RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİ VE 91’DEN BERİ İNCİRLİK’İN KULLANDIRILMASI

RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİ VE 91’DEN BERİ İNCİRLİK’İN KULLANDIRILMASI

ADIMLAR Dergisi olarak, “sosyal medya gerçekliği” içerisinde ifâde edilen bir takım hakikatleri, kaybolup gitmesine izin vermemek adına, internet sitemizde yayınlamaktayız.

Okunmaya değer gördüğümüz müsbet yazı ve yorumları, tek veya birçok değerlendirmeleri paylaşarak,  yazarlarının “sosyal medya”daki ismiyle dikkatlerinize sunuyoruz.

Bu çerçevede, sayın Serhat OĞUZ’un, Rus Uçağının düşürülmesi sonrasında yaptığı değerlendirmeleri…

ADIMLAR Dergisi

 

Bir hadise karşısında yapılan değerlendirme gayretinde veya bir problemin çözümünde umumi olarak hemencecik ilk akla geliverenin yanlış olabileceği artık genel bilgi haline gelmiştir.
Hele hele karşılıklı düşmanca ilişkilerde yapılan hamlelerde, hamle sahibinin hamleyi yaparken karşı tarafın ilk akla geleni yapabileceğini düşünmemesi mümkün değil.
BİR HAMLE KARŞI TARAFI İSTENİLEN BİR HAREKETE ZORLAMAK İÇİN YAPILIR.
Savaşta hamleler düşünmeden spor olsun diye yapılmaz. Bir sebebe bağlı olarak, karşı tarafı bir şeye zorlamak için yapılır.
“Provakasyon” da bir hamledir; ama “provakosyon” yapabilmek için onun şartlarının olması gerekir.
Şartlar oluşmadan provakatif eylemler yapılamaz, çünkü “provakosyon”nun mantığına aykırı olur.
Rus Uçağının vurulmasından sonra, Rus siyasetinden yapılan iki açıklama dikkatimi çekti.
İlki Rusya devlet Başkan’ı Putin’e ait. PUTİN:
“Türkiye bizi sırtımızdan hançerledi”.
İkincisi bir Rus senatöre ait:
“Uçağımızın düşürülmesi uluslar arası bir PROVAKASYON’DUR.”
İnsan dostu veya anlaşma yatığı halde anlaşmaya uymayıp kendisine zarar veren BİRİ için Putin’in kullandığı cümleyi kullanabilir.
“Provakasyon” olarak değerlendirilmesi ise, Rus siyasetinin böyle bir eylem için ortamı müsait gördüğü anlamına gelir.
O zaman önümüzdeki günler “PAKET MİSİLLEMELERE” ve “arkadan hançerlemelere” gebe demektir.
Vurulan Rus uçağı; NATO’yu toplantıya çağıran ise AKP.. Bu da başka bir gariplik.
Birden nedense 2003’ü, o zamanki dış işleri bakanı YAŞAR YAKIŞ’ın Nato’yu Türkiye’ye çağırmasını hatırladım.
Ha bu arada. 1Kasım gecesinden beri Amerika ve AKP uçakları Rakka’yı ve Irak
içlerini bombalarken, Paris taarruzundan sonra Fransız uçakları da bu koroya
katılarak “an itibariyle” katliam yapıyorlar.
Yani 91’den beri yaptıklarına “İNCİRLİĞİ” kullanarak ara vermeden devam ediyorlar. (25-11-2015)

 

**

Niyet ve maksat sorgulaması yapmadan “HAMLE”nin bizatihi kendisinin ceset görüntüsüne üstün ve müsbet olduğunu tespit etmek lazım.
Rus uçağının niçin ve hangi maksatla düşürülmüş olduğundan ziyade, bu “hamle” ile TSK’nın ceset görüntüsünden kurtulma gayreti millet adına müsbettir.
Hadisenin siyasi değerlendirmesi ise, BÜYÜK FOTOĞRAF göz önünde tutularak yapılmalı. Hislerimizi aklımızın emrine vermek istiyorsak tabi..
Bu açıdan bakıldığında 25 yıldır devam eden ve hedefi Kürtçülük üzerinden Anadolu’yu parçalamak olan “Amerikan işgalini gözden kaçırıcı” her siyasi gelişmeye dikkat etmek gerekir.
“Şartların Türkiye’ye dayattığı alması gereken “tavır” nedir?” sorusuna doğru cevap verdikten sonra hadiseyi daha sağlıklı değerlendirebiliriz.
Batı’nın “esas politikaları” açısından hadiseler değerlendirilmek isteniyorsa Rusya’nın da zahiren dahi olsa kabul ettiği Amerika’nın “Ortak düşman Işid”
politikası göz ardı edilmemeli.
Bu göz ardı edildiğinde hamleleri doğruya en yakın şekilde değerlendirmek güçleşebilir.
Çünkü şuan tüm batı gücü “bu politika” doğrultusunda Coğrafyamızda toplanıyorlar.
Şimdilik Anadolu’da savaş psikolojisine girmiş ve kendini ona göre konumlandırmaya çalışan CİDDİ DOSTLARLA PAYLAŞACAKLARIM BU KADAR. (24-11-2015)

Kaynak: https://www.facebook.com/profile.php?id=100010126000998&fref=nf

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: