KADER BU DEĞİL!

Suat KÜRŞAT

Kader, çokuluslu şirketlere Anadolu topraklarını yağmalatıp, bunlara yerli paravanlar bularak, yağmadan pay alıp tabiatı, insanı ve yerleşim yerlerini umursamadan ölümlere ah vah etmek değil!

Hani, Buhari ve Müslim’de geçen bir hadise vardır, İbni Abbas’ın anlattığı… Hazreti Ömer Şam’daki bir veba salgını için şehri boşaltma kararı alır… Allah’ın kaderi diyenlere de “Allah’ın kaderinden Allah’ın kaderine kaçıyoruz. Söylesene, senin develerin olsa da iki taraflı bir vadiye inseler, bu vadinin iki tarafından biri verimli, diğeri de çorak olsa, sen develerini verimli yerde de otlatsan, çorak yerde de otlatsan yine Allah’ın kaderiyle otlatmış olmaz mısın?” diye sorar!

Ölümü madencinin kaderi olarak görenler, topraklarımızda ki zenginlikleri çokuluslu şirketlere yağmalatmadan, kendi öz sermaye ve gücümüzle tabiata ve insanımıza zarar vermeden yapmayı ve bu zenginliği bu topraklarda tutmayı seçmediler!

Kader gayrete aşıktır!

Ölümü madencinin kaderi olarak görenler, kaderin öteki yönüne gayret etmediler, zira aldıkları paydan fedakarlık etmek istemediler hiç bir zaman! Ne insanımızı ne tabiatı umursadılar! Ne Soma’da ne Ermenek’de ne de İliç’de! Kaderi, Anadolu topraklarını çokuluslu şirketlerin yağmasından pay almak olarak tercih edenler, madencinin ölmemesi için kaderden kadere kaçmadılar!

Kanada merkezli kurulan, daha sonra merkezini ABD’ye taşıyan şirket, basında köylüye açtığı davalar ile anıldı. Köylüsünü sahipsiz bıraktı, ölümü madencinin kaderi olarak görenler! Öyle ki; üç köylü, yaşadıkları topraklara zarar verdiği için tepki gösteriyor ve haklarında dava açılıyor! Kendi toprağını savunduğu için bu çokuluslu şirketin ve yerli paravanı olan şirketin hedefi oluyorlar!

Yine basına yansıyan dikkat çeken bir nokta da logosunda antik Yunan ve Bizans sembolü olan şirketin!

Bu şirketin İsrail ve Yahudi lobileri ile bağı nedir? Bu faaliyetlerden ne kadar pay ayırıyor bu lobilere? Miting meydanlarında boykot çağrısı yapanların, bu soruyu cevaplaması gerekir!

Yerli paravan, bu çokuluslu şirketten sadece Artvin’deki ortaklık (%40 hisse!) için 270 milyon dolar karşılığında anlaşıyor!

Yıllardır basında bir çok haber ve soruya muhatap olan bu şirketin faaliyetleri nasıl oluyor da devam ediyor?

Jandarma tutanak tutuyor, 20 ton siyanürlü solüsyon olduğunu belirtiyor ama şirket 8 kg siyanür diyor! Ve bu şirketin faaliyetleri devam ediyor! Bu faaliyetlere göz yumanlar da milli oluyor!

Gerek küresel yağmacılar gerek bu topraklarda ki uzantıları ile yağma düzeni çökecek ve altında kalacaksınız!