GÖNÜLDAŞLAR!
Gönüldaşlar…
15 Temmuz “Adalet için Hesaplaşma” sürecinin en önemli evresiydi…
65 yıllık “Küçük Amerika Düzeni”nde bir ilk yaşandı;
Halkımız İslam temelli olarak “silahlı bir gücün” karşısına dikilerek savaşma iradesini gösterdi.
65 yıldır ilk defa sokaklarda ortaya çıkan İslam-Türk Mİlletinin savaşma iradesi Emperyalizmi oldukça ürkütmüştür.
Bu bir ilktir.
Daha önceki dönemlerde neredeyse üç-beş polis veya üç-beş askerle dağıtılan kitleler, bu sefer savaş reflekslerini yeniden kazanmış olarak silahlı unsurları tarumar etti.
Bizim açımızdan “umumi kaos”un en büyük faydası budur; yaşanan büyük kırılma… Önü açılan Milletin “savaş refleksleri”ni tekrar gösterebilmesi açısından da tarihi bir tecrübe olan bu hadiseler, bizi ümitvar kılan bir husus olarak ayrıca kayda değerdir.
Haliyle bizim için hadise “o parti” veya “bu gurup” açısından değil İslami Saiklerle silahlı güçlere dikilen halk açısından değerlendirdiğimizde kıymetleniyor.
Bu cümleden olarak;
“Değişim ve dönüşüm” yani “iktidarın ele geçirilmesinin” metodu olarak “halk devrimi”ni esas politika halinde benimsemiş bir hareket olarak ortaya çıkan bu durumu göz ardı etmemiz mümkün olamazdı. Bundan dolayı 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece ve halen sokaklardayız.
Adımlar olarak hesaplaşmanın “ SOKAKLARDA” olacağı yönündeki yayınlarımız, ihtarlarımız biz takip eden herkesin malumu… Adımlar bugünlere hazırlanırken hitap ettiği kitleyi de hazırlamaya çalıştı.
Yaprak kımıldamaz ve sürekli “istikrar” söylemleriyle yığınlar BOP çerçevesinde sahte bir “güvenlik” duygusuna teslim edilmek istenirken, Adımlar, bugün farklı bir safhasını yaşadığımız bu HESAPLAŞMA şartlarına hazırlıklı olmanın gerekliliğini daima ihtar ediyordu.
Bu sebeble Amerika-İsrail-AB ve bölgemizdeki işbirlikçilerinin hedefi olan ADIMLAR’ın 25 Mart 2015 tarihinde alçakça saldırıya uğraması ve Ünsal Zor’u şehîd vermesiyle başlayan bu süreç, şimdi de halkın savaş reflekslerinin ortaya çıkması ve hususiyle gönüldaşımız Halil Kantarcı’nın halka önderlik ederken şehîd olmasıyla yeni bir aşamaya girdi.
15 Temmuz gecesi tüm İbda Cephelerinin bizimle aynı duygu ve düşünce içinde sokaklarda köşe başlarını tutma gayreti bizi ziyadesiyle memnun etmiş, kardeşlik duygularının yeniden tüm kapsayıcılığıyla yaşanmasını sağlamıştır.
Bu niyet ve hedefle sokaklar tutulurken, Halil kantarcı Gönüldaş ve beraberinde üç yüze yakın kardeşimiz çok kısa sürede şehid düştüler ve hakkın rahmetine kavuştular…
Şehitlerimizden sonra İBDA anlayışına ve muradına uygun olarak sokakları terketmemiz artık mümkün değil.
AKINCININ MİSYONU VE PROVOKATÖRLER
Belki de tarihin birçok kırılmaları yaşayacağımız şu günlerde kardeşlik duygularının ilk önce canlandırılması daha sonra da pekiştirilmesi başta olmak yapmamız gereken belli başlı devrimci görevler vardır.
Bu görevlerin yerine getirilebilmesi gayesiyle Adımların kapısı her türlü istişareye ve dayanışmaya muhataplarına ardına kadar açıktır. Hiçbir şart ve pazarlık olmaksızın.
Sokak, mahalle, şehir yani her köşe başı İBDA’nın “Akıncı” vasfına yüklediği misyona mutabık olarak “MERKEZİ GÖREV” ifa etmenin şuuruyla tutulmalı…
Herkes ama herkes aktif olarak KATILMALI…
Bu katılımla “İŞ İÇİNDE EĞİTİM” prensibi bizzat yaşayarak tatbik edilmeli…
“Parti, grup” gibi işin ruhunu öldürecek saçma tartışmalardan uzak durulmalı, bu tartışmaları çıkararak bizi güçsüzleştirmek isteyebilecek provakatörlere dikkat edilmeli ve anında teşhir edilmeli.
HALK İHTİLÂLİ, HALK HAZIR OLUNCA YAPILIR
Adeta “bu işlerin nasıl yapıldığını” öğrenmek şuuruyla, kitlenin psikolojisi, askerin polisin durumu ve en önemlisi de, İKTİDAR NASIL OLUŞTURULUR, NASIL YIKILIR VE NASIL ELE GEÇİRİLİR, tüm bu temel meseleler “iş içinde eğitim” prensibine bağlı kalınarak tahlil edilmeli.
Başkaca;
YÖNLENDİRME faaliyetinde bulunmak için “merkezi görev” nasıl yerine getirilir ve bu görevin tanımlanması… Bu da sokaklarda tahlil edilmeli…
Karakol, iletişim, ulaşım, lojistik ve ORGANİZASYON nasıl yapılır nasıl sağlanır?
Unutulmamalı ki “HALK İHTİLÂLİ, HALK HAZIR OLUNCA YAPILIR…”
Halk hazırken halka önderlik yapacak kişiler görevlerini yerine getiremezse kitlelerin yıkıcı etkisi kısa sürede azalabilir.
Kitle önderliği hızlı düşünmeyi ve cesur karar vermeyi gerektirir…
DÜŞMAN AMERİKA, NATO, AB, İSRAİL VE BUNLARIN TAŞERONLARI
Bütün bu hususlardan dolayı;
“HALK İHTİLALİ” TEMEL HAREKET NOKTASINDAN KOPMADAN sokağın her davetine cevap verip, köşe başlarını kararlı bir şekilde tutmak bizim için bir görevdir…
Umumi KAOS şikayetçi olacağımız bir husus değil, çıkan “fırsatları” değerlendireceğimiz bir zemindir.
15 Temmuz, 22Temmuz 2014’de Kumandan Mirzabeyoğlu’nun cezaevinden çıkışıyla başlayan sürecin devamıdır ki, Kumandan’ın 29 Kasım 2014 tarihinde verdiği Tarihi Konferans’ıyla ortaya koyduğu çerçevede “Adalet Mutlak’a” tesis edilene kadar devam edecektir.
Hadiselerin asıl kaynağının Amerika başta olmak üzere Batılı ülkeler olduğuna gerçekten inanılıyorsa, bundan sonraki politikalarda ivedilikle gerekli adımlar atılmalı ve yıllardır Amerika-AB-İsrail yararına sürdürülen işbirlikçi uygulamalara son verilmelidir.
100 yıldır yapılan saldırılara rağmen gayesine erememiş düşman Amerika, NATO, AB, İsrail ve bunların taşeronları…
Düşman heryerden her ân saldırabilir, gevşemek yok!
Düşman hangi kılıkta gelirse gelsin ezilmeli…
İsimlerin, kullanılan tabirlerin bu aşamada bir önemi yok, bunlar dikkatini ESAS NİTELİKTE olan bu iradeden uzaklaştırmasın…
İBDA Mücadelesi içerisinde yaşadığımız bu tarihi günlerde bütün gönüldaşlarımızın tecrübelerini, örgütlüklerini gözden geçirerek organizasyonlarını güçlendirmeleri gerekiyor. Ünsal gönüldaşımızın ardından Halil gönüldaşımızın şehâdeti inşallah bu hedef doğrultusunda gayemize ulaşmamızda bizim için gayet bereketli olacaktır.
TARAFIMIZ NE ŞU, NE BU, SADECE İBDA!
Umulur ki 15-16 Temmuz’la başlayan bu mücâdele Ağustos zaferinin arefesi olur.
Tüm şehir ve bölgelerdeki gönüldaşlar ve dostlarımız tam bir “ordu-millet” ruhuyla hareket edip disiplini başa alarak yek vücut olmanın şartlarını oluşturmalı…
Önderlik kabiliyetine erişmiş veya bu kabiliyete erişmek için gayret sarf eden tüm cephelere selam olsun…
Nöbet 24 saat, nöbet yeri her yer… Gevşemek yok!
Unutulmasın ki halk, düşmanın 65 yıllık düzenine son vermek için ayağa kalktı…
Gönüllü her taşeronun kafası ezilecek!
İşte 15 Temmuz, bu iradenin ortaya çıkmasıdır.
Öfkemiz düşmana, muhabbetimiz dostumuza…
O’nun muradı yönünde, bütün gönüldaşlarımızla omuz omuza sokaklardayız.
Halk bizim! Millet bizim! Vatan bizim!
Tarafımız ne şu, ne bu; sadece İBDA!
Halil Kantarcı Ölmedi, Kavgamızda Yaşıyor!
65 yıldan beri insanımıza karabasan gibi çöken Küçük Amerika Düzeni yıkılacak!
ALLAHIN YARDIMI, MİLLETİN DESTEĞİ VE MERKEZÎ GÖREV İFÂ EDEN TÜM GÖNÜLDAŞLARIMIZIN ÇELİKTEN İRADESİYLE ZAFER KAZANILACAKTIR.
TÜM İKTİDAR İBDA’YA!
ALLAHU EKBER!
ADIMLAR Dergisi