğlu, aynı zamanda Hakan Fidan’ın, beraber yıldızlarının parladığı(!) en önemli partneri.
Sözü fazla uzatmadan, Sayın Müyesser Yıldız’ın, Küçük Amerika Düzeni’nin yürütücülerinden olan bu tipin şahsında şımarık Batılı’nın Türkiye’ye bakışını resmettiği ve bu tavra verilecek gerçek bir cevabın ilk aşamasının ne olması gerektiğini net bir şekilde kaydettiği facebook mesajını iktibas ediyoruz.
ADIMLAR Haber
Saf Oğlu Saflar!..
Devletin başındaki Erdoğan PYD konusunda ABD’ye, “Ben miyim senin ortağın, yoksa Kobani’deki teröristler mi?” sorusunu yöneltti.
Cevap ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kirby’den geldi. Kirby, “Biz, PYD’yi terör örgütü olarak tanımlamıyoruz” diyerek, resmi tercihlerini açıkladı.
O Sözcüye karşılık veren ise Dışişeleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu oldu. Makamının ağırlığına mı yanarsın, şu cevabına mı?
“ABD’nin bir karar vermesi lazım, ortak olarak bizi mi seçiyor, terör örgütlerini mi seçiyor. Biz Amerikalılara, dostlarımıza, Biden’a da çok açık bir şekilde PKK ile PYD’nin nasıl iç içe olduğunu verdik belgeleriyle. Kerry’ye defalarca bunu anlattım. Tepkimizi, McGurk orada Polat Can diye Kandil’den gelen PKK teröristle bir araya geldiği zaman da söyledik. PYD’nin içinde PKK’lıların nasıl yer aldığını, yönetimde nasıl olduğunu resimleriyle, isimleriyle verdik. Şimdi siz bir tane terör örgütünü terör listesine alıyorsunuz, onunla beraber olan ve başka bir yapılanma içinde olan terör örgütünü terör örgütü olarak görmüyorsunuz. Buna en hafif tabirle saflık mı diyelim, başka ne diyelim, ama bu kabul edilemez.”
Burada bir “saf” değil, “safoğlu saf” ya da “safa yatanlar” var; Hangi taraf olduğunu siz tahmin edin!..
Son dakika gelişmesi; Konuyla ilgili olarak ABD Büyükleçisi John Bass Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Her halde geçenlerde ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin “yumruk” şakasına(!) maruz kalan Müsteşar Feridun Sinirlioğlu görüşecektir.
Ne mi olur? Bass, çay içer gider.
Tepkide samimiyet ve ciddiyet varsa, çağrılacak kişi Bass değil, İncirlik’teki ABD komutanı olmalıdır…
“Get out from Turkey” demek için!..
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-abdye-pyd-tepkisi-40051652
Müyesser YILDIZ
Kaynak: Facebook/MuyesserYildiz
9 02 2016