HOLLANDA’DA İSLÂM’A SALDIRILAR ARTIYOR

HOLLANDA’DA İSLÂM’A SALDIRILAR ARTIYOR

Hollanda genellikle özgürlükler ülkesi, ırkçılık ve ayrımcılığın olmadığı, hoşgörülü bir ülke olarak tanımlanıyor.

Oysa gerçek tam tersi; sınırsız hakaret, agresif tavırla karşı tarafı sindirme, asılsız suçlamalarda bulunma ve hatta ölümle tehdit etme dahi -özelliklede söz konusu müslümanlar ise-, ifade özgürlüğü kapsamına giriyor.

Gün geçmiyor ki İslâm’a ve müslümanlara bir iftira veyahut saldırı düzenlenmesin.

Özellikle, Hollanda’da 20 Mart’ta yapılacak seçimlere yaklaştığımız bu günlerde üst üste saldırılar ve karalama kampanyaları başlatıldı.

Sizlerle yalnızca son iki hafta içerisinde olanları paylaşmak istiyorum.

3 Mart 2019 

Lahey kentinde bulunan “As Sunnah” yani Sünnet camisinin önüne, cemaat sabah namazına gelmeden kısa bir süre önce Peygamber Efendimiz’e ve Kur’ân’i Kerim’e hakaret içeren pankart ve bir maket bırakıldı.

Pankartta Hollandalıların çok sıklıkla müslümanları aşağılamak ve rencide etmek için kullandıkları, Aişe annemizin evlilik yaşından dolayı Peygamberimiz’e alçakça bir iftira ve Kur’ân’ın hâşa zehir olduğu yazıyor. Bunun yanı sıra pankartın yanına dikilen Arap kıyafetli ve cinsel uzvu açık maket de müslümanların tepkisini çekti.

Daha öncesinde ise Rotterdam kentinde başka bir caminin önünde ve hatta Ramazan Bayramı’nda, domuz etinden mangal partisi düzenlemek isteyen gruba, Rotterdam’ın işbirlikçi Belediye Başkanı Fas asıllı Ahmet Ebu Talip izin vermiş fakat fikrin sahibi aşırı sağcı parti lideri Geert Wilders’a tehdit yağınca vazgeçilmişti.

7 Mart 2019

Hollanda istihbarat örgütü, Amsterdam’da bulunan ve başarısıyla gündeme gelen Cornelius Haga İslâm lisesi hakkında, okul yönetiminin Işid ve Kafkas Emirliği gibi yapılanmalarla bağlantılı olduğu iddiaları ile okulun kapatılması gerektiğine dair bir raporu meclise sundu.

Bu haberin, okulun ülke genelinde yüksek başarı elde etmesinin ardından çıkması çok manidar… 
Rusya ve diğer farklı bölgelerde yapılan eylemlerden dahi okul yönetiminin sorumlu tutulması ve iddiaların hemen ardından herhangi bir araştırma yapılmadan okula sağlanan devlet yardımlarının dondurulması ve kısa süre sonra tamamen kesileceğinin söylenmesi, ülkede yaşayan müslümanları kızdırdı.

Sözüm ona bir imam çıkarıp, onun ağzından, ailelerin çocuklarını terörist (!) yapılanmaya destek olan bu okuldan almaları tavsiyesinde bulundurdular.

Bundan daha önce takibe alınan ve 2 yıl boyunca yolsuzluk ve belgelerde sahtecilikle suçlanan Avrupa İslâm Üniversitesi ise maalesef 23 Şubat 2019 tarihinde, devletin uyguladığı yaptırımlar yüzünden kapatılmak mecburiyetinde kalındı. Dekan Nedim Bahçekapılı, defalarca mahkemeye çıkmış ve geçen yılın sonunda Türkiye’ye kaçmak zorunda kalmıştı. 

Hollanda’nın son 5 yıldır en başarılı okullarının tümü İslâm okulları ve hepsi de müfettişlerin raporlarında mükemmel okul diye adlandırılan okullar. Hollandalıların kendi okullarında okuyan çocukların çoğunun alkol ve uyuşturucu bağımlılığından dolayı okullarını devam ettiremediği biliniyor.

13 Mart 2019

Hollanda’nın Urk kentinde yaşayan Fas’lı müslüman bir aile saldırıya maruz kaldı. Urk kenti, tipik beyazların yaşadığı, sosyal yapısı tutucu ve aşırı sağ partinin en çok oy aldığı bir yerleşim yeri.
Ailenin oğlu, bir gencin ırkçı saldırısına maruz kalıyor ve takip edildiğini anlayınca polis yardımı ile evine gidebiliyor.

Bu olayın akşamı Hollandalı ırkçı İslâm düşmanları 150 kişi kadar olup, ailenin evinin önünde terör estirip evi basıyor. Kapıyı açan anneyi darp edip yere atıyor ve tekmeliyorlar. Kız kardeş ve diğer aile fertleri de hastanelik olana kadar darp ediliyor.

Gözaltına alınan şahısların ceza alacakları düşünülmüyor, çünkü daha önce Liberyalı bir aile sokakta, okulda, markette taciz edildi. Siyahî oldukları için onları gören beyazlar, maymun sesi ve garip hayvan sesleri çıkarıp, “biz ülkemizde sizleri istemiyoruz, defolun” demişler ve ağza alınmayacak daha bir-çok hakaret ve aşağılamada bulunmuşlardı ve bundan dolayı herhangi bir ceza almadılar. 

Hatta başka bir Somalili ailenin evi gece saatlerinde kundaklandı fakat hâlâ bu olaydan da bir ses çıkmadı. 

Hollanda’da kurulan ve birçok üyesi Türk ve müslüman olan DENK partisi de her gün saldırılara maruz kalıyor.

Seçim kampanyalarında her partiye yeterli konuşma hakkı verilirken, DENK partisi milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk’ün konuşmaları kesiliyor, lâfları ağızlarına tıkılmaya çalışılıyor ve lâf ebeliği yapılarak, “siz mağdur rolü oynuyorsunuz, İslâmcılarsınız” vs. gibi söylemlerle susturulmaya çalışılıyorlar.

En son DENK milletvekili Selçuk Öztürk, Meclis’teki konuşması esnasında ırkçı Özgürlükler Partisi PVV’nın milletvekili tarafından ölümle tehdit edildi.  Ve ardından da aynı kişi tarafından “siz saldırgansınız, her fırsatta hakaretler yağdırıyorsunuz” ve “mağdur rolü oynayarak oy kazanmaya çalışıyorsunuz” diyerek susturulmaya çalışıldı.

Mecliste her fırsata büyük zorluk ve mücadeleler vererek burada yaşayan müslümanların, azınlıkların ve hatta mağdur edilen Hollandalıların hakkını savunan bu insanlarınızın gayret ve azimleri takdire şayan.

Adımlar Hollanda / Amine Bilmez

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: