ŞEHİD AKINCI: ERDOĞAN TUNA (25 ARALIK 1977)
Erdoğan Tuna 50-60 kişilik faşist bir grubun saldırısına uğradı. 14 yerinden aldığı bıçak yarasıyla hastaneye kaldırılan Erdoğan Tuna gerekli tıbbi çalışmalara rağmen 25 Aralık günü ruhunu teslim etti.
29 Aralık 1977 günü Selimiye’de kılınan öğle namazını müteakib eda edilen cenaze namazından sonra coşkun bir müslüman selinin omuzları üzerinde köyünde defnedildi. Erdoğan Tuna MTTB Edirne Teşkilatı Eğitim Müdürlüğü vazifesini deruhte ediyordu.
Şehadetinden önce Erdoğan Tuna şöyle yazmıştı:
Bir Müslüman dertsizmiş gibi gezemez, dolaşamaz, yaşayamaz. Müslüman ne zaman ki kendi düzeninde yaşar o zaman rahat olarak uyuma zamanı gelmiştir. Bu bozuk düzenin kahredici illetleri dururken Müslümanın gülmeye vakti asla olamaz. Müslüman çilelidir, Müslüman çilekardır, dertlidir o. Çünkü yuvasını uğursuz baykuşlar sarmıştır.
Yılanlar içerisinde rahat olarak uyunur mu? Doğanların diyarında güvercin serbest dolaşabilir mi? Müslüman kafese konmuş, Müslümanlık göklere kaldırılmış. Kafesteki Müslüman o dar yerden kurtulup davasını ve nizamını hayata hâkim kılmak, yeryüzünde ALLAHU TEALA’nın halifesi olduğunu ilan edinceye kadar mücadelesini sürdürecektir. Gerekli mücadeleyi elinin yettiği yerde eliyle, dilinin yettiği yerde diliyle, ona da imkân bulamadığı zaman kalbiyle yapar. Bunun kolay olmadığını bilir. Fakat bunun için de bütün fedakârlığı göze almaktan kaçınmaz. Bugüne kadar zaten hep böyle olmuştur. Zaten cephede hezimete uğrayan düşman, kaleyi içten fethetmenin yollarına başvurmuş, türlü hileli oyunlarla oyununu oynayarak hedefine ulaşmıştır. Artık Müslümanın bu oyunlara gelmeye zamanı kalmamıştır. Uyanması için kendisine bu güne kadar yapılanlar fazla bile gelmiştir. Vakit kaybetmeye asla tahammül edemez. Hedefine ulaşmazsa gözüne rahat uyku girmez.”
“Tapıyorlar maddeye işte budur beni üzen;
Âşık oldum sana ben gel ey İSLAMÎ düzen.”
Şehdlerin yolu yolumuzdur.
Ergin BULUT