MUSTAFA KÖYLÜ: 28 ŞUBAT ZULMÜ DEVAM EDİYOR!
MUSTAFA KÖYLÜ:
28 ŞUBAT ZULMÜ DEVAM EDİYOR!
İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (İHAK) 28 Şubat brifingli yargısınca cezalandıran kişilerin aileleriyle bir röportaj projesi gerçekleştiriyor.
Bu çerçevede Ethem Köylü’nün kardeşi Mustafa Köylü’nün yapmış olduğu konuşmayı Mutlaka Adalet Platformu da kayıt altına almış ve Platform yöneticisi Sayın Mehmet Yavuz Uçum tarafından bu kayıt bize ulaştırılmış bulunuyor.
Mustafa Köylü, ağabeyi Ethem Köylü’nün Taraf dergisi dağıttığından dolayı gözaltına alındığını –ki, Ethem Köylü ile beraber komşusu, mahalle arkadaşı İsmail Uysal da gözaltına alınmış ve beraber yargılanıp, beraber idam cezası verilmişti–, günlerce kendisinden haber alamadıklarını, işkencecilerin ağabeyine nasıl işkence yaptığını, evlerine gelip arama diye evi nasıl dağıttıklarını, kısacası şahit olduğu hukuksuzluk ve zulümleri anlatıyor…
Kardeşinin DGM’de yargılandığını ve brifingli yargı tarafından idam cezası verildiğini, daha sonra idam cezasının müebbet hapse çevrildiğini söyleyen Köylü, ağabeyine bu cezaları veren Şerafettin İste adlı hâkiminse AKP iktidarı döneminde önce DGM’ye başkan daha sonra da Yargıtay üyesi yapıldığına şahitliğini paylaşıyor. İste, aynı zamanda 2006 senesinde, Fetullah Gülen’in yargılandığı davaya bakan ve dosyasını da kapatan hâkim…
Mustafa Köylü, 15 Temmuz’dan sonra ilân edilen OHAL’le birlikte ceza yatmanın daha da zorlaştığına da vurgu yapıyor. Darbecilere karşı ilân edilen OHAL’in bir mağduru da 28 Şubat mağdurları oluyor bir kez daha.
OHAL’den dolayı, kitap, gazete, siyasî mecmualara cezaevlerinde ya hiç ulaşılamadığını veya ulaşmanın güç ve sınırlı olduğunu ifade diyor. (Mesela, bir kişi bir seferde 5 kitap bulundurabiliyor.)
Ağabeyinin resim yaptığını ve bunun engellendiğini belirten Köylü, üniversite sınavlarına götürülmediklerini de belirtiyor. (Köylü daha önceki konuşmasında, açık görüşlerin de ayda birden iki ayda bire çıkarıldığını söylemişti ki aşağıdaki linkte o konuşmayı sunuyoruz.)
Bunun yanında tek tip kıyafet uygulaması ile de karşı karşıya olunduğunu söylüyor.
15 Temmuz şehidlerinden Halil Kantarcı’nın da ağabeyi ile aynı davalardan yargılandığını vurgulayan Köylü, şayet Halil şehid olmasa ve dava da aleyhte neticelenmiş olsa, Halil’in de ağabeyi ve diğer esirler gibi yukarıdaki zulümleri yaşamaya mahkum kalacağına işaret ediyor ve, şayet bu mağduriyetlerin giderilmesi için muhalefet devreye girmiş olsa, muhalefetin bu davaları olası sahiplenmesi durumunda kendilerinin FETÖ’cü veya vatan haini olarak damgalanabileceklerine işaret ediyor.
Köylü, 15 Temmuz’da darbeye direnenlere yargı muafiyeti sağlanmasına mukabil, 28 Şubat darbesine karşı direnenlere bu yaklaşımın esirgeniyor oluşundaki çelişkiye de dikkat çekiyor ve ağabeyinin de içinde bulunduğu esirler için, “Bunlar kahraman, hakları iade edilmeli!” diyor.
(Mustafa Köylü’nün İHAK toplantısında yaptığı konuşmaya bu linkten ulaşabilirsiniz.)