KERVANLAR İŞLERKEN HAMASET (*)

Erkan TRÜKTEN

Miting bitti. Rahatladıysanız devam edelim.

TURKON İSTANBUL konteyner gemisi Bugün saat 17.45’te ( İstanbul’daki Gazze mitingi biter bitmez) İskenderun Limanı’ndan İsrail Hayfa’ya gitmek için yola çıktı. Reis sağ olsun.

İkinci gemimiz VENTO. Bu gemimiz de İsrail Ashtod limanına varmak için dün İskenderun’dan yola çıktı. Bugün Ashtod açıklarında.

Hatay adlı gemiden de bahsetmesem olmazdı. Reis sağ olsun, Gazze’de insanların katliamına rağmen İsrail ile ticaretimiz 21 gündür hiç aksamadı. Büyük deha! Muhteşem zekâ! Hatay adlı gemi 28 Ekimde yani bugün sabah 05: 13 sularında İsrail Ashtod limanına varmak için yola çıktı.

Aşk olsun. Bitti mi zannettiniz? Ticaret başka öbürü başka. İskenderun limanından 25 Ekim gecesi ayrılan MYGAN çoktan İsrail Haifa’da. 27 Ekim’e hedefine ulaştı.

Sıkılmadıysanız devam edelim. NEXOE MAERSK adlı yük gemisi de bu gece 02:40’te Mersin limanımızdan çıkmış ve İsrail Hayfa’ya saat 20.00’da varmıştır. İsrail’e gidiyor. Gazze’ye değil. Gazze yardımları İsrail limanlarından şu anda YASAK. Mısır üzerinden serbest.

Ve Volkan Okçuoğlu’na @VolkanOkcuoglu cevap Birincisi Manipülasyon yapmayın. Böyle bir soykırımda devlet isterse özel teşebbüse Ve özel şirketlerin ticari faaliyetlerine engel olabilir. Bunu Amerika’nın yaptırımlarından Rusya’nın çeşitli yaptırımlarından da gayet iyi anlayabiliyoruz. Devlet dediğimiz mekanizma böyle olağanüstü durumlarda iradesini ortaya koyabilmek için vardır. Devlet İsrail’e ticaret yapan şirketlere pek çok büyük yaptırım uygulayabilir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri İran’la ticaret yapan bir şirkete nasıl muamele eder? Amacınız AK Parti’nin arkasını toplamak anlıyorum ama Gazze’de büyük bir soykırım varken, bunu yaparken dikkat etmenizi öneriyorum ki Gazze halkının kanı elinize bulaşmasın. Öbür taraftan bir başka gönderinizde İsrail’e asla sebze gitmediğini söylemişsiniz. Bu da açık ve bariz bir yalan ve propaganda. Maalesef AK Parti’nin kitlesinin önemli bir kısmı bu propagandalara maruz kalarak hep gerçeği ıskalıyor. Bizzat İsrail kaynakları çatışmalar sürerken Türkiye’den sebze aldıklarını açıkladılar. Elbette Siz bunu Türk şirketleri diye tevil ederek masum gösterebilirsiniz. Fakat dünyada komünizmi temsil eden kaç ülke kaldı? Maksadınız “kapitalizm ambargo koyamaz, uygulayamaz” demek ise orada duracaksınız. Amerika Birleşik Devletleri’ne bakacaksınız ve düşman ülke konumuna alınan ülkeler ile ticari ilişkileri sonlandıran diğer ülkelere bakacaksınız! Ayriyeten bahse konu olan gemiler başka hiçbir limana uğramadan doğrudan Mersin ve İskenderun limanından Kalkan gemilerin Hayfa ve Aştota gittiğini görüyoruz.

Konuya Volkan Okçuoğlu’nun yaptığı gibi gerçek dışı manipülatif teviller getirilmeye çalışılırsa TURKON şirketinin özeline gireceğimi de beyan ediyorum. Ve bu özele girdiğimizde sadece meyve sebzeyi konuşmayacağız çimentoyla konuşacağız ve başka ticari ilişkileri de konuşacağız. Bence zorlamayın.

Kaynak: https://twitter.com/ErkanTrukten/status/1718347223040417981

Son not Adımlar’dan olsun:

Sayın Trükten’in bu notlarına gelen itirazlar, ilgili düşman limanından transit sevkiyatlar da yapıldığı ve gemilerden indirilen her malın İsrail’e gitmediği yönünde. Herşey İsrail’e gitmese de giden tek kırıntı yetmez mi? Düşman limanının kullanılıyor olması bile yeter aslında…

Kervanı İslâm ordusu ile karşılaşmak üzere olan Ebu Süfyan, çareyi yolu değiştirmekte bulur ama bu değişiklik kararına Mekkelilerin tepkisi de gecikmez:

– Ey Ebu Süfyan, senin şerefin yok mu?

– Şeref mi? Benim şerefim devlerin sırtında!

Allah Resûlü, “kişinin namazına, orucuna değil, para ile olan münasebetine bakın!” diye boş yere dememiş… Bizden veya başkası, düşman veya dost, kişinin inandığını iddia ettiği ile yaptıkları arasında uyum, içtimai sahadaki tavırlarıdır önemli olan. Yani samimi mi değil mi? Samimiyet olmadan ahlâk olmaz. Din, muamele demektir; lak lak etmek değil.

(*) Başlık bize ait.