İSRAİL’İN GAZZE’Yİ İŞGÂL STRATEJİSİ VE HAMAS’IN PLÂNLARI

Gazze’deki İsrail’in kara saldırısındaki taktikleri, tamamen Gazzeli grupları belirleyici bir açık muharebeye çekmeyi hedefliyor.

Gazze kuzeyi Beyt Hanun-Beyt Lahya hattı sürekli ağır baskıya maruz kalırken Gazze’yi ortadan bölen en büyük coğrafi açıklık olan Gazze Vadisi’nin kuzeyinde İsrail Ordusu çiftliklerden oluşan açık arazide büyük bir ilerleme kaydetti.

İsrail, savaş otobanı inşasına kuzeyde sahil hattında başladı.

Açık araziyi ve sahili kullanıp aynı anda donanma ve hava desteğiyle bölgede tahkimatlar inşa etmeye başladı.

Böylelikle kıyı boyunca inerek Gazze Vadisine arkadan sarkabilir, doğuya doğru sarkarak da Beyt Hanun ve Beyt Lahya hatlarındaki sert direnişte gedik açabilir.

Sahil hattında baskının sadece güneyden ve doğudan gelmesi ile 3 yönden sarılı halde ilerlenmeye çalışılan diğer bölgelere göre daha az ateşi çeken emniyetli bir yer olması ana odak haline gelmesinde büyük bir etkiye sahiptir.

Gazze Vadisi Selahaddin Caddesi hattında ise İsrail Ordusu savaş otobanı inşasına henüz başlamadı.

Tankları ve zırhlı araçları bölgeye sokup geniş bir alanda ilerleme ve karmaşık manevralar yaparak Gazzeli grupları doğrudan bir muharebeye çekmeye çalışıyorlar.

Açıkça savaş otobanı inşa etmemeye yani bölgeyi tamamen dümdüz hale getirip savunma tahkimatları yaparak aşama aşama denize doğru gitmeme çabaları, Gazzeli gruplara, “burada zayıf durumdayız yok edici bir saldırı için fırsatınız var” iması taşımaktadır. Gazzeli gruplar da aşırı sıkı derecede izlenen bu bölgede savunma tedbirlerini kuzeye göre daha sakin tutuyorlar ve uygun bir fırsatı kolluyorlar.

İsrail Ordusu kara, hava ve deniz üzerinden kapsamlı gözetimle kolay lokmalar olarak gözüken yoğun zırhlı gruplarıyla hareket edip Gazzeli grupların büyük çaplı ama saldırı noktaları ile tünel girişlerinin yerlerini ele verecek tedbirsiz saldırılara çekmeye çalışıyor.

İsrail Ordusu istediğini alamazsa muhtemelen o andan itibaren bölgeyi dümdüz edip tahkimat inşasına ve kıyıya doğru ilerleme sürecine başlayıp sahilden sarkmaya çalışan esas saldırı gücüyle birleşmeye çalışacak ancak Şati Kampı ile Gazze vadisi arasında geniş bir meskûun mahal hattı var ki burasını çok daha şiddetli bir mücadele olmadan aşmak çok zor.

Muhtemelen kuzeyde hattı genişletip Beyt Hanun-Beyt Lahya hattına sarkıp Endonezya hastanesi mevkiini ele geçirip Beyt Hanun’u kuşatmaya çalışacaklar ve zayıflık sezerlerse doğrudan büyük bir hücumla güvenlik çemberini arttırmak için Beyt Hanun’u ele geçirmeye çalışacaklar.

İsrail’in şu anki düşüncesi Gazze merkezine yönelik ilerleyiş için sahilde büyük bir sıçrama noktası elde etmek ardından doğudan da baskıyı arttırıp Gazze kuzey girişini koruyan Beyt Hanun ve Beyt Lahya hattını etkisiz hale getirmektir. Böylelikle İsrail içlerine sızma yapabilecek kuzey gediğini ve atış kontrol personelinin roket ve havan topu atışlarını yönlendirdiği bu ön hatları etkisiz hale getirip Aşkelon’a doğru olan isabetli atış oranını en aza indirgemektir.

Selahaddin Caddesi hattında belirleyici bir muharebe olmaz ve olsa da Gazze için başarısızlıkla biterse çok daha kapsamlı birliklerin buradan da içeri girmesi ve gediği 3 hatta birden genişletip Gazzeli grupları kuzeyden çekilme veya kuşatılıp tahliye yahut da son adama kadar mücadelesine getirmek için çabalayacaklardır.

Dikkat dağıtmak için Refah Han Yunus hatlarında da saldırılar yaşanacaktır.

İsrail Ordusu bölgeyi iki parçaya ayırmaya odaklanmış halde ve şu anki tüm plânı bunu destekler şekilde ilerliyor. Gazzeli gruplar roket, havan topu ve EYP saldırıları ile karşılık veriyor, ATGM atışları nispeten az; çünkü bu saldırıların esas saldırılar olmadığını biliyorlar. Önümüzdeki süreçte İsrail saldırıları ve birlik miktarını daha da arttıracaktır ve kaçınılmaz olarak Gazzeli grupların tünellerle yapacağı pusular ve baskınlar ile yoğun ATGM atışları İsrail birliklerini durdurmak ve bölgeden dışarı itmek için uygulanacaktır. İsrail birliklerinin açıkta olması ve hakim mevki avantajının Gazzeli gruplar da olması daha yoğun ATGM atışları, roket ve havan salvoları ile tünellerle yapılacak baskınlar bölgenin savunması ve böylelikle Gazze’nin bağımsız kalıp kalamayacağını belirleyen önemli hususlar olacaktır.

Bölgenin geleceğindeki en önemli sonucu ise kuzeyde Hizbullah’ın güneyde Husilerin açacağı yeni cephe ve İsrail’in daha önce hiç maruz kalmadığı ölçüde saldırılar yaşaması ve bilhassa hava üslerinin vurularak hava gücünün zayıflaması belirleyecektir.

İsrail’in seçkin çoğu birliği hâlâ tam olarak bölge içerisinde çatışmaya girmedi ve kuzeyde olabilecek büyük bir savaşa karşı hızla sevk edilebilir konumda. Gazze’de meskûn mahal içerisine girip tıkanmaya başladıkları noktada doğrudan büyük bir Hizbullah ve Husi tepkisinin gelmesi mümkün ve şu anda da bu süreç için hazırlanılıyor.

Gazze kendini müdafaa için çabalıyor, İsrail bölgeyi ikiye ayırıp aşama aşama yavaş ama kararlı adımlarla galip gelmeye odaklanıyor. NATO da olası kuzey cephesi için İsrail’i korumak üzere bölgeye yığılıyor ve çatışmalar büyüdüğünde yeni cepheler açıldığında büyük bir mücadele tüm Ortadoğu’yu derinden etkileyecek ve belki de değiştirecektir.

Kaynak: Telegram-Enformasyon