YENİ DÜNYA DÜZENİ KURULACAKSA…
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın ABD Başkanı Joe Biden’ın yeni bir dünya düzenine ihtiyaç duyulduğu hakkındaki sözlerine kesinlikle katıldığını, ancak ABD’nin öyle bir düzeni kuramayacağını belirtti.
Kremlin Sözcüsü Peskov, bugünkü basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ABD Başkanı Joe Biden’ın yeni bir dünya düzenine ihtiyaç duyulduğu hakkındaki sözleri ile ilgili soruya Peskov, şu yanıtı verdi:
“Sayın Biden’a kesinlikle katılıyoruz. Bu, onun söylediklerine kesinlikle katıldığımız nadir bir durumdur. Gerçekten de dünya tamamen farklı ilkelere dayanan, küresel yönetimin tüm mekanizmalarını tek bir devletin elinde toplama çabalarından uzak, kendi iradesini ve kararlarını diğer ülkelere empoze etme girişimlerinden uzak yeni bir dünya düzenine ihtiyaç duyuyor.”
Eskisinin yerini alması gereken yeni dünya düzenini değerlendiren Peskov, söz konusu düzenin uluslararası hukuka, karşılıklı saygıya, karşılıklı yarara ve ülkelerin birbirinin iç işlerine karışmamaya dayalı olacağını kaydetti.
Kremlin Sözcüsü, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak Sayın Biden’ın ‘ABD böyle bir düzeni kurmaya muktedirdir’ şeklinde bir sözü daha vardı. Ve bu konuda biz aynı fikirde değiliz. Bu noktada aynı fikirde değiliz, zira ABD, şöyle ya da böyle, hangi düzenden söz ederlerse etsin, Amerikan merkezli bir dünya düzenini, yani ABD’nin etrafında dönen bir dünyayı kastediyor. Bundan böyle bu böyle olmayacak.”
Bu habere şunu ekleyelim:
Mesele, kurulacak düzeni ABD’nin kendi etrafında olmasını istemesinde değil, ABD’nin hakkı ve doğruyu temsil etmiyor oluşunda. Teklif ettikleri değerlerin hakkın ve doğrunun karşısında olmasında. Diğer yandan Batılılar, inandıklarını ve etrafında düzen kurmak istedikleriin söyledikleri değerlere de gerçekten ve samimiyetle inamamaktalar. Bu değerlerle menfaatleri çeliştiğinde, hemen kendi menfaatlerini değerlere tercih etmekte inandıklarını iddia ettikleri kurban vermekteler.
Oysa bir düzen değerler etrafında kurulur ve kurucuların herşeyden önce o değerler karşısında samimi olmaları ve ortaya çıkan durum kendi aleyhlerine de gözükse, değerleri menfaatlerinden üstün tutmakarı gerekir, beklenir.
Yani bir düzen kurmanın iki unsuru vardır: Bir değerler, ikincisi de o değerlere samimiyetle inanan ve değerleri üstün tutan kadrolar.
Değerler çelişkili veya yetersiz olsa da samimi kadrolarla bir düzen kurulabilir. (Bu arada, mutlak olmayan her değer çelişkilidir, eksiktir, yetersizdir. Bunu aşmanın yolu da Mutlak Fikir’e nispet içinde düzen kurmaktır. Böylece ortaya çıkacak eksiklik ve yetersizlikler Mutlak Fikir’e nisbetle yenilenerek düzeltilebilir.) Böyle bir düzenin ne kadar devam edeceği de ortaya çıkan problemlerin aşılmasında kadroların meselelere yobazlıktan uzak ve samimiyetle yaklaşmalarına bağlıdır. Bir şeye samimiyetle inanan ve yobaz olmayan kişiler, inandıkları ile yaşadıklarının çelişkisi ortaya çıktığında bu çelişkilerin kaynağı doğru olarak gösterildiğinde, bu doğruları kabul de edecek ve inanmanın doğruya inanmk için yaratılmış olması hasebiyle, samimi inanışları onları yanlışlarından dönmeye yöneltecektir.
PUTİN’İN 6 PRENSİBİ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 5 Ekim’de Valday Tartışma Kulübü’nde yaptığı konuşmada, Rusya’nın teklifi olan Dünya Düzeni’ne dair 6 ilke açıklamıştı. Açıklamanın haberini Sputnik şöyle vermişti:
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Soçi’de bu yıl 20.’si düzenlenen Valday Uluslararası Tartışma Kulübü Toplantısı’nın ana oturumunda, yeni dünya düzeni için 6 temel prensibi açıkladı.
Rusya’nın Soçi kentinde 20.’si düzenlenen Valday Uluslararası Tartışma Kulübü’nün bu yılki toplantısının başlığı, ‘Adil Çok Kutupluluk: Herkes İçin Güvenlik ve Kalkınmanın Sağlanması’ oldu.
Toplam 42 Afrika, Avrasya, Kuzey ve Güney Amerika ülkesinden siyaset, ekonomi, kültür ve farklı alanlardan 140 uzman yer aldığı toplantıda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika’nın dünyadaki ağırlığı artması gerektiğine işaret etti.
Konuşmasında 21. yüzyılda uluslararası ilişkilerin 6 temel prensip üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Rus lider Putin bu prensipleri şu şekilde sıraladı:
-Birincisi açık bir dünyadır. “Kimsenin hiçbir zaman yapay engeller koymaya çalışmayacağı, açık, birbirine bağlı bir dünyada yaşamak istiyoruz. Bu dünya insanların iletişim, yaratıcılık özgürlüğü ve refahı yolunda engelsiz bir ortam olmalıdır.
-İkincisi, evrensel kalkınmanın temeli olması gereken medeniyetlerin çeşitliliğidir. Herhangi bir ülke veya insana nasıl yaşaması, nasıl hissetmesi gerektiğini dayatmak yasaklanmalıdır.
-Üçüncüsü ortak kararlardır. Hiç kimsenin başkaları adına veya başkalarının yerine dünyayı yönetme hakkı yoktur. Geleceğin dünyası kolektif kararların dünyasıdır. Tek bir kişi herkes için karar veremediği gibi herkes de her şeye karar veremez. Herhangi bir meseleden doğrudan etkilenenler neyin, nasıl yapılacağı konusunda hemfikir olmalıdır.
-Dördüncüsü ise evrensel güvenlik ve kalıcı barıştır. Bu alanda uyum sağlamalı ve sadece gururu, kibiri bir kenara bırakıp başkalarına ikinci sınıf ortak gibi bakmaktan vazgeçmelisiniz.
-Beşincisi de herkes için adalettir. Geçmişte herkesin sömürüldüğü dönemin aksine herkesin modern kalkınmanın yararlarına erişimi sağlanmalı ve bunu herhangi bir ülke veya grup için sınırlamaya çalışılması saldırganlık olarak kabul edilmelidir.
-Altıncı ve son prensip ise eşitliktir. Artık hiç kimse boyun eğmeye, çıkarlarını kimseye, özellikle de daha zengin veya daha güçlü olana bağımlı kılmaya hazır değildir. Bu, insanlığın tüm tarihsel deneyiminin özetidir.”
Putin’in ortaya koyduğu bu altı maddelik prensipler dizisi de elbette tartışılması gerekenlerdir. Ama şunu belirtelim ki, Putin “çok kutuplu” bir dünya modeli teklif ederken, Biden, ABD merkezli bir dünya dayatmak istiyor.
BÜYÜK DOĞU MODELİ
Kumandan Mirzabeyoğlu, daha cezaevinden çıktığının hemen ertesinde, yani neredeyse bundan 10 sene önce, 2014 senesinde vermiş olduğu Adalet Mutlak’a konferansında, dünya düzeni tekliflerine ve dayatmalarına karşı, “Biz de diyoruz ki, Yeni Dünya Düzeni buradan başlasın!” diyerek Yeni Dünya Düzeni’nde müslümanlar adına tekliflerini ortaya koymuştu.
Bu çerçevede Putin’in sözleri, Kumandan’ın sözlerinin gerçekleşmesine dair de bir kıymet ifade etmekte. Peskov’un Biden’e vermiş olduğu cevap bu açıdan da önem arzediyor.
Yeni Dünya Düzeni ancak “adalet” ilkesi üzerine kurulabilir.
Adaleti Mutlak sahibinden bilmeyen hiçbir anlayış da gerçek adaleti tesis edemez.
Ve bugün adalet, batı saldırganlığına karşı Ukrayna ve Gazze’de ortak bir cephede hareket etmeyei gerekli kılmakta. “Yani Düzen”, bu düzen için mücadele eden gerçek kahramanların, yiğitlerin ellerinde yükselecek.