“YENİ TÜRKİYE”DE EĞİTİME BAKIŞ

“YENİ TÜRKİYE”DE EĞİTİME BAKIŞ

Mevcut iktidarın, Fethullah Gülen Cemâatini yok etmek için tasarladığı, dershaneleri kapatmaya yönelik uygulamalar hayata geçiriliyor. Bu proje kapsamında eğitim sistemindeki değişikliklere tam gaz devam ediliyor. “Geleceğin teminâtı” olan nesil çalkantılı bir süreçte, “ân” tahlilini bile yapamazken varın gerisini hesap edin.

Yaklaşık dört yıl evvel, beş yaşını dolduran her çocuğu kanuni zorunluluk kapsamında ilkokul birinci sınıf öğrencisi olmaya yönlendiren uygulama geçtiğimiz yıl iptal edildi. Yalnızca evinde, parkta, anaokullarında oyun oynamakla meşgul olabilmesi gereken, yemek, tuvalet, öz bakım gibi temel ve sosyal eğitimlerini tamamlamaya vakit bulamayan ana kuzuları ne olduğunu anlamadan kendilerini okul sıralarında a-b-c yazıp okumaya çalışırken buldular. Kendilerinin dengi olmayan bir, iki yaş büyük arkadaşlarıyla aynı sıraları paylaşıp, aynı kulvarda, koşturdular. Netice mi? Fiyasko… Devletin yap- boz tahtasına çevirdiği eğitim sistemini eleştiren bu “kobay” miniklerin ebeveynleri; “Yavrularımız heder oldu, daha eğitim hayatının başında çocuklarımız okuldan soğudu, okula göndermiyoruz”diye yakınırken, Öğretmenler; “Eğitirken zorlanıyoruz, onların hızında ilerlersek, diğerleri geri kalıyor, büyüklere odaklanınca, küçükler bir şey anlamıyor” şeklinde dert yanıyor. Hâl böyle olunca bu uygulama iptal edildi ve eski yaş formuna tekrar dönüldü.  Deneme yanılmanın mağduru,  o döneme denk gelen çocuklar ile ebeveynler ve öğretmenler olmuş oldu.

Şimdiki atış alanı ortaöğretimdekileri kapsıyor. Yirmi- otuz yıl öncesinde illerde birer tane Anadolu ve Fen Lisesi olurdu. Buralara girmek herkese nasip olmaz, zeki çalışkan öğrenciler hak ederdi. Kazandıktan sonra devam ettirmek de çaba isterdi. Şimdi ise her lise Anadolu Lisesi olmuş, her öğrenci,  Anadolu Lisesi talebesi. Tabii bu liseleri kazanabilmek için öğrenciler yarış halini almış, bir soru fazla çözmek, yüzlerce rakibi geride bırakmak demek olmuş. Bunun formülünü, pratiğe çevirmenin yolu dershaneden geçer olmuş. Dolayısıyla bu bir ranta dönüşmüş.  Dershaneler almış başını yürümüş. Eskiden üniversiteye hazırlanmak için lise sonda başvurulan dershaneler, ilkokul çağına inivermiş. Niye mi? Çünkü; iyi bir fakülteye girmenin yolu Anadolu Liselerinden geçer olmuş. Dolayısıyla artan talebi karşılamak için birçok düz lisenin tabelası Anadolu Lisesi olarak değişivermiş. T.E.O.G Sınavı ile ortaokuldan liseye geçiş yapmak için yarışan, koşturan çocuklar şimdilerde yeni bir değişimin içindeler. Yeni bir yap- boz, yeni bir deneme- yanılma projesinin mağduru;  yedinci ve sekizinci sınıf öğrencileri ile gariban liseli çocuklar olacak gibi.

Güya dershaneleri kapatıp, devlet okullarında ücretsiz kurslar açarak eğitimde eşitlik sağlayacağını vadeden dönemin Başbakanı, şu an dershanelerin temel lise kapsamında özel okula çevrilmesi ve özel okullara geçiş için teşvik- destek ödeneği sağlanması projesi ile eğitim- öğretimi paralı hale sokarak tam bir eşitsizlik sağlamıştır. Bu teşvik- destek primi devletin kendi bünyesindeki okullara gönderilmiş olsa, çoğu okul harabe olmaktan çıkar, vaat edilen akıllı tahtalara kavuşarak kalite yükselirdi. Hedef, eğitim kalitesini yükseltip toplumun her kesimine yetişmek olmayınca, bu meseleden bahsetmek yersiz tabi. İktidar, cemaâtten, öç almanın yolunu, onun, nüfuz sahibi olduğu, eğitim alanına müdahale etmekte bulmuştur. Yaşanan çıkar çatışmasıyla büyüyen kin ve nefretin semeresi ise boyuna değişen, rayına oturmayan,  eğitim sistemi ve bu sistemde okumak zorunda kalan genç, endişeli beyinler.  Devlet okullarını tamamıyla bitiren, özelleştirmeye dönük bu uygulama fakir- fukara çocuklarının önünü kapatmıştır. Zaten üniversiteyi kazanamasa da özel üniversitede okuyabilecek kesimin ise işine gelmiştir.

“Yeni Türkiye” projesinde mantık bariz olarak belli ama biz yine de tekrarlayalım: Paran varsa okursun, paran varsa tedavi olursun, paran varsa ısınırsın, yersin, içersin… “Paran yoksa, geber gitsin.”

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Adımlar Dergisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et