SÖZDE MÜSLÜMANLAR TOPLANTISI VE HAMAS’IN ÜLTİMATOMU

Malûm olduğu üzere dün Suudî Arabistan’ın başkenti Riyad’da İslâm İşbirliği Teşkilâtı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi yapıldı. Konu da malûm: Gazze’de soykırım yapan İsrail’e karşı ne yapacağız?..

Kendilerine müslümanım diyen o kadar ülke temsilcisi bir araya geldi, büyük lâflarla konuştular, İsrail’i kınadılar, Batı’yı müdahale etmeye çağırdılar. Haklarını teslim edelim, içlerinden iki tanesi, Esad ve Reisi, “ya bırakalım böyle boş konuşmayı da, İsrail’e yaptırım uygulamaya dair müşahhas adım atalım, Batı’yı müdahale etmeye çağıracağımıza kendimiz bir şey yapalım!” diyerek İsrail’le diplomatik ve ekonomik ilişkileri kesmek, petrol satışını durdurmak gibi teklifler sundular ama kabul eden olmadı.

Erdoğan da oradaydı malûm… O da konuştu, Hamas’ın yaptığı 7 Ekim hurucu hakkında “kabul edilemez” dedi. İsrail soykırım yapıyor dedi. Batı’yı müdahale etmeye çağırdı, İsrail’i kınadı, Kudüs kırmızı çizgimizdir dedi. Ne yani, İsrail Mescid-i Aksa’ya saldırana kadar ne yaparsa yapsın kınmaktan başka bir şey yapmayacak mısınız? Hani siz düşerseniz Gazze düşerdi? Gazze düşmesin diye müşahhas olarak kendiniz ne yapacaksınız? Gazze yıkılmıştır, bir fon kuralım, imar edelim, biz de üzerimize düşeni yaparız dedi. Yani, “bizim müteahhitler bu beton işini iyi biliyor, fonda para olduktan sonra onlar yapar” mealinde konuştu. Şimdiden para pul işleri konuşulmaya başlandı… Bir de Filistin’in meşru temsilcisinin Mahmut Abbas’ın başını çektiği örgüt olduğunu ilân ettiler. Hamas’ı kendilerince harcadılar. Mahmut Abbas da zaten, İsrail Gazze’de Hamas’ı bitirirse, Gazze’nin yönetimini devralmaya dünden hazırız diye ortalıkta dolaşmaya devam ediyor. Tabiî İsrail izin verirse… Bir yandan Gazze’de Hamas’ı temizleyin de bana devredin diye İsrail’e göz kırpıyor diğer yandan da Gazze’de yaşanan katliamlara göz yaşı döküyor pozlarında.

Bir toplantının ciddiyeti, katılanların ciddiyetiyle orantılıdır. Ciddiyeti olmayan bu toplantıya haber oalrak yer vermeyecektik ama, HAMAS bu toplantı üzerine bir açıklama yapınca, toplantı hakkında da kısa bir malumat vermek icabetti.

Hamas’ın üst düzey yöneticilerinden Usame Hamdan, Riyad’daki İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’ni değerlendirerek Arap ve Müslüman liderlerin odaklanması gereken üç önemli nokta olduğunu söyledi.

Bunlardan birincisinin, “İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını ve soykırımını durdurmak” olduğunu söyleyen Hamdan, ülkeleri İsrail ile ilişkilerini kesmeye çağırdı. (Küçük bir azınlık İslâm ülkesi dışında bunu yapan yok.)

Hamdan, ikinci önemli hususun Filistin’e ise insanî ve tıbbî yardım ile yakıtın gönderilmesi olduğunun altını çizdi. (Bunun yapılabilmesi için de yalvarır değil de emredici bir tarzda Batı ve İsraiL’in karşısına dikilebilmek gerek, bu yiğit tavır da ortada yok.)

Üçüncü hususun ise çok önemli olduğunun altını çizen Hamdan, “Filistin davasının başka bir temelde değil, Filistinlilerin hakları temelinde çözülmesi gerektiğini tek bir ağızdan konuşmaktır” dedi.

Hamdan sözlerini şu cümle ile sonlandırdı:

“Son otuz yıldaki barış süreci İsrail’in ihtiyaçları üzerine inşa edildi ve başarısızlığın nedeni de budur.”

Aslında temelesele tam da bu.

Toplantıda dile getirilen husulardan biri de şuydu: Biz İsrail’le barışıp kardeş kardeş geçinip gitmek istiyoruz ama ne oluyorsa oluyor, bir şeyler oluyor, Hamas oradan kafayı uzatınca, bütün hesaplar alt üst oluyor. Şu problemi halledelim, İsrail’le uyuşmak, anlaşmak kolay…

İşte HAMAS temsilcisi tam da bu ihanete işaret etmiş, tabiî diplomatik bir dille: “Siz meseleleri İsrail’le İsrail’in istediği zeminde konuşuyorsunuz, işbirlikçilik ve ihanet sizin kanınıza işlemiş ama bundan sonra ya bizim istediğimiz zeminde konuşursunuz ya da koltuklarınızda oturamazsınız.”

Direniş ve mücadele uzadıkça işbirlikçi hainlerin gerçek yüzleri daha açık ortaya çıkmaya devam ediyor.

Şehidlerin kanı ağırdır, boğar sizi. Boğuyor da… İşte şehid kanları İsrail’le yaptığınız anlaşmaların altına attığınız imzaların mürekkebini bastırdı bile.

Onbinlerce masumu bir caninin eline terketmişsiniz, kınamaktan başka bir şey yaptığınız yok. Ama karşımıza geçip Filistin’e nasıl sahip çıktığınızı anlatıp Filistincilik oynuyor, oy istiyordunuz…

Bu şehid kanıdır, sahtenin üzerini çizerken, gerçek liderliğin, Anadolu’nun ve tüm dünyanın beklediği ve özlediği liderliğin üzerine örtülen perdeleri eritip geliyor…

Filistin için mücadele, Filistin mücadelesini rant aracı yapan hainlerden kurtulup, mücadele etmek üzere emaneti ehil ellere teslim etme mücadelesi olmuştur artık.

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: