KÖR ÖMER’İN TAZISINA DEDİĞİ OLSUN MU?!
Bundan uzun yıllar evvel Anadolu‘nun bir köyünde yaşanmış bir hadiseden bahsedeceğim.
Anadolu köyünde Kör Ömer lakaplı fakir bir çoban yaşarmış. Dağda bayırda köyün sürülerini otlatırmış. “Tavşan kaçar, Ömer bakar” hali Ömer Emmi’nin canına tak etmiş.
Bir gün kendi kendine “yahu Allah’ın günü tavşanla karşılaşıyorum. Bir tazım olsaydı ne çok tavşan avlardım” demiş… Yokluğun gözü kör olsun ne tüfek nede tazı alacak parası yokmuş. Bir uyuz çoban köpeği varmış.
“Kargaya yavrusu şahin görünür” hesabı Ömer Emmi’nin çomarı kendine tazı görünmeye başlamış. Amma velâkin tazıya benzetmek lazımmış… Bilen birilerine sormuş danışmış. Köpeğin tazıya benzemesi için “fazla kilolardan” kurtulması gerektiğine karar vermişler. Bir taraftan köpeğin yalını azaltırken, diğer taraftan -“Cengiz Aytmatov’un “MANKURT” hikayesinden mi esinlendi acaba?” diye soracağım amma o tarihlerde Cengiz Aytmatov küçük bir çocuktur- köpeğin sırtına sıkıca bir deri sarıyor. Deri sıktıkça köpek, kafası büyük bir tazıya benziyor. Ömer Emmi köpeğinin tazı olduğuna kanaat getirdikten sonra ava çıkmaya karar veriyor. Yolda giderken tavşana rastlıyorlar. Yarı mankurt tazı görünümlü köpek hiç oralı değil, kafasını aksi tarafa çeviriyor. Bu lakaytlığa öfkelenen Kör Ömer Emmi köpeğin kulaklarından tutup tavşanın olduğu tarafa çeviriyor ve kulağına haykırıyor: “Şu tavşanı görmeyenin anasını avradını sinkaf!”
O gün bugündür Ömer Emmi’nin köyü ve civar köylerde görüp de görmezden gelenlere, bilip de bilmezden gelenlere, bu hadiseye atıfla “Kör Ömer’in tazısına dediği olsun mu?” diye kavîlleşmede deyim olarak kullanılmış.
Bu hikâye aklıma nereden mi geldi?
Çok değil bundan birkaç ay öncesine kadar “üst akıl”, “siyonist lobiler”, “Batı’ya karşı kurtuluş savaşı” gibi söylemlerle halkımızın hissiyatını istismar eden İktidar yandaşı kesimler, seçimlerden hemen sonra “İsrail’e muhtaçlık” ve dostluk, müttefiklik beyanları karşısında Kör Ömer Emmi’nin tazısı misâli, kafalarını diğer tarafa çeviriyorlar.
Şimdi bizler, bu beyanatları görmeyenlere “Kör Ömer’in tazısına dediği olsun mu?” diye sorsak, haksızlık etmiş olur muyuz?