KOMPLO TEORİDEN PRATİĞE GEÇTİ
İster Türkiye, ister dünya olsun hiç mi hiç normal bir zamandan geçmiyor.
Sanki görünmez bir el (piyasanın görünmez eli?!) dünyayı (Türkiye’yi!?) insanlar için bir cehenneme çevirmeye çalışıyor.
Pandemi ile başladık şimdi küresel ısınma bahanesiyle gıdaya yapılan saldırılarla devam ediyoruz.
Pandemi demişken, hatırlatalım dün Rusya Radyolojik, Biyolojik ve Kimyasal Silahlarla Mücadele Ordu Birimi Komutanı İgor Kirillov önemli bir açıklama yaptı ve ABD’nin daha önce Wuhan, Ukrayna ve ABD’deki Fort Detrick üslerinde geliştirilen virüsü mutasyona uğratarak yeni bir virüs yaymak üzere olduğunu söyledi.
Bunun hemen üzerine gelen bir haber şaşırtmadı: Kovid 19 yeni varyantı “Eris”, Güney Afrika Cumhuriyeti’nde tespit edildi!
Neden Güney Afrika Cumhuriyeti?
Çünkü 5 gün sonra kritik BRICS Zirvesi orada yapılacak ve Atlantik sistemine başkaldırı sayısı 5 ülkeden 28 ülkeye çıkacak belki de.
(Bill Gates’in Sizi Köleleştirme veya Öldürme Planı. Gates: -Aşı pasaportları -‘Yeni Aşılar’la nüfusu azaltmak -10 yıl boyunca mRNA’yı finanse etmek -Başka bir salgın olacak -mRNA ile çocukları aşılamak -mRNA teşvikleri oluşturma -Aşıları araştırmayın -Dünyayı aşılayın)
Pandemiyi bir tarafa bırakıp küresel ısınma meselesine gelelim.
YANGIN
Hawai’deki yangın duymuşsunuzdur.
Maui adası bir anda yanıverdi ve 100’den fazla ABD vatandaşı Hawaili yangında öldü.
Ancak işin ilginç tarafı yangın esnasında suların kesilmesi, ABD devletinin yardıma gelmemesi, hatta felaket sonrası yardım dağıtımını engellemesi ve Biden’ın şaka gibi ev başına 700 dolar yardım açıklaması.
Durun bitmedi; yangının kundaklama olduğu iddiaları var. Evler yanarken yanlarındaki ağaçlar aynen duruyor.
Daha da ilginci, adadaki zengin Amerikalılar, Amazon’un sahibi Jeff Bezos, pandemi taciri Bill Gates, 60 dönüm arazisiyle adanın en büyüğü TV yıldızı Oprah, Hollywood yıldızları Clint Eastwood, Owen Wilson, Jim Carrey ve Woody Harrelson, şarkıcı Steven Tylor ve Mick Fleetwood’un evlerine hiç bir şey olmadı.
Yangının lazerle çıkarıldığı iddiaları komplo teorisyenlerini meşgul ederken, ABD Başkanı Biden’in açıklaması şaşırttı: “Yangın mağdurlarına lazer odaklı acil yardım götüreceğiz!”
Bu yangın sonrası şu iddialar da ortaya atıldı: Amazon’un sahibi Jeff Bezos diğer ünlülerle birlikte adayı komple satın alıp, adanın nüfusunu bin ile sınırlayaraktan yapay zekayla yönetilen ütopik (distopik?!) bir projeye dönüştürecekti.
Bakınız küçük bir model; dünya nüfusunun azaltılması edebiyatını 1968’den beri sürdüren Rockefeller (Komplo teorisyenlerinin sevdiği adıyla Illuminati veya 300’lerin masası) çetesi Maui’den işe başladı.
Gerçek ölü sayısının bini geçtiği belirtiliyor.
KITLIK
Küresel ısınma sıkıyönetiminin temelinde yer alan gıdaya gelirsek…
Batıda hayvan çiftlikleri kapatılıyor, buğday siloları yakılıyor, tarlalar yerleştirilen mercek düzenekleriyle ateşe veriliyor, orman yangınları aynı anda beş yüz noktada birden çıkıyor.
Gübre ve tarım girdileri aşırı pahalanıyor hatta bazen bulunamıyor.
Türkiye’de tarım neredeyse yasak hale geliyor.
Rusya Ukrayna krizi de tahıl krizine dönüştürülüyor.
Rockefeller’in has adamı Henry Kissinger, 1974 yılında ABD Başkanı’na sunduğu Millî Güvenlik Raporu’nda “Petrolü kontrol etmek devletleri, gıdayı kontrol etmek ise halkları yönetmek demektir” diye yazmıştı.
Müesses Nizam da denilen Küresel kapitalist oligarşik elit panikte ve yıllardır hazırlandıkları küresel darbeye cüret ediyorlar.
Bunun için son silahları küresel ısınma.
Onun için de 1970’lerden beri yol yapıyorlar.
Oysa bakın Greenpeace’in kurucu ortağı Dr. Patrick Moore ne diyor bu konuda?
“Son 300 yılda küresel iklimde meydana gelen hafif ısınmadan herhangi bir şekilde karbondioksitin sorumlu olduğuna dair kesin bir bilimsel kanıt yok. Ancak şu kesin bilimsel bir olgu ki, karbondioksit olmadan dünyada yaşam olamaz.”
Bilim insanları küresel ısınmadan sadece ve sadece güneşin ve dünyanın değişen ekseninin sorumlu olabileceğini söylüyor.
Jeolog, Profesör Ian Plimer: “Henüz hiç kimse, insan kaynaklı karbondioksit emisyonlarının küresel ısınmayı tetiklediğini gösteremedi. Karbondioksit emisyonlarının % 97’si volkanlar ve yanardağlar gibi doğal kaynaklardan geliyor.”
Küresel ısınma kaynaklı gibi gösterilen göç hareketlerine baktığınızda, bunların yüzde 90 oranında ABD ve NATO’nun çıkardığı savaş ve iç karışıklıklar sonucu olduğunu görebilirsiniz.
Biz bunu en yakından ve en yoğun biçimde yaşayan bir ülkeyiz.
Çölleşme sonucu tarihte büyük göç hareketleri olduğu doğru.
Ancak bunlar öyle 5-10 senede olan şeyler değil.
DÜĞME
Elitler düğmeye bastı.
İşler hızlanıyor.
Pandemi, kıtlık, küresel ısınma, enerji krizi, dijital paralar ve aşı pasaportlarıyla diji-tiranlık.
Sayın sayabildiğiniz kadar.
Ama önce bu zengin ve sapık elitlerin hepsinin bir ağızdan dillendirdiği nüfus azaltımı.
Homo dizisi kitaplarıyla sükse yapan İsrailli Yuval Harari. WEF’de (Dünya Ekonomik Forumu) Klaus Schwab’ın danışmanı.
Artık çekinmeden konuşuyor:
“İnsanları kontrol etmek veya manipüle etmek için beyinlerine çipler yerleştirmenize gerek yok. Şimdi AI (Yapay Zeka) muhtemelen bunu yapabilecek. Yani insanları yok etmek için robot göndermemize gerek yok. AI muhtemelen insanlara bunu yaptırabilecektir.”
Korkmalı mıyız?
Evet.
Pfizer’in eski başkan yardımcısı Dr. Mike Yeadon, dijital kimlik ve CBDC’lerin (Merkez bankaları Dijital Paraları) neden ne pahasına olursa olsun reddedilmesi gerektiğini söylüyor: “Herkesin zorbaca dijital kontrolünü ele geçirmeyi ve ardından çoğu insanı öldürmeyi planlıyorlar…”
Ödüllü gazeteci Alex Newman, seçilmemiş merkez bankacılarının gerçek bir hapishane gezegeni inşa etmek için dijital kimlik ve yapay zeka ile birlikte CBDC’leri kullanacaklarını söylüyor.
En önemli açıklamayı ise küresel elitlerin bunak kuklası Joe Biden yaptı geçen pazartesi günü.
Joe Biden, Beyaz Saray’da iş dünyası liderleriyle bir araya geldiği sırada, titrek sesiyle “yeni dünya düzeninden” söz ederek ortalığı karıştırdı ve görünüşe göre bu ifadenin garip mirasını düşünmek için duraksamadı.
General Motors, Apple ve Amazon’un patronlarının katıldığı Business Roundtable’ın CEO Quarterly Toplantısına hitaben yaptığı konuşmada Biden, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Artık işlerin değişmekte olduğu bir zaman. Biz – orada yeni bir dünya düzeni olacak ve ona liderlik etmeliyiz. Ve bunu yaparken özgür dünyanın geri kalanını birleştirmeliyiz.”
Biden, 1900-1945 arası 60 milyon insanın savaşlarda öldüğünü de hatırlattı ve uzun bir barış döneminin ardından yeniden böyle bir döneme girildiğini vurguladı!
Aslında orada konuşan Biden değildi, onu konuşturan kuklacılardı.
Bakın Rusya Başkanı Putin bunu nasıl açıklıyor:
“Amerikan başkanları gelir ve gider ama siyaset aynı kalır. Bir kişi seçildiğinde fikir sahibi olabilir. Sonra evrak çantalı insanlar gelir ve onlara işlerin nasıl yapıldığını açıklar ve bir anda her şey değişir.”
Sadece ABD’de değil Batı’daki (hatta Doğu’da da) liderlerden yüzde 90’ının evrak çantalı zenginler topluluğu Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) rahle-i tedrisatından geçtiğini, WEF onaylı olduğunu hatırlatmalıyım.
Sadece Almanya örneği bile yeter.
Adamlar muhteşem sanayilerini Molok’un altarında kurban ettiler resmen.
Ha, satanistlerden filan söz etmişken, CIA merkezli küresel çocuk kaçakçılığını da sonra anlatırım.
Mide bir yazıda tüm bunları kaldırmaz.
NOT: Hala tüm bunlara komplo teorisi diyorsanız, dünyada ve ülkemizde gelir dağılımının nasıl bozulduğunu ve roket hızıyla nasıl bozulmakta olduğunu rakamlarıyla görebilirsiniz. Zengin ultra zenginleşirken fakir açlığa doğru yuvarlanıyor.
Kaynak: https://www.veryansintv.com/yazar/huseyin-vodinali/kose-yazisi/komplo-teoriden-pratige-gecti/