99’DAN BUGÜNE
99’dan Bugüne kısa bir değerlendirme ve istişare toplantısı Çağlayan‘daki merkezimizde yapıldı.
Konuşmaların ve sinevizyon gösterisinin yapıldığı toplantıyı sunan Gönüldaşımız Aydın Alkan açılış konuşmasında ” Sevgili misafirlerimiz, saygıdeğer büyüklerimiz…
Öncelikle hepiniz hoş geldiniz.
10 Ağustos 2014 tarihine takabül eden bugün itibariyle, 1999 Kurtuluş Yılı‘ndan günümüze kısa bir değerlendirme toplantısı yapacağız.
İBDA Mimarı’nın 16 Yıl boyunca, zindanda, en ağır işkence şartlarında, tek başına yürüttüğü efsanevî mücadelesi boyunca neler yaşandı?..
Kumandan’ın “hayatımın verimli bir safhası” şeklinde ifâde ettiği bu sürecin O’na bağlılık iddiasında bulunanlar olarak tarafımızca fert fert muhasebesinin yapılması gerektiği aşikâr…
Bir İbdacının tek başına ve her ân gerçekleştirmekle yükümlü olduğu nefs muhasebesi bir tarafa, şu ân, burada ifâde ettiğimiz topluluk-cemaat hâlinde muhasebemizi gerçekleştirmek…
Bu çerçevede, hatası-sevabıyla, hayatıyla Kumandan’ın hayatına bitişik yaşama gayreti gösteren gönüldaşlarımızdan 16 yıllık mücadelelerinin raporunu kamuoyu vesilesiyle arz ediyoruz…
Kumandan Salih Mirzabeyoğlu‘nun 22 Temmuz’da, henüz ilk beyanatında ifâde ettiği, “boşa geçmiş yıllar olarak görmüyorum. Hayatımın verimli bir safhasıdır.” sözlerine nisbetle, dışarıda O’nun bu sözüne tam mânâsıyla mutabık yıllar geçirdiğimizi iddia edebilir miyiz.
En ufak bir ortaklık kabul etmez şekilde tek başına mücadele verdi Kumandan. Ve zafer de O’nun…
İdeal açısından bakıldığında ayak uyduramadığımız bu mücadeleye nisbetle, bu süreçte Cephe olarak elde ettiğimiz verim ve tecrübeleri, Kumandan ifâdesiyle “en küçük verimin dahi hebâ olmayacağı” bir çizgide, küçük verimler sınıfından gördüğümüzü en başta ifade edelim.”
Daha sonra Güldenizde Elifler Platformu Başkanı Gönüldaşımız Esma Turan Kürsüye gelerek, 99 sürecinden bugüne bir rapor halinde sunduğu “TARİHE ŞAHİTLİK ETMEK” başlıklı konuşmasını yaptı. Sayın Esma Turan’ın Konuşmasını tam metnini ayrıca yayınlayacağız.
Esma Turan’ın konuşmasından önce Sayın Aydın Alkan, Esma Turan’ı takdim konuşmasında; ” Aslında dikkatlerden kaçmaması gereken bir şey de, Kumandan tarafından verilen 16 yıllık mücadelenin 28 Aralık 1998 tarihinde, tutuklandığı gün itibariyle başladığı ve içerisinde Metris, Kartal ve Bolu F Tipi Cezaevi safhalarının da bulunduğudur.
Kimi arkadaşlarımız farklı dönemlerde bu mücadeleye dahil olurken, 80’li yıllarda kurulan Elif, bugünkü adıyla Güldenizde Elifler Grubu, neredeyse kesiksiz bir çizgide ve dışarıda bu mücadele etrafında faaliyet yürütmeye devam etti.
Üstelik 2000 yılı ardından verilen tek şehidimiz de Güldenizde Elifler Grubu bünyesinde faaliyet gösteren Nuray Zor gönüldaşımız…
Dolayısıyla Kumandan’ın çıkışına kadar geçen süre zarfında istikrarlı bir şekilde O’nun hayatına bitişik mücadelelerini sürdürme gayreti gösteren Şehide Nuray Zor’un cephe arkadaşları Emel Zor ve Esma Turan gönüldaşlarımızın analatacaklarını başka kimse anlatamaz.” dedi.
Esma Turan’ın konuşmasının ardından ADIMLAR Avrupa Cephesi’nden Mustafa Fişenkçi ağabeyin, 1999’daki heyecanını bugüne taşır şekildeki kesiksiz çabalarının bir tezahürü olarak ortaya çıkan Büyük Anadolu Gençliği Avrupa Cephesi ve ADIMLARAVRUPA sorumlularından gönüldaşımız sayın Nihan Öztürk görüntülü ve canlı olarak katılımcılara Uluslararası bir hareketin ulusararası bir cephesi olarak BAGİ AC ve ADIMLAR AVRUPA‘nın kuruluşundan bugüne neler yaptığına dair bir rapor sundu.
Sayın Nihan Öztürk’ün doyurucu raporundan sonra, Aydın Alkan Gönüldaşımız ” Üstad Necip Fazıl, İhtilâl adlı eserinde yığınların ve tek tek fertlerin hızlanan süreçlerde nasıl da bir taraftan diğer tarafa savrulduğunu tablolaştırırken birden kat’î bir prensip koyuverir ortaya: “İhtilâller kendi kahramanlarını doğurur!”
Kavga ve mücadele içindeki yığınlarda nihai üstünlük aşamasına gelindiği, kavganın kızıştığı demlerde öyle garip fışkırışları müjdeler ki bu söz, oturanı ayağa kaldırır, kalkanı yürütür, yürüyeni koşturur…
Bir kişi, kısa bir zamanda mücadelenin bir aşamasında ortaya çıkıp bütün fedakârlığıyla sivrilip, en öne geçebilir bu zamanlarda. Karşı durulmaz bir özgüven ve fedakârlık ahlâkıyla…
Bizde adamı yüzüne karşı methetmezler… Fakat madem ki bu toplantı umuma açık ve kayıt altına alınmaktadır; öyleyse sürecin doğurduğu, daha doğrusu süreci kendi lehine zorlayan kahraman karakterinin örnek şahsiyeti olarak Tufan Ersöz gönüldaşımızı faaliyetleri çerçevesinde dinleyelim” diyerek gönüldaşımız Sayın Tufan Ersöz’ü faaliyetleri hakkında katılımcılar bilgilendirmek için kürsüye davet etti. Sinevizyon eşliğinde raporunu sunan Tufan Ersöz‘ün konuşmasının tam metnini yayınlayacağız.
Gönüldaşımız Tufan Ersöz’den sonra ADIMLAR MARAŞ sorumlusu gönüldaşımız Sayın Bâki Aytemiz de görüntülü ve canlı olarak katılımcılara Yeni Nizam ve Beklenen Nizam Dergilerinden günümüze kadar gelen süreç hakkında raporunu sundu.
Bâki Aytemiz’den sonra sözü ADIMLAR DERGİSİ Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü, Gönüldaşımız Sayın Cem Türkbiner aldı.
Cem Türkbiner konuşmasında;
“Kumandan’ın cezaevi dönemini, içeriden ama bu cephe için dışarıdan seyreden biri olarak izlenimlerimi aktarırken, her şeyden önce Kumandan’ın ne ifâde ettiği üzerinde durmalıyım. Ben Kumandan’ı Metris isyanları vesilesiyle medyadan tanıdım. Ve açıkçası görür görmez, kader sırrında kaybolan zamanın çığlığına kulaklarını tıkayamayan bu insanın, sancağı altında olmak istedim.
(…)
Yayınevinde bulunurken, diğer cephelerden gönüldaşlarla ilişkilerimiz son derece kısıtlı ve resmî bir çerçevede seyrediyordu ve makam hususiyeti göz önüne alındığında, doğru olan da buydu. Bununla beraber, bu keyfiyet, geniş bir müşahede alanına da imkân sağlamış oluyordu. Bu cepheye mensup gönüldaşlardan ilk bakışta tüten, başta Ali Osman abi olmak üzere, samimiyet ve fedakârlıktı. (…) Fakat, bu cepheye mensubiyetim sonrasında samimiyet ve fedakârlığı, iş ve eserde ciddiyetin de takip ettiğini farkettim.
(…)
Liderinin esaret altında bulunduğu şartlarda bu sancağın altına gelen biz “Kumandan yetimleri”nin, -nasıl ki eskilerin bize anlatacakları var ise bizim de onlara- anlatacağımız şeyler olduğuna inanıyorum. Kumandan için yapılan edilen en ufak bir işe bin canımızın fedâ olacağı düşünülürse, bugün burada anlatılanlara duyduğumuz şükran borcunun boyutu anlaşılabilir.
(…)
Bu cephe, nasıl ki, İbdacı eylemi klavyeden “Salih Mirzabeyoğlu’na Özgürlük” yazmaktan ibaret sananlarla farkını göstermiş ise, gerçek kalitesini esas şimdi, Kumandan’ın özgür olduğu bu yeni safhada O’na lâyık olarak gösterecektir.” dedi.
Toplantının kapanış konuşmasında Platformumuzun Başkanı ve Adımlar Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Ali Osman Zor kısaca şunları dedi;
” Birikim ve tecrübelerimizle yeni bir safhada hedefi gözden kaçırmadan Kumandan’a layık olabilmenin gayreti ve şuuruyla mücadeleye devam edeceğiz. Allah büyüklerin himmetini, muhabbetini ve merhametini üzerimizden eksik etmesin. Kınayıcıların kınamasına aldırmadan “yapılması gerekeni gerektiği yerde yapma” prensibine bağlı olarak yola devam…”
Toplantının video görüntülerinin tamamı ilerleyen saatlerde yayınlanacaktır.
ADIMLAR DERGİSİ