VİCDANÎ HASSASİYET
Yavuz USTA
11.500 maaşı olan 6 senelik asgarî ücretli kiracının ev sahibi, kirasına kanunen yüzde 25 zam yapması gerekirken yüzde 300 zam yapmış ve 9500 tl talep etmiş… Kanunen bu kadar zam yapmaya hakkı olmadığını ve ödeyemeyecegini söyleyen kiracıyı ev sahibi ve oğlu tekme tokat dövmüşler ve tekrar dövebilmeleri için tutuksuz yargılanma süreci başlatılmış… Akşam haberlerinden…
Bol esrarlı cümlelerle yazı yazmadan fikrimi beyan edeyim ki mistik keşlik ile kafasına göre uçan, memleketinin ahvaline kör, sağır, dilsiz insanımsı profil sanılmayayım…
Çok şükür evim kira değil, oturduğum ev kira olmuş olsaydı 6000-8000 arası kira ödüyor olacaktım, fakat bu durumum o dövülen kiracının düştüğü acı durumun acısını hissetmeme engel değil, buna vicdan hassasiyeti diyorum…
Halife Hz. Ömer’in bir kıssası vardır, onu paylaşayım ki vicdanları köreldiği halde İslâm’ı ve ideolojilerini sakız gibi ağızlarında geveleyenlere belki meramımı anlatabilmiş olabilirim…
Hz. Ömer gece halkı teftişe çıkar ve evinin önünde ateş yakmış iki çocuklu bir kadın görür ve kadının ne yaptığını öğrenmek için yaklaşır. Kadın su dolu kaptaki taşları karıştırmakta ve çocuklarına:
– “Yemeğin pişmesine az kaldı, siz uyuyun pişince sizi uyandırırım sonra birlikte yeriz.” demekte…
Hz Ömer afallayıp sorusunu sorar:
– “Çocukları neden böyle avutursun?”
Kadın:
– “Bu gün ocağa koyabileceğim hiç kumanya bulamadım.” cevabını verir…
Hz Ömer:
– “Peki neden Halife’ye gitmedin?..”
Kadın:
– “Halife olsaydı ben ocağa koyacak kumanya bulamamış olabilirmiydim?” cevabını verir.. Tabiî bu kıssayı Hz. Ömer’e hürmet babında, “O halifeyse neden bizim halimizden haberdâr olmaz” şeklinde aktaranlar da mevcut…
Son cümle; adaletin olmadığı ve olmayan adaletsizliği de ifade edemeyen; zayıfın, mağdurun, mazlumun eli, dili, kalbi olamayan kişilerin dini, imânı, ideolojisi ve insana dair vicdanî hassalarının olmayacağını iddia ediyor ve çiğnediğiniz o sakızların bir gün sizleri boğacağına inanıyorum.