SAFLAR NETLEŞİYOR
Adımlar Dergisi’nin, 1 Ocak 2015 tarihli sayısının kapağında yer alan ifâde “2015 – Hesaplaşma Mutlaka“… Daha matbaadan çıkıp dağıtımı yapıldığı günün ardından yaşanan hadise;
Paris’te Allah Resûlü’ne hakaret eden ve 3000’in üzerinde farklı karikatürleriyle bunu kendi İslâm’a düşman anlayışları gereği yapan dergiye, Allah’a ve Resûlü’ne tam mânâsıyla bağlılık bilinciyle hareket ederek, can veren;
Allah ve Resulü düşmanlarından, 4’ü Yahudi olmak üzere 16 tânesine hadlerini bildirerek şehadet şerbetini içen bu yiğit kardeşlerime Allahtan rahmet dilerim.
Ruhları şad olsun!
Diğer yanda ise müslüman olduklarını iddia ettikleri hâlde, bu şehit kardeşlerimizi “kınayarak”, “onlar müslüman olamaz!” diyen güdük ve işbirlikçi hainler…
Bunlar, tam da yapılması gereken olarak gösterilen bu kesin tavır karşısında, işbirlikçi tavırları gereği kınayan güdük ve çapsız medyacılar.
11 Ocak Pazar günü İstanbul-Taksim’de İslâm’a karşı bir gösteriye yeltenmiş, fakat kesin bir tavırla karşılarına dikilen Akıncı kardeşlerimizin fikrin emrinde kol olarak yumruğunu işbirlikçi medya solucanlarının alnına yerleştirmiştir.
“Paralelciler”den perde önünde şikâyet ederek “hesap soracağız”, “inlerine gireceğiz” diye aylardır bas bas bağıran hükümet çevreleri, Paris Baskını vesilesiyle aynı safta yer almakta beis görmüyorlar. Bunların ağız birliği etmişçesine, Akıncıların gösterdikleri bu kesin tavır karşısında kınama yapmaları manidardır. Ülkemizden kalkıp, bu şanlı baskını kınama gösterilerine katılan Başbakan Davutoğlu’na “senin orada ne işin var?” diye sorması gerekirken, baskında telef olan 4 vatandaşının cenazesini almaya gelen Netenyahu’ya “senin orda ne işin var?” diye soran R. Tayyip Erdoğan’ın tavrı da ayrıca dikkat edilmesi gereken saptırıcı bir tutumdur.
Batıyla her türlü işbirliğini yapıp, sonra da güya Filistin’in haklı mücadelesini desteklediğini iddia eden işbirlikçi Mahmut Abbas da nasıl bir hain olduğunu tekrar ortaya koymuştur. İçte ve dışta ne kadar müslüman görünümlü hain varsa, bu şanlı baskın vesilesiyle onların da gerçek yüzleri ortaya çıkmış ve din bezirganlığı yaparak İslâm’dan ne kadar uzak olduklarını, hattâ İslam düşmanlarına da açıklamalarıyla cesaret vererek işbirlikçi konumlarını yinelemişlerdir.
Şu unutulmamalı;
12 kişinin hak ettiklerini aldıkları gün, İslâm coğrafyasında yüzlerce kişi katlediliyordu. Ve bu katliamlar, 25 yıldır sistemli bir şekilde yapılırken, bugün de halâ devam ediyor…
Yiğit Metin Sevindik
ADIMLAR