28 ŞUBAT BİTMEDİ 23 YIL SONRA İDAM!

M. Yavuz Uçum: 28 Şubat süreci sonrasında tutuklanarak cezaevine girdiniz. 20 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tekrar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldınız. Mahkemeniz eski istenen cezayı tekrar onaylayarak 10 yıllık cezaevi sürecine sizi tekrar davet ettiler. Bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Ama Onun öncesinde kendinizi kısaca biraz tanıtır mısınız?

          Ali Acar: 1968 Ankara doğumluyum, Çankırılıyım Kadıköy Ticaret Meslek Lisesini bitirdim. İktisat Fakültesi mezunuyum. Mesleğim muhasebe. Bu arada hayatım içerisinde bir 20 yıllık cezaevi hayatı geçirdim medrese-i Yusufiye de Ula bir parçası oldu. Neticede 28 Şubat mağduriyetleri adı altında yürütülen çalışmalarda birçok kişi gibi ben de 2019 senesinin Ocak ayında tahliye oldum. Normalde Cezam 146/1 Anayasal düzeni yıkmaya tam teşebbüsten ceza aldım.  Bugün idam cezasını tekrar getirmek isterlerse o madde üzerinden getireceklerdir.

Neden tekrar aynı ceza istendi bu konuda ne düşünüyorsun?

Aslında dosyanın içeriğinde bir şey yok yani oldu bittiye getirmeye çalışıyorlar. Ben Anlamakta zorlanıyorum, buna bir cevap bulamıyorum. Yani isnat edilen eylemlerin subutu ve kesinliği tamamen delillendirilmiş olsa dahi cezası bu olmamalı diye düşünüyorum.

M.Y.U: Bildiğimiz kadarıyla bir hafta öncesinde verilen bir karar var onaylama var savcının mütalaası söz konusu ve hakimin de onaylaması söz konusu. Yargıtaya itirazda bulundunuz mu Yargıtay süreci nasıl işleyecek bu konu hakkında ne söylemek istersin?

A.A: Mahkemenin verdiği gerekçeli karar bekleniyor şu an mahkeme gerekçeli karar açıklamadığı için bu süre tutum dilekçesi söz konusu onu verdik 7 günlük süre içerisinde oluşan devreye girdi, yargıda temyiz aşaması başladı ama yerde temiz dilekçesi yazabilmek için Mahkemenin gerekçeli kararını açıklamak lazım orada gerekçelendirmesi lazım. (…) 20 yıl öncesinin 28 Şubat sürüyor diyeceğim yani 28 Şubat benim bu da olsam üzerine sürüyor artı cezaevinden çıkan insanlar var yani Sivas’ından İBDA-C davasından yatanlar var hala…

M.Y.U: 28 Şubat her yıl bir bayram gibi neredeyse kutlanılmakta; “yendik bitti bin yıl sürecekdi ama sürmedi bunu ekarte ettik 28 asıl mağdurları bizdik” deyip de bugün iktidarda bulunan çevreler 28 Şubat’ın bittiğine dair her yıl çeşitli şekilde demeçler vermekteler ama 28 Şubat sürecinin en ağır mağdurları olarak sizler bu işin en ağır şekilde bedellerini ödediniz ve ödemeye de devam ediyorsunuz, bu mantık neye hizmet etmekte bir tarafta 28 Şubat mağduru olduğunu iddia eden bir iktidar var bir tarafta da cezaevinde unutulan Sivas mağdurları olsun ilk İBDA-C  mağdurları ya da mensupları olsun ve en önemlisi Siz 20 yıl yattıktan sonra bir özür belki beklerken-belki bir tazminat verilmesi gerekirken tekrar aynı ceza olarak sizin tekrar cezaevine gönderilmeli söz konusu buna dair: Peki devlet kanadından bir aranmışlığınız  var mı “Merak etmeyin biz 28 Şubat’ı bitirdik ama sana böyle bir hata yapılıyor biz bu hatayı düzelteceğiz” tarzında bir destek oldu mu?

A.A: Ceza evindeyken 28 Şubat Faliyetleri devam ederken kampanyalar düzenlenirken AK Parti milletvekillerinden iki kişi ailemi ziyaret ettiler, sözler verildi zamanında ilgileniyoruz merak etmeyin dendi ama işin geldiği nokta şu anda beni 10 yıl daha cezaevine sokmak maalesef. (…) Bu zaten kişiye özel has bir durum değil darbe dönemini yargılanan darbe döneminin mağduriyetinin giderilmesi ya şahsa özel bir durum yok burada kamu vicdanına ahlaka dayalı bir mesele söz konusu.  


M.Y.U:20 yıl Dile kolay Kısa bir süre değil bir ömür bir gençlik süresi diyebileceğimiz uzun bir süre. Salih mirzabeyoğlu ile  cezaevinde ve bir dönem birlikte kaldınız, ona Telegram işkencesi yapıldı, çeşitli yaptırımlar uygulandı, işkenceler yapıldı…  Sizler neler yaşadınız, özetler misin? (…) işkence gördün mü cezaevinde?
(…)

Röportajın, ses kaydı eşliğinde yayınlanmış videosunu AdımlarTV’den dinleyebilirsiniz.

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: