ESAD’A HAVADA DOĞU KORUMASI

Burak KÜÇÜKKAYA

ABD/NATO/BATI gücünün SURİYE ve ardından UKRAYNA sahasında, Doğu’nun bir temsilcisi olan RUSYA karşısında aldığı ağır yenilgiler sonucu, “tek kutuplu dünya” hayallerinden vazgeçmek zorunda kalması, yaşanmakta olan yeni gelişmeler neticesinde perçinlenmeye devam ediyor.

BATI’nın aldığı mağlubiyetlerin devamı niteliğinde zincirleme gelişen;

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın muzaffer bir komutan olarak Arap Birliği’ne dönmesi ve Suudi Arabistan’daki Arap Birliği zirvesinde boy göstermesi,

-Batı tarafından asırlardır sömürülen, katliamlara maruz kalan Afrika ülkelerinin peş peşe baş kaldırma ve kendi kendilerini yönetme iradesini göstermeleri,

– İran ve Suudi Arabistan gibi “düşman” iki ülkenin Çin arabuluculuğunda, Doğu Bloğu içinde, işbirliği için anlaşmaları,

– Rusya’ya ve bölge ülkelerine, Batı’ya güvenerek kafa tutmaya kalkan Ermenistan’ın güvendiği dağlara kar yağması sonucu aldığı ağır yenilgileri,

– Rusya liderliğinde gerçekleşen BRICS toplantılarında “bağımsız yeni ekonomik model” stratejilerinin ilânı,

– Rusya ve Çin liderlerinin Hindistan’da gerçekleşen G20 zirvesine katılmayarak aldıkları tavır,

Ve eş zamanlı gerçekleşen benzer gelişmeler, artık ABD/NATO/BATI hegemonyasının sona erdiğinin ilanı niteliğindeki gelişmelerdir kuşkusuz.

Son olarak Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve eşinin Çin’e gerçekleştirdikleri resmi ziyaretlerinin perde arkasında, olası hava tehdidine karşı alınan çok uluslu güvenlik önlemleri, gözlerden kaçırılan en önemli ayrıntılardan biriydi.

Batı medyasının ve oraya bağlı Batı’cı medyanın görmezden geldiği bu hadise, Batı karşısında Doğu Bloğunun Esad ve dolayısıyla Suriye Devleti lehine aldığı siyasî ve askerî tutumu göstermesi bakımından çok önemlidir.

Çin merkezli haber kaynaklarının paylaştığı bilgililere göre;

Çin tarafından “Air China” filosundan kiralanan uçakla ziyaretlerini gerçekleştiren Başkan Esad ve eşine İran, Suudi Arabistan, Pakistan gibi birçok ülkenin hava kuvvetlerine bağlı uçaklar, olası tehditlere karşı “sıralı koruma görevi” icrâ etti.

Esad ve eşini taşıyan uçak, Çin’den havalanmasından itibaren Çin Hava Kuvvetlerine ait savaş uçakları tarafından korunurken, uçak Çin hava sahasını terk ettikten sonra da koruma görevini ilgili ülkenin hava kuvvetlerine ait savaş uçakları devralmış ve bu koruma zinciri, Esad’ın uçağı Suriye hava sahasına girene kadar ilgili ülkelerce sağlandı.

Doğu Bloğu ülkelerinin, havadan gelebilecek Batı tehdidine karşı âdeta yekvücut oldukları bu kusursuz organizasyon ile Esad ve eşini taşıyan uçak, güvenli bir şekilde yolculuğunu tamamlayarak Şam’a dönüş yaptı.

Batı düzeninin iflas ettiği bu dönemde, Doğu ülkelerinin mikro ölçekli sorunları bir kenara bırakarak gerçekleştirdikleri bu organizasyon, sembolik olmanın ötesinde geleceğe dair önemli ipuçları sunuyor.

1991 ve 2003 Irak işgâlleri ile başlayan Batı saldırganlığı karşısında, o günün şartları içerisinde müdahaleye gücü yetmeyen Rusya’nın, Suriye’nin işgâli karşısında, Suriye ve Başkan Esad’ın yanında, sahaya bir Aktör olarak çıkmasıyla başlayan ve Suriye Zaferi’ne eşlik eder şekilde Ukrayna Cephesi’nde de elde ettiği zaferlerle “bağışıklık sistemi”ni çökerttiği ABD/NATO/BATI Gücü’nün bölgemizde tarihî rekabet içerisinde olan millet ve unsurları (İran ve S. Arabistan) düşmanlaştırma politikalarının çökmesi ve bölgemizden el çektirilmesi sonucunda Büyük Doğu Coğrafyası’nda gerçek dostluk ve işbirliği imkânları yeşeriyor.

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d