YERLİ VE MİLLÎ TELEGRAM

Alâaddin Bâki AYTEMİZ

Telegram…

Bu bahsettiğimiz Telegram, şu bildik haberleşme uygulaması değil. Kastettiğimiz Telegram bir işkence ve zihin kontrol metodu. Bunun adını, bildik Telegram uygulaması daha mevcut değilken Kumandan Mirzabeyoğlu kendine yapılan uzaktan kumandalı işkenceyi anlatmak için 2001 senesinde koydu.

Telegram konusuyla alâkalı olarak, habervakti sitesinde dün Abdurrahman Dilipak imzasıyla bir yazı yayınlandı.

Dilipak’ın yazısı şöyle:

Aklınıza mukayyet olun!

Derin Gerçekler

İslam ümmetinin başında Gazze diye bir melese varken, İslam dünyasının gündemi nelerle meşgul ediliyor görüyorsunuz. Aslında bütün bunları tek bir Şeytani fitnenin parçaları. Bu açıdan bir yandan önümüzdeki aktüel gailelerle uğraşırken, öte yandan Gazze konusundaki dikkatimiz ve sorumluluklarımızın gerekleri konusunda gecemizi gündüze katarak çalışmalıyız. Aslında bütün cepheler, aynı savaşın, Hak-Batıl savaşının cepheleri.

Bugün size bir başka cephede verilen bir savaştan söz edeceğim.

Geçtiğimiz günlerde bu konuya değinmiştim. Daha sonra yine değineceğim inşallah.
Aklınızı kiraya vermeyin” diyordum da, artık aklınıza mukayyet olun, aklınızı başınızdan çalmasınlar.
Bakın bu “Beyin kontrolü” işi bugün için çok büyük bir tehlike. Bu işe 1950’lerin başında başlamışlar. Bir dönem Parapsikoloji çalışmaları başladı. Bedri Ruhselman’nın “Sevgi Dünyası” da “Ruh ve Madde” dergileri çok popülerdi. Bir ara “Maharaşimi” ve “Transandatal Meditasyon” moda oldu. Bir zamanlar uzaylılar moda oldu.

Bugün Lucid Dream ve Astral yolculuklar tartışılıyor. Bazı NLP grupları da ruh çağırma seansları düzenliyor, kimileri “ruhsal arınma teknikleri” gibi garip yöntemler peşinde.

HZE vakfı” 1970’lerin başında CIA’nın ülkemizdeki önemli “bilimsel” operasyon merkezlerinden biri idi. Bu işler en üst düzeyde hükümetler ya da derin yapılar tarafından finanse edilmekteydi. Kimi ülkelerde istihbarat örgütleri de bu işlerle ilgileniyordu. Bu ülkelerden  bazıları ABD, İngiltere, İspanya, Almanya Rusya, Hollanda ve Fransa. ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA), insan beynini kontrol etmek için en istekli örgütlerden biri.. Bu şekilde kişileri, onların gözü ile kişileri uzaktan Sinirsel İzleme işine R.N.M. adı veriliyor.

ABD “Zihin kontrol teknolojileri” ile ilgili Ocak 2017 tarihli  “Askeri ve istihbarat raporunda 1959’da ABD Büyükelçiliğine SSCB tarafından Mikrodalga ile bombardıman yapıldığı belirtiliyor. 22 Eylül 2017 tarihinde ABD Hava Kuvvetleri 90-401 sayılı talimatı ile “YÖNLENDİRİLMİŞ ENERJİ SİLAHLARI GÜVENLİĞİ” konular ele alınır. “Savunma İstihbarat Kılavuzu”nda “Uzaktan Görüntüleme” konusu değerlendirilir. 3.4.2010’da Elektromanyetik Silahlar ve Geleceğin Silahlarının Güvenliğini Sağlayan Elektronik Harp Çalışma Grubu Kuruldu. Ardından “Elektromanyetik silahlar merkezi” kurulur ve düzenli olarak “Elektronik Harp Raporu” yayınlanmaya başlar. Mesela 2008’de “Ölümcül Olmayan Silahlarla beynin hedef alınarak kontrol edilmesi” üzerine çalışmalar yapılır. “Ulusal savunma istihbarat ajansı” Elektromanyetik Silahların kullanımı konusunda normlar belirler. Buna göre, bu çalışmanın maksadı, beynin tamamındaki veya seçilen lokal bölgelerindeki elektriksel aktivitenin tek bir ölçümle uzaktan izlenmesidir. Elektromanyetik dalgaların iletimi ve alımı yoluyla bir deneğin beyin dalgası aktivitesinin izlenmesini sağladılar.. Bu şekilde beyin dalgası aktivitesinin denekten uzak bir konumdan izlenmesini gerçekleştirdiler.

R.N.M. Resonance Neura ElektroManyetik herhangi bir suçlunun zihninde meydana gelen herhangi bir suç düşüncesini tespit etmek amacıyla beyni kontrol etmek için uzaktan çalıştırılabilen bir cihazı ifade ediyor.. Bu Araştırmaya göre insan beynini model olarak alan yapay zekanın uzaktan uydular, implantlar ve biyotelemetri yoluyla insan beyninin dolanıklığını tümüyle algılaması hala tam olarak mümkün gözükmüyor. Şimdi Kuantik bilgisayarlarla nano chipli bilgisayarlarla ve networklerin 5G altyapısı ile daha geniş bir alanda hareket edebilmesine imkan verebilecek.

İnsan beyni karakteristik bir biyoelektrik rezonans yapısına sahiptir. Süper bilgisayarları kullanarak R.N.M. Sistem buna odaklanabilir ve gömülü bireyin sinir sistemi aracılığıyla, performansını tercih edilen şekilde etkilemek için mesajlar gönderebilir. Son zamanlarda tıbbi buluşlar kisvesi altında DNA mikroçiplerinin hastalık tedavi süreçlerini hızlı ve verimli bir şekilde başlatacak şekilde sunulacağı propagandasına başladılar. Bu şekilde kafa tasına derin altına implante edilecek nano chiplerle bir kişinin duygusal zihinsel prosedürlerini okuma ve yönetme becerisine sahip olunabilecek.. Şu anda dünya çapında süper bilgisayarlar, başta ABD, Japonya, İsrail, Rusya, Çin gibi ülkeler olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde saniyede 20 Terabit hızla milyonlarca insan aynı anda izleniyor.

Bu sistemde elektronik beyin bağlantısı (EBL) ile uyarılan kişilere elektromanyetik frekanslar (EMF) gönderilerek bilgi göndertilebilir ya da bilgi alınabilir. “Parçacık emisyon zekası” olarak planlanan “Beyin Uyarım sistemi” ile elektromanyetik dalgalardan bilgi alınması anlamına geliyor. Bugün İnsandaki elektriksel hareketi uzaktan izlenip incelenebiliyor. Bu sistemle beyindeki tüm elektriksel olayları her zaman kaydedebilir. Burada çok önemli risk ise Chip takılan kişilerin beyinlerinin BioHackerler tarafından Hacklenme riski ve sistem hatalarının sebep olacağı sorunlar hayati açıdan risk taşımaktadır.

İnsan son derece sofistike bir beyne sahip, göz görüyor, kulak duyuyor, burun koku alıyor, dil tat alıyor, düşünüyor, hayal görüyor, geçmişten tevarüs eden bir big data’ya sahip. Yeni Kuantum bilgisayarlar ve Nano Chip ve Nano Tüb’lerle beyinden gelen 30-50Hz, 5 mW elektromanyetik emisyonlarda uyandırılmış mesajlar, uzaktan bir çok kanaldan birden bilgiyi tespit edebilir.

Yeni sistemlerle EMF emisyonlarının kodu mevcut düşüncelere ve görsel-işitsel algıya dönüştürülebilmektedir. Bu yöntemle beyne  karmaşık şifreler ve elektromanyetik sinyaller gönderilebilmektedir Zihin içindeki uyarılmış potansiyelleri harekete geçiren sinyaller, sonuç olarak sinir devrelerinde ses ve görsel girdi üretebilmektedir. Konuşma, işitsel ve görsel iletişim dizilimi ile R.N.M. kapsamlı bir görsel-işitsel zihinden zihne bağlantıya veya zihinden bilgisayara bir ilişkiye, yani (İoT)’a, Nesnelerarası iletişime imkan sağlamaktadır.

Mekanizmanın, beyindeki belirli bir konuma bilgi girişini modüle etmek için her belirli bölgenin rezonans frekansının şifresini çözmesi gerekiyordu, bu başarıldı. Ayrıca R.N.M. Mikrodalgalar yoluyla sesi algılayabilen ve bilinçaltına kesin direktifler yayınlayan, görsel bozukluklara, illüzyonlara neden olan ve radyasyon dalgaları yoluyla beyne kelime ve sayılar aşılayan bir özelliğe sahip olabilmektedir.

Bu konu temel insan hakları açısından oldukça sorunlu bir konu. Bu sistemde özel hayatın gizliliği, kişisel bilgiler hackerlere gerek olmadan Kuantum bilgisayarlar, nano Chipli özel araçlarla konvansiyonel tüm sivil, askeri, siyasi datalara ulaşılabilmekte, bu veriler manipüle edilebilmektedir. Bu kişisel mahremiyetin ihlalinden öte, kişiler ve kurumlar, örgütler, devletler açısından hayati öneme sahip bir güvenlik sorunu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda tüm akıllı sistemler, robotlar, araçlar, evler, cep telefonları, WiFi cihazları her an BioHackerlerin elinde bir saldırı silahına dönüştürülebilir.     

MK-ULTRA, BleuBird bu anlamda bir çok hukuki tartışmaya konu oldu. Buna rağmen ABD’de  “Beyin dalgalarını uzaktan izlemeye ve değiştirmeye yönelik araçlar ve yöntem” US-PTO, 20.04.1976’da onaylandı.

Yüksek frekanslı vericiler, test deneğinin tüm beynini veya istenen herhangi bir bölgesini tarayabilen antenler yoluyla farklı frekanslardaki elektromanyetik enerjiyi yaymak üzere çalıştırılabilmektedir. Farklı frekanslardaki sinyaller deneğin kafatasına nüfuz eder ve beyne çarparak karıştırabilmekte ve  beynin doğal elektriksel aktivitesinden gelen radyasyonlarla modüle edilen bir girişim dalgası üretebilmektedir.. Modüle edilmiş girişim dalgası beyin tarafından yeniden iletilebilmekte ve uzak istasyondaki bir anten tarafından alınabilmektedir. Burada demodüle edildikten ve deneğin beyin dalgalarının bir profilini çıkarttıktan sonra, beyin dalgalarının pasif olarak izlemenin yanı sıra, deneğin nörolojik süreçleri, telafi edici sinyallerin bir verici aracılığıyla beynine iletilmesinden sonra da  oluşan etki 2. sinyalle alınan ve işlenen beyin dalgalarından yeni sonuçlar elde edilebilir.

Aslında, Alan Friedman’ın Aralık 1993’de yayınlanan “Beyaz Saray’ın Irak’ı Yasa Dışı Şekilde Nasıl Silahlandırdığının Gizli Tarihi – ÖRÜMCEK WEB” kitabında bu konuyu ayrıntılı olarak ele alır. Bir başka kaynak da  1996’da yayınlanan Tom Porter’in “MK-Ultra’nın Kısa Tarihçesi, CIA Zihin Kontrolü Programı” Tabi o günden bu güne, bu alanda bu işler daha bir derinlik kazandı ve kullanım alanı genişledi. Artık bu konu istihbarat örgütlerinin, hükümetlerin sivil ajandalarında ön sıralarda yer alan bir konu. Bugünlerde bu konu TransHumanizmin en temel konularından biri.

(Şimdi, Dİlipak’ın yazısında burada araya girerek bir açıklama yapalım. Dilipak insan beynine uzaktan erişmenin mümkün olduğunu anlatmaya çalışıyor. Zaten bunu Kumandan söylemiş ve kendisine tatbik edildiğini de belirtmişti. Kumandan Mirzabeyoğlu Telegram saldırısı ile de şehid edildi. Peki bunu kim yaptı? Dilipak yazısının son bölümünde bu suikaste ışık tutacak çok önemli bir tespitte bulunuyor:)

Salih Mirzabeyoğlu (Gerçek adı:Salih İzze Erdiş / 10.5.1950-16.5.2018) bu hikaye 2000 yılında başlar onun hayatında.. Yayın 2003’te “Telegram:Zihin kontrolü” diye bir kitap yayınladı. Kitabın tanıtımında “Lut kavmine parmak ısırtır melanete ve yardımcı unsurlarla insanı robotlaştırmaya davranmışken, diğer yönüyle ‘dünyada’da kıstırılmış fertler üzerindeki tecrübelerin sınırının fıtratı değiştirmeye dönük bir tehdide dönüştürüldüğü”ne işaret ediliyor. Mirzabeyoğlu tecrübesi, kenti türünde ülkemizdeki ilk örneklerden biridir. Mirzabeyoğlu örneği ülkemizde de bu işlerin, yerli ve milli unsurlar tarafından yapıldığının açık bir kanıtıdır aslında.

Dilipak’ın bıraktığı yerden devam edelim: Telegram’ı geliştiren emperyalizm olsa da, içeride işbirlikçileri olmadan bu işler yürütülemiyor. Bunlar nihayetinde elektronik cihazlar ve bu cihazları kullanacak elemanların devşirilip, yetiştirilmesi gerekiyor.

Bu silâh Kumandan Mirzabeyoğlu’na karşı 18 sene boyunca işkence yapmak için kullanıldı. Zira Kumandan Mirzabeyoğlu’nu 18 sene boyunca, yani son nefesine kadar istedikleri kalıba sokamadılar, kendilerine, düzenlerine biat ettiremediler. Sonra da zaten ümidi kesip yine bu silâhla suikast tertip ettiler.

Bu silahı kullananlar devlet adına çalıştırılan tipler. Dilipak da tasdikliyor: Yerli ve millî unsurlar…

Bu ülkede yerli ve millî denince aklınıza kim geliyor?

Demogoji için söylemiyorum, işin hakikati; Kumandan’a 16 yıl işkence edilir ve nihayetinde Telegram’la suikast yapılıp katledilirken iktidarda yerli ve milli palavrası ile varolmaya çalışan AKP iktidardaydı hâlâ da öyle…

“Ama Kumandan’ı cezaevinden AKP çıkartmadı mı?”

Bir yerde, “evet çıkarttı” diyebiliriz ama, artık içeride tutamadığı, dışarıda suikaste kurban gitmesini istedikleri için olamaz mı?

Nihayetinde objektif tablo ortada: Kumandan “yerli ve millî” (!) AKP’nin iktidarda olduğu 12 yıl boyunca hapiste kaldı. 16 yıl AKP iktidarında işkence gördü ve AKP iktidardayken de katledildi.

Katledilmesi de devletin bilgisi dahilindeki Telegram ile oldu.

AKP’nin bugün NATO işbirlikçiliğinden İsrail destekçiliğine kadar tutumu da Telegram’ın kendisini işaret ediyor oluşunu doğrulamıyor mu?

Kumandan niçin katledildi?

Bugün yaşanan hadiseler karşısında üzerimize düşen tarihi misyona ihanet edilerek İsrail işbirlikçiliği yapılması karşısında Kumandan ne yapardı ve yaptıkları ile nasıl bir netice doğmasına sebep olurdu, düşünmek yeter.

11 thoughts on “YERLİ VE MİLLÎ TELEGRAM

  1. insanların kulağını beynini ses ve sinyallerle patlatıyor adeta eğleniyorlar rüya ve düşünceler oluşturuyorlar tam suikast çeteleri yıllarca uyguluyorlar

  2. Zihinkontrolunu yaparken vericilerden verilen cızırtı sesi ile insan beyni etkilenip panik duygusu yaratilirken bu ses insanların balkondan atlamasina veya kendine bir şey yapmasına neden olur kulak hastaligi olan insanlarda titinus kulağa beyinden ses gelmesi durumunda insanların intahar ettiği biliniyor aynı şeyi dışarıdan cızırtı sesi vererek yapıyorlar kulakları bir şekilde bozuyorlar ya sesle ya kimyasal asitlerle yada virüs bakteri ile kulak zarı inceliyor veya iltahapliyor veya çöküyor sonra geçirgen oluyor ve kimseyi rahatsız etmeyen ses cızırtı onu rahatsız ediyor tabiki sinyaller de kolay beyne giriyor yöntem bu sonra kulak hasarlı olduğu için yaralandığı için sesle yarayı iyice artırıp acılar sıvılar oluşturuyorlar gaddar bir şey yaraya tuz serpmek gibi kim bunlar özel harp dairesimi özel başka bir gizli kurummu bilinmiyor halk düşmanı oluşumlar bizzat devletler olusturuyor baskı ve zulüm yapmak için

  3. Dijital ses kulakları zedeliyor bunun için virüs mantar asit benzeri kimyasallar veriliyor zar inceliyor geçirgen oluyor sinyal kolay vekili giriyor yüksek sesin etkisiyle insanları balkondan aşağıya atlatiyorlar titunus benzeri hastalıklarda kulaktaki seslerden insanlar intahar ediyor demekki bu biliniyor yüksek cızırtı sesiyle istediklerini yaptırıyorlar zihinkontrolu de yapıyorlar ikili etki halk düşmanı insanlar halka zulüm ediyorlar bizlerde yıllardır uyguluyorlar zevkine sırf düşüncelerinden dolayı insanlara yapılıyor

  4. Düşüne biliyormusunuz ev halkı ekonomiyi hükumeti eleştiriyor ve argo kelimeler kullanıyor diye ev halkının beynine intahar düşüncesi sokuyorlar bu insanlar vicdansız profesyonel katiller zihinkontrolu telegram iskencecileri evi ve bizi her yerde dinliyebiliyorlar manyak bunlar

  5. Ses dalgasi silahlari lrad sistemleri benzeri bir sistemle evlerin içine mahalleye ses ve sinyaller veriliyor hedef kişiyi etki altına almaya çalışıyor fiziksel işkence yapılırken ses ve sinyallerle komutlar veriliyor tabiki hedef insanlara zarar vermek böyle keyfi bir kurum ve yapı görülmemiş nasıl olsa kimse ispat edemez diye yıllarca uyguluyorlar küfürler tacizler ediyorlar evet hükumet bunları biliyor ve koruyor gerçi tüm dünyada bu sistem var her amaç için kullanım genişliği var bazı ülkelerde bizdeki gibi insanlara ağrı sızı organ hasarı oluşturmak veya yok etmek için kullanılıyor bizlerde ailecek buna maruz kaldık ve devam ediyor tabiki bir evde bir kişinin kulağını harap ediyorlar yani asıl hedefin sesin verdiği ağrı ve sızıyı o hissediyor tek kişi hedef alınıyor ancak evdeki diğer insanlarda kontrol altında sesi duymayanlar bile sinyallerle onlardada düşünce ve davranış değişikliği yapabiliyorlar bu sistemler meğerse 60 yıldır bu ülkede varmış bizim haberimiz yok taki başımıza geldi bir araştıralım dedik internette yüzlerce kaynak bilgi belge bulduk zaman değişti tabiki şimdi kime uygulamalar insanlar internnette bunları anlatıyor şikayetler ediyor siyasi partilere insan haklari örgütlerine ve hatta dünyaya duyuruyorlar buna rağmen hukumetler kurumlar pişkin pişkin insanların gözünün içine baka baka bunu uyguluyor keyfi ideolojik intikam zarar vermek icin tabiki 60 yıl boyunca bu sistemle kimlere ne yaptılar bilinmiyor devlet sırrı bu işkenceler ancak siyasi otoriteler tarafından durdurulabilir onlarda durdurmuyor devam edin diyor demekki vel hasıl böyle bir ülkede yasanmaz yurt dışına çıkıyorum her şey bitiyor ne ses ne sinyal var ülkeyi ne hale getirdiler

  6. Telegram cilar gerçekten soğukkanlı suikastciler sesle tansiyonunu yükseltip birde kalp çarpıntısı dalgasi gönderiyor nabzin yükselsin tansiyonun iyice yükselsin inanirmisiniz gece üç kişi gündüz üç kişi sizin her halinizi he durumunuzu denetliyor ve ona uygun saldırı gerçekleştiriyor yani sırf bir insana zarar vermek icin bir gurup insan gece gündüz uğraşıyor en iyi saldırı zamanida gece çünkü yatıyorsunuz ve evde kapalı yerde cok etkili dışarıdan gelen ses ve sinyal böyle bir ülke görülmemiş dünyada bu şekilde hiçbir ülke halka böyle şeyler yapmaz

  7. Bu ahlaksız soğuk kanlı canı sinyalciler öyle şeyler yapiyorlarki insan söylemeye utanıyor sürekli sinyallerle cinsel organına zarar ver veya surani kes yüksekten atla aynı şeyi evdekilerede yapıyor vericilerden ses sinyal evi boğuyor lanet olsun bunlara bunlar insanmi mahlukatmi ne tip insansı canavar bunlar 24 saatte konuşuyor küfürler ediyor geceleri rüyalar rüyada orgazim ne biçim bir teknoloji bu inanirmisiniz sinyalle beyni kuruyor beyne kalp çarpıntısı yap komutu veriyor adeta yüklüyor bakıyorsunuz birden kalbiniz çarpıyor nabiz yukseliyor tehlikeli boyutlarda bir pislik çetesinin elinde kendi ideolojileri dışındaki insanlar bunlar için düşman ve bir şekilde zarar vermemiz gerekiyor kimsede bunlari durduramiyor korunuyor lar kullanıyorlar sirtlari sivazlaniyor vurun nasil olsa şu an güç bizde ne yaparsak yapalim kimse bilemez ve dokunamaz

  8. Nasıl yapıyorlar kulak zarını inceliyor yaratıyorlar zar davul gibi böylece duyulamiyacak sesi duyuyor ve yaralı olduğu için sesle cizirtiyla kulağı basi agritiyorlar kapalı yerde evde ses cızırtı dahada şiddetli oluyor ilginç bir şekilde ve bu ses aynı zamanda yankı teknolojisi damlanın sesini bile duyuyorlar operatörler kafaya giren bu ses kendi kendine konuşma sesinize duyuyor ve düşündüğünde yaydigin beyin frekansinida algılıyor çeviriyor yani evde ev halkı sen ne konuşursan adamlar yüzlerce kilometre uzaklıkta bile duyuyor ortamda sürekli bir ses var sinyal var radarlarin çalışma prensibi gibi bu yazıyı yazdığım zamanda her şeyi görüyor anlıyor dinliyor evin içinde ses ve sinyal var şu an ve bununlada saldırıda yapıyor kulak zarı inceldiği için diğer insanların duymadığı bu ses sizde davul sesi etkisi yapıyor ayrıca ses in değişik versiyonları var yaralamak istediğinde bakıyorsunuz zarı eriten bir elektirik yüklü sesi veriyorlar rahatlatmak istediklerinde zarı serinleten bir ses geliyor inanılmaz kime anlatsan inanmaz ancak yasayan bilir tabiki gerekli teçhizat olsa sesi ve sinyali deşifre edebilirsin bunu teknolojisi var tabiki bunlarda pahalı cihazlar ancak ülkeden ayrılırsınız bunlar doğal olarak bitiyor gittik başka ülkeye her şey bitti kalamadık ekonomik nedenlerden dolayı geldik geri der hal sinyal ve ses ile sizi tesbit ediyor ve konusuyorlarda inanılmaz bir yankı teknolojisi aynı cep telefonu gibi karşılıklı konuşuyoruz operatörlere korkunç bir teknoloji tabiki bu teknoloji her amaç için kullanılıyor karşı tarafı yok etmek ajanlık faaliyetleri veya zarar vermek işkence için tüm dünya ülkelerinde bu var basit karakollarda guvenlik guclerinde istihbaratta tabiki devlet kontrolünde hervsey ancak pis işleri sanırım sivil görevlilere devletin organları yaptırıyor çünkü kanunsuz yasak bunlar inanirmisiniz sırf muhalefet yaptığımız için buna yıllardır maruz kaldık öğretmen memur öğrenci köylü ciftci ev hanımına bile bununla işkenceler yapmışlar bu ülkede bu iş zıvanadan çıkmış evimizde bakıyorsunuz tüm ev halkının beynini yiyorlar iğrenç tehlikeli fikirler kafalarına sokuyorlar adamlar alışmış Nasıl olsa korunuyorlar sirtlari sivazlaniyor madalya bile takıyorlar böyle bir ülkede yasanmaz gerçekten saygilarimla

  9. Korunma yolları ses gecirmez oda ses gecirmez kulak tikaci odaya saç kurutma makinasi ses çıkartan türlerden ses diğer sesi ve sinyali geri püskürtüldü kulaklar hiçbir şey duymuyor sanayyi tipi kulaklık ses seçilmez tüm mağdurlara duyurulur bunlar çok etkilidir saygilarimla

  10. Şimdi anlıyorumki ben istanbulda olsamda her hangi bir ilin zihinkontrolu ekipleri tarafından ses sinyal saldırısına maruz kalabilirim şehir fark etmiyor demekki vericiler tüm ülkede her şehirde ve bu vericilere herhangi bir yerden ses sinyal gönderilebilir böylece bu ekibi bulman çok zorlaşır ne güzel degilmi hangi ilin ekibi belli değil bul bulabilirsen ancak ben kendi işimin ekibi olduğunu anladım konuşmalarından insanın kendi memleketlileri tarafından vurulması insanın zoruna gider gerçekten bu kadar çiğ süt emmiş insan bu ülkede var demekki

  11. Bu canilerin yaptığın yazdıkça cildiriyorlar bakıyorsunuz sesi sonuna kadar açıyor küfürler ediyor kulakları yaralıyor yaralı zaten yaraya saldırıyor her gece cunup ediyor çünkü cunup edince farklı bir frekans uyguluyor bu frekans la aynı zamanda kafa ağrısı ve tansiyon yuksekligi yaşatıyor bunlar haşhaşi suikastcilar

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Adımlar Dergisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et