AÇIZ AÇ!

AÇIZ AÇ!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın evine ekmek götüremediğini söyleyen yurttaşı abartılı bulduğunu söylemesi bir demagojiden başka bir şey değildir.

Bu ülkede herkes bilir ki eve ekmek görtürememek, lükse ve israfa kaçmadan dilediğini yiyip içememeyi, çoluk çocuğuna istediğini alamamayı, kıt kanaat geçinmek zorunda kalındığını, borçlar içinde yüzüldüğünü ve ay sonunun nasıl getirileceğinin düşünüldüğünü ifade eder. İşsizliği, yoksulluğu ve sefaleti ifade eder kısacası.

Evet, insanlar belki eve ekmek götürüyordur ama mesele sadece ekmek mi?

İnsan sadece ekmek mi yiyor?

Kimi kurumlar açıklıyor, bu ay açlık sınırı şu oldu, yoksulluk sınırı bu oldu diye…

Açlık sınırı, yani dört kişilik bir ailenin tıbbın öngördüğü üzere düzenli ve dengeli bir şekilde beslenebilmesi için gerekli olan miktarı ifade ediyor. Ama dedik ya, insan yaşamak için sadece yemek yemiyor, hatta sadece ekmek de yemiyor ki. Kira ödemek, giyinmek, çalışmak için yol parası vermek vs gibi mecburi ihtiyaçları da var. Bunlar da eklendiğinde asgari bir yoksulluk sınırı ortaya çıkıyor ve bu sınırın altında geliri olanlar insanca yaşamak için gerekli olan bazı ihtiyaçlarından kısmaya başlıyorlar ki bu kısma işi gıda harcamalarından kısmaya da dayanıyor.

Yani bugün Müslüman Anadolu Ahalisinin büyük kısmı yeterli ve düzgün beslenemiyor. Misal, pandemi sürecinde ülkedeki makarna tüketimi yüzde 25 oranında artmış. Bu da insanımızın gıda tüketiminde pahalı olan et, tavuk vs gibi ürünlerden ucuz olana doğru bir tercih yapmak zorunda kaldığının göstergesi. Yani zaten bozuk olan beslenme yapımızın daha da bozulduğunun.

Yani babalar eve ekmek görüremiyor.

Müslüman Anadolu Ahalisi açlık ve yokluk zulmü ile başbaşa bırakılmış durumda.

Sağlık Bakanlığımız açıklasın bakalım, kaç çocuğumuz, bebeğimize yetersiz beslenmeden dolayı hastalanmış, kaçı hayatını kaybetmiş? Seneler içersinde bunun sayısı, oranı kaçtır?

Bu rakamları önünüze alın, kaç çocuğumuzun, bebeğimizin, yetişkinimizin yetersiz beslenmeye bağlı hastalıklarla boğuştuğunu, kaçının hayatını kaybettiğini şöyle bir görün ve sonra da oturup keyif çayınızı yudumlayın!

Aşağıdaki haber de keyif çayınızla birlikte iyi gidecektir:

Erdoğan’ın “Abartı buluyorum” sözlerine gözyaşlarıyla yanıt verdi!

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın evine ekmek götüremediğini söyleyen yurttaşa “Abartlı buluyorum” şeklinde yanıt vermesinin ardından sosyal medyada Salih Durmaz isimli evsiz ve engelli yurttaşın gözyaşlarına boğulduğu sokak röportajı gündem oldu.

Geçtiğimiz günlerde Malatya’ya giden AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, otobüs ile gezerek halka çay dağıtmıştı. Çay dağıttığı sırada halktan biri Erdoğan’a “Geçinemiyoruz, evimize ekmek götüremiyoruz” dedi. Yurttaşın bu sözlerine Erdoğan “Abartlı buluyorum, al keyif çayıdır bu, çay iç” yanıtını vermişti.

EVSİZ VE ENGELLİ YURTTAŞ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Kendine Muhabir isimli youtube kanalındaki sokak röportajında yurttaşlara “Evinize ekmek götürebiliyor musunuz?” diye soruldu. Röportajlar sırasında Salih Durmaz isimli evsiz bir yurttaşın isyanı sosyal medyaya damga vurdu.

Evsiz yurttaş karşılaştığı soru karşısında gözyaşlarını tutamadı. Röportaj boyunca gözyaşlarına hakim olamayan Durmaz, “Ben ekmek bulamıyorum ki! Bu haldeyim bu…” diyerek bacağındaki engeli gösterdi.

Yardım alamadığını belirten Durmaz gelirinin sadece 437 lira olduğunu söyledi. Yardımlara başvurduğunu belirten Durmaz, yetkililerin kendisine “10 gün sonra gel, 20 gün sonra gel…” dediklerini ifade etti.

ERDOĞAN’IN SÖZLERİ SORULDU

Sözlerine devam eden Durmaz yetkililere seslenirken gözyaşlarıyla “bana baksınlar” diye haykırdı. Erdoğan’ın sözlerinin sorulması üzerine ise Durmaz “Ne abartacağım ya! Sorun herkese kardeşim. Bir şeyim yok benim, Evim de yok, dışarıda yatıyorum.” dedi.

Ahmet ÖLÇÜLÜ

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Adımlar Dergisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et