BU HABERİ BİR KENARA NOT EDİN: AMERİKA TEHDİT (Mİ) EDİYOR!
1991’de başlatılan ve 2003 yılında fiilî işgalle devam eden süreçte, milyonlarca insanımızın katlinden sorumlu olan Amerika’nın Bağdat Valisi büyükelçiliği dün internet sitesinden bir “rapor” yayınladı.
Dicle nehri üzerindeki Musul Barajı’nın “emsali görülmemiş bir çökme riskiyle karşı karşıya” olduğu “bilgisi”nin verildiği “rapor” çeşitli haber sitelerinde, Irak’ta yaşanabilecek büyük bir “çevre felâketi” kaygısıyla(!) okuyuculara duyuruldu.
Raporda “çok ciddi can kayıplarına, kitlesel göçlere ve sel yolundaki altyapının büyük ölçüde yok olmasına neden olacak” ifâdeleriyle “uyarı” yapan Amerika Terör Örgütü‘nün;
– 91 Saldırısından 2003 İşgaline kadar geçen, suyu temizlemek için gerekli “klor”un verilmesini dahi yasaklayan 12 yıllık ağır ambargolar sonucunda 1,5 milyon çocuk ve 750 bin ihtiyarın ölümünden sorumlu olduğunu;
– 2003 işgaliyle birlikte sayısı 5 milyonu bulan Ehl-i Sünnet Arap’ın katledilmesi, Irak’ın bölünerek yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yağmalanmasını gerçekleştirdiğini;
– Gerek Haçlı-Yahudi işgalcilerinin, gerekse bölgedeki işbirlikçi Şiî Kukla Hükümetinin ve Barzani’nin başını çektiği bölücü Kürtçülerin katliam, tecavüz ve yağma saldırıları karşısında sürekli yer değiştiren milyonlarca Arap ve Türkmen’in göçebe hayatı sürdürmelerinden sorumlu olduğu gerçeğini hatırlayarak haberi okuyunuz.
Irak’ı yerle bir eden ve kendisine karşı direnen bütün Müslümanları yok etmeye çalışan, ancak bir türlü yok edemediği Irak Direnişi karşısında çaresiz kalan ve hatta son iki gündür Irak mücahidlerinin Bağdat’a gerçekleştirdikleri taarruzlar sonrasında Bağdat’ı terketme hesapları yapan Amerika, Bağdat Valisi üzerinden Irak’ı ve bütün Müslümanları tehdid ediyor!
Musul Barajı’nın yıkılması hâlinde neler olabileceğini Holywoodvari bir dehşet senaryosu eşliğinde tablolaştıran Amerikan Propaganda Makinesi, piyasada dolaştırdığı haberin henüz ilk cümlelerinde “2014 yılında bir süre IŞİD’in elinde kalan Musul Barajı” kaydının düşülmesiyle, ekran başı seyircisi-okuyucusunun zihnine şimdiden, “barajın yıkılmasının sorumlusu Arap Direnişçilerdir” notunu düşüyor.
Amerika’nın bir türlü neticelendiremediği, bunun için ne ekonomik ve ne de askeri takati kalmadığı BOP Saldırısı’nın önümüzdeki aşamasında devreye koyabileceği “Musul Barajı çöktü” senaryosu, 25 yıldır aşağılık metodlarla bölgede yürüttüğü saldırıların mantığıyla örtüşmekte.
Son bir not düşmek gerekirse, Musul Barajı bugün İsrailci Barzani’ye bağlı çetelerinin elinde bulunmakta. BOP Kürdistanı’nın güneyini tehdid eden bu senaryonun gerçekleşmesi, tabiî ki Barzani ve İsrail’in işine gelecektir.
Fakat neticesi on milyonlarca insanın hayatını etkileyecek bu saldırıyı söz konusu Haçlı-Yahudi Gücü ve işbirlikçileri göze alabilirler mi?
“Şartlar” onları zorlarsa, bu mümkün.
Zaten bu senaryonun bugün piyasaya sunulması da, onlar açısından oluşmakta olan tehlikeli şartların önünü alabilmek için bir tehdit.
Allah ne dilerse O olacaktır.
Siz, bu haberi bir kenara not edin!
ADIMLAR Haber
ABD: MUSUL BARAJI YIKILABİLİR
ABD’nin Irak Büyükelçiliği, Dicle Nehri üzerindeki Musul Barajı’nın çökme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu duyurdu. Büyükelçiliğin tahminlerine göre, baraj çökerse, bir buçuk milyon kişi ölebilir, altı milyon kişi evsiz kalabilir. Irak’ın sulanabilen tarım alanlarının üçte ikisi kullanılmaz hâle gelebilir.
ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği Dicle Nehri üzerindeki ve 2014 yılında bir süre IŞİD’in elinde kalan Musul Barajı’nın çökme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu duyurdu. ABD Büyükelçiliği Irak Merkezi hükümetinin Musul Barajı’nı kurtarmak için yeni bir ihale açtığını ve merkezi hükümetin bu çabasını desteklediğini de açıkladı ancak yine de, “Musul Barajı, emsali görülmemiş bir çökme riski ile karşı karşıya. Böyle bir durum, çok ciddi can kayıplarına, kitlesel göçlere ve sel yolundaki altyapının büyük ölçüde yok olmasına neden olacak” uyarısı yaptı.
Büyükelçiliğin internet sitesinde yayınladığı rapora göre, Musul Barajı yıkılırsa çok kısa bir sürede Musul ve Samarra arasında kalan bölgede binalar da dâhil olmak üzere önüne çıkan her şeyi silip süpürecek.
40 santimetre yüksekliğinde akan suyun arabaları hareket ettirecek güce sahip olduğunun hatırlatıldığı raporda, barajın çökmesi durumunda Musul’daki su yüksekliğinin bir saat içinde 12 metreye kadar yükselebileceği, bu durumda da insanların kaçmak için çok az vakti kalabileceği iddia edildi. Rapora göre sular, Tikrit’e bir günde, Bağdat’a üç günde ulaşacak ve Bağdat’a ulaştığında yüksekliği 10 metreyi bulabilecek.
ABD Büyükelçiliği’nin tahminlerine göre, sel bölgesinden zamanında tahliye edilemezlerse Dicle nehri kenarında 470 bin ilâ bir buçuk milyon insan ölebilir. Bağdat’ta yaşayan altı milyon insan da selden etkilenerek evsiz kalabilir. Büyükelçilik Bağdat Havaalanı’nın da sular altında kalabileceğini tahmin ediyor.
Kaynak: Al Jazeera