YENİ BİR KARALAMA KAMPANYASI
Kamuoyunda çıkan fotoğraflarda Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu ile Anayasa Başkanı Haşim Kılıç’ın geçmişteki birlikteliklerini belgelemek maksatlı bir çalışma yürütüldü. Gerekçe ise; “Salih Mirzabeyoğluna ihanet etti, şimdide Akp ye ihanet ediyor” olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanlığı’na adaylığı güdemde olan Haşim Kılıç’ın, bu yönde bir girişiminin olması AKP ye ihanet ettiğini gösterecek kimilerine göre.
Şunu ifade etmek isteriz ki; AKP’ ye ihanet edenler, ihanetin şekli, sebebi v.s. her ne ise… Bizi ilgilendiren Salih Mirzabeyoğlu’na AKP hükümetinin reva gördükleridir. Bizzat bu hükümetin uyguladığı hukuksuzluklar, haksızlıklar ve işkenceler. Salih Mirzabeyoğlu’na özgürlük kapsamındaki süreçte atılan yalanlar, yerine getirilmeyen sözler, vaatler. Asıl ihanet budur. Salih Mirzabeyoğlu’nun cezaevinde oluşu AKP Hükümetinin Müslümanlığa, insanlığa, ihanetidir.
Elbette ki bir ihanetten bahsetmek için ihanet edenin bir takım hususiyetlere haiz olması, mânâya malik tutum sergilemiş olması gerekir ki hainliğinden bahis açılabilsin. Eğer böyle bir hal mevcut değilse, ki dönen dolaplar, çevrilen oyunlar, kurulan kumpaslar böyle olmadığına zaten işaret ediyor. O yüzden gelişen son olaylarda farklı hissiyatlar içine giriyoruz.
Haşim Kılıç’ı nakavt etmek isterken Salih Mirzabeyoğlu üzerinde de yeniden karalama yapılmak isteniyor. Bir taşla iki kuş vurulmak isteniyor kısacası.
Kamu oyunda, fikir adamı hüviyetinden dolayı zulüm gördüğü kanaatinin yaygınlaştığı ve her görüşten gazeteci, yazar, akademisyenin“Salih Mirzabeyoğluna Özgürlük” kampanyasına dahil ve hemfikir olduğu bir süreç yaşadık. 28 Şubat la hesaplaşmanın düğümü ve doruk noktası olarak görülen Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu na “terörist”, “elebaşı” yaftası yeniden yapıştırılıyor. Haşim Kılıç safdışı bırakılmak istenirken, İbda mimarı malzeme edilerek yine bir itibarsızlaştırma süreci başlatılmak istenmektedir. Aynı zamanda da yerine getirilmeyen sözlerin, icraata dönüşmeyen vaatlerin utancı, Salih Mirzabeyoğlu’nun halen cezaevinde oluşunun ayıbı yeni bir karalama kampanyasıyla aklanmaya çalışılıyor. Zannediyoruz birçok t.v. programında soru olarak yöneltilen “Salih Mirzabeyoğlu meselesi” kendisini ve ekibini epey rahatsız etti.
Ülkenin zirvesine kurulma hayalindeki Tayyip Erdoğan için elbette ki Salih Mirzabeyoğlunun özgür oluşu bir tehdit ve risk olarak görülüyordur. Kişisel çıkarları ile egosu, Dünya Çapındaki Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nun yaşadıklarına seyirci ve sessiz kalmasına neden oluyor. Bununla da yetinilmeyerek ucuz politik hesaplara malzeme edilmeye çalışılıyor. Şu bilinmeli ki “ yanlış hesap İBDA dan döner.” “Küçük dağları ben yarattım” edasındaki bu şahıs her hesabın üstünde ALLAH’ ın hesabı olduğunu da unutuyor çoğu zaman.
Zeliha ARSLAN