ÇOKLU BARO NE GETİRECEK?

ÇOKLU BARO NE GETİRECEK?

Av. YILMAZ: İKTİDAR, OTORİTERLEŞEMK İSTERKEN ÖNÜNDE ENGEL GÖRDÜĞÜ BAROLARDAN KURTULMAK İSTİYOR

Erdoğan’ın, kendisine biat etmeyen meslek odalarını bölüp parçalayarak güçten düşürme ve kendisine müzahir odalar ortaya çıkarma hamlesi karşısında aklıselim olan herkes ve her kesim tepkilerini ortaya koyarken, meslek odaları da bölme ve parçalama projesinin hayata geçmemesi için mücadeleye devam ediyorlar.

Baro başkanları ve avukatlar, yasanın meclisten geçmemesi için polis müdahalesi altında gaz sıkılarak vazgeçirilmeye çalışıldı.

Bu konunun rant ve inşaat çetesi için ne kadar mühim olduğu şuradan belli ki, baroların yapısını değiştirmek adına partileri ziyaret eden ve bu konuda fikir alışverişinde bulunup tekliflerini aktaran AKP heyeti, “terörist” dedikleri, selâm vermekten bile kaçınıyor gözüktükleri, selâm verenleri de terörist diye yaftaladıkları HDP’nin kapısını çalmaktan bile imtina etmedi.

Nihayetinde teklif Meclis komisyonundan geçti ve genel kurula gelecek. Getirilen kanuna göre, hem barolar bölünebilecek hem de üye sayısı fazla da olsa, barolar, TBB’de (Türkiye Barolar Birliği) eşit sayıda üye ile temsil edilecek. AKP böylece hem kendisine müzahir barolar oluşturmayı hem de Büyükşehirlerdeki baroların TBB’deki temsil kuvvetini düşürmeyi amaçlıyor.

Biz de bu konuyla ilgili olarak konunun muhataplarına görüşlerini sorduk.

Kumandan’ın da avukatlığını yapmış olan Av. İbrahim Halil Yılmaz, kendisiyle yapmış olduğumuz görüşmeden, baroların bölünmesini meslekî açıdan değerlendirdiğinde bunun bir faydasının olmayıp bilakis zararları olduğunu ifade ettikten sonra, diğer taraftan bu çoklu baronun seksen öncesinin Pol-Der ve Pol-Bir gibi görüntülere sebebiyet vereceğini ve bunun mahzurlarının bu kanunu çıkartmaya çalışanlarca bilinmesi gerektiğini ifade etti.

Yılmaz’ın Adımlar’a yapmış olduğu açıklama şöyle:

Bölerek ve ayrıştırarak barolar güçsüzleştirilmeye çalışılmaktadır. 2010 referandumu ile yargının üç sac ayağından ikisini teşkil eden hâkim ve savcılar pasifize edilmişken, şimdi de yargının diğer üçüncü saç ayağı olan avukatları bölerek “büyütecekler”. Çoklu baro düzenlemesi avukatları bölecek ve “HDP’li baro”, “MHP’li baro”, “AKP’li baro” diye kamplaşmaya yol açacak. Bugün yargıda nasıl ki hukuk tartışılmıyor; avukatları bölerek hukuk hiç konuşulmasın istiyorlar. Baroları önlerinde bir engel olarak görmekteler. Çoklu baro, avukat camiasını ve yargıyı tamamen bağımlı hale getirme gayretidir. 2014 yılından itibaren iktidar otoriter bir yönetim anlayışı izlemeye başladı. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra, bu otoriter anlayış, 28 Şubat’ın faillerini de -irili ufaklı- yanına alarak, 15 Temmuz’un getirdiği iklimden de istifade edip bu otoriterleşmeyi meşrulaştırma yoluna girdi. Anayasa değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş, bu meşrulaştırma işinde kullanıldı. Şimdi önlerinde tek engel olarak gördükleri örgütlü bir yapı olan barolardır. Çoklu baro projesinin hedefi bu örgütlü yapıyı dağıtmaktır.

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d