TROLLERİN İÇ HESAPLAŞMA – ÖZ ELEŞTİRİ “MÜCADELE”Sİ

TROLLERİN İÇ HESAPLAŞMA – ÖZ ELEŞTİRİ “MÜCADELE”Sİ

İstanbul Büyükşehir Belediye seçiminin 23 Haziran’da tekrarı sonrası ortaya çıkan netice iktidar partisi AKP içerisinde büyük bir infial uyandırdı diyebiliriz.

Parti içinde birçok ismin istifası istenirken, parti çevrelerinde “biz nerede yanlış yaptık?” sorusu sorulmakta. Bu çerçevede AKP’nin Tanıtım ve Medya Başkanı Mahir Ünal’a birçok eleştiri yapılmaktayken, eleştirilerin merkezinde AKP’li troller (AkTrol) yer almakta.

Başta Erdoğan olmak üzere, AKP’li yetkililerin dilinde “Eyy Amerika!” nidâları dolaşırken, Parti’nin teşkilatlardan ve medyadan sorumlu en önemli isminin kontrolü altındaki “reklam kaynakları”nın bu seçim sürecinde de çoğunlukla Amerikan menseli firmalara ayrıldığı, üstelik, İslâm-Vatan ve Millî değerlerin en çok aşağılandığı, hakaretlerin yağdırıldığı Ekşi Sözlük’ün de AKP’nin reklam pastasından büyük bir dilime sahip olduğu ortaya çıktı.

 

“BİZ NEREDE YANLIŞ YAPTIK?”

Seçim sonucunda İstanbul Belediye’sini ummadıkları bir farkla kaybeden AKP’li yetkili ve trollerden “öz eleştri” mesajları gelmekte gecikmedi.

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin “Türkiye Büyük Millet Meclisi”nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında yaptığı konuşmada “CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nu bir kez daha tebrik ediyorum” ifâdelerini kullanırken, yapılan hatalardan ders çıkarma niyetinde olduğunu şu şekilde ifâde etti:

Eksiklerimizi tespit edip bunları çözme noktasına gideceğiz. Bu sorunlar için gerekli adımları atacağız. Milletimizin verdiği mesajları görmezden gelerek kulağımızın üstüne yatma lüksüne sahip değiliz.

 

ERDOĞAN’DAN “EVE DÖNEN” TROLLER İÇİN: “AHLÂKSIZ TROLLER!”

Hatırlanacağı gibi daha önceden AKTroller için “bu trol ahlaksızlıkları maalesef ülkemizin birlikteliğini bozmaya yönelik atılan adımlardır. Türkiye’yi troller idare etmeyecek” ifâdelerini kullanan Erdoğan’ın bu çıkışı büyük ses getirmişti.

Süleyman Soylu’nun istifasını isteyerek “hedef”ini şaşıran AKP’li Troller için Bizzat Erdoğan’ın “ahlâksızlık”larına dikkat çektiği bu zümre, söz konusu ifâdelerin kullanılması sonrasındaki tüm seçimlerde yine Erdoğan adına muhalefete karşı “görev” ifâ etmeyi sürdürdü.

İftira, itibarsızlaştırma, belden aşağı vurma ve bütün ahlâksızlıklarının çatısı hâlinde yavuz-hırsız bir tavırla söylenen YALAN’lar…

“Kötü insan” karakteriyle de yetinmeyen bu tipin en “rahat” yaptığı şey ise, İlâhî Hudud’u aşmakta hiçbir beis görmemesi: Allah’a sövmekten beter bir şekilde, işledikleri her türlü kötülüğe Allah ve Resûlü’nü ortak etmeleri ve onlar adına hüküm vermek; kibirle dolaşan ve burunlarından kıl aldırtmayan  “Yeryüzü İlâhları” gibi davranmaları…

Daha önce ifâde ettiğimiz şekilde;

25 yıldır elde ettiklerini kaybetmek istemeyen; “din”le, “imân”la, “vatan”la, “siyaset”le, “ideoloji” ile zerre alâkası olmayan; kendi evini yağmalamakta tereddüt etmeyen “devlet düşmanı” bir menfaat çetesinin mensubu olan Trol, toplumun safralarından oluşan ve insanlık tarihinin en düşük ve en sefil “insan tipi”dir.

Son seçim sürecinde de “Allah ve Resûlü”nü “yanına” konumlandıran bu alçaklar, karşılarında yer alanların “Ebû Cehil”in safında olduklarına hükmetmiş; önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimi de “Hilâl” AKP’nin karşısında duran bütün Anadolu insanını “Haçlı” olarak damgalamıştı… Tabiî seçim ertesi “Yarın ya Yunanistan sevinecek, ya Bosna… Ya İsrail sevinecek, ya da Filistin…” gibi, gündeme göre yeni karşılaştırmalardan da geri durmadan…

Fakat seçim sonuçlarında Trollerin bu yaklaşımları tersinden öyle etkili oldu ki, aralarında “yahu meğer Haçlı’ya biz hizmet etmişiz” diyebilenler çıktı.

 

AKTROLL

Nasıl başladı bu trollük?

Bütün kesimlerin en paçoz, verimsiz, işe yaramaz ve gözü her zaman şahsi menfaatinde olan tipleri devşirilerek bu trol çetesi kuruldu. Hükümet onlara menfaat kapılarını açtı. “Bu hükümet bir daha gitmez!” diye düşünenler, iktidarın menfaat kapılarını açtığını fark eder etmez, balıklama o kapıdan içeri dalıverdi.

Bu tipin hikâyesi budur.

Bu tip için İslâm, Vatan, Millet, Dava; tek kelime ile şahsi menfaat için araçtır. Dava-mava diye geveledikleri şey “şahsi menfaatlerinden” başkası değildir.

Bu “tip” ha İslâm etrafında yuvalanan AKTroll olsun, ister “meyhane laikliği”ni idealize eden tip olsun; ister Türk düşmanlığıyla gözü kör olmuş olsun, isterse kuru bir kafatasçı olsun, isterse İslâm adına ne görürse saldıran biri olsun; BİR VE AYNIdır…

Trollerin İktidar tarafından kabul görmesinin en büyük şartı, “trol adayı”nın içinde bulunduğu kesim, örgüt, yapı, cemaat içerisinde İktidar’a biat etmeyenlere karşı İktidar için faaliyette bulunabilmeleri…

Alın bunları karşınıza sorun; “Senin derdin, hedefin, yaşamak istediğin hayat ne?”… Göreceksiniz ki her birinin ya havuzlu bir villa, olmadı daire, ya bir işyeri, ya bir araba yada her birinden 2., 3.’yü elde etme hesapları içinde yakalamış olacaksınız. Paraya duydukları şehvetlerini “kentsel dönüşüm” rantında elde ettikleri 1+1 dairelerinde tecrübe ettikleri Batı hayat tarzında bulacaksınız.

17 yıllık icraatlarıyla Batı hayat tarzını ülkemizde kökleştiren ve fazilet yerine en sefil hâline kadar hazcılığı ihyâ eden İktidar’ın (Erdoğan’ın AB’nin direktifleri doğrultusunda 2004 yılında suç olmaktan çıkartıp, geçtiğimiz günlerde “AB istedi serbest bıraktık hata yapmışız” deyiverip 15 yılda yıkılan yuva ve sapık ilişkilerdeki sorumluluklarından sıyrılıvermesi gibi) söz konusu icraatları peşinde kendi menfaatlerini dava-mava diye pazarlayan tipler…

Kimi istihbaratçılık oynayan, kimi devletin sahibi pozlarında savcı ve hakimleri kendi emir eri gibi gören ve kimi de itikat anlayışındaki zehrini “ortak dava” sempatisi(!) etrafında yayan tipler… Cinsî ve itikadi sapıklığa yol veren ve bunlardan zerre rahatsızlık duymayan alçakların en alçağı, korkakların en korkağı, yalancıların en yalancısı ve zalimlerin en zalimi bir karakter

İfâde ettiğimiz gibi;

Bugün “kaçma” ve “kendini unutturma” hesabı içinde aradan sıyrılmaya çalışan bu “tip”in, %99’u Müslüman olan ülkenin %60’ını, hattâ daha fazlasını kâfir ilân ederek sürdürdüğü saldırıların günümüz itibariyle sembolik bir karşılığıdır bu seçim.

Yine ifâde ettiğimiz gibi;

Ne AKP, MHP ve diğer parti seçmenleri kaybetti, ne de çok oy alan kazandı… AKP, MHP ve diğer parti seçmenlerinin önemli bir kısmının, umutlarına ihânet edildiği düşüncesiyle bu seçimlerde kullandıkları karşı oy, trol sapkınlığını şok eden neticeyi getirdi…

Bütün yaygara bu tipin kendi geleceği hakkında kaygı duymasından dolayı. Bundan şüpheniz olmasın: Eğer ki “laiklik”, trol çetesini elde etmek istedikleri menfaatlere ulaştıracak araç olsaydı, hepsi laiklik üzerinden söylemde bulunurlardı. Bunların dava-mava söylemlerini buradan değerlendirmek lazım. Bu mânâda AKP veya MHP veya diğer herhangi bir parti seçmeni kaybetmemiştir. Sadece bu ÇETE kaybetmiştir. Zulmü ve haksızlığı örten, örtmekle Şeytan’ın tarafını tutan menfaat çetesi…

“Remz Şahsiyet” olarak kafa ve ruhuyla Erdoğan’a bağlanmış bu tipin biricik vasfı da “Yalan üzerine iş görme”leri… Tepeden aşağıda yayılan bu anlayış piramidinin genelde en alt seviyesindeki vasıfsız tipleri “trol” olarak gündeme gelir ancak, bu Menfaat Çetesi’ne mensup bir çok milletvekili, belediye başkanı, üniversite rektörü, anayasa hukukçusu, gazeteci de bulunmakta.

M. Barlas’tan, N. Alçı’ya, M. Gökçek’ten R. Altepe’ye…

Trollerin, sabahtan akşama bilgisayar ve telefon başında yalan söylemek ve küfür etmekten başka “meziyet”i olmayan maaşa bağlanmış, AKP’nin yetkili isimlerinden bağımsız kişiler olduğu zannının yanlış olduğunu ortaya koyan bu durum, bizzat İktidar Partisi’nin temsilcilerinin de birer trol hesap sahibi olduklarını gösteriyordu. Tarihi şehrimiz Bursa’nın merkezine diktiği TOKİ binalarıyla hatırlanan önceki AKP’li Belediye Başkanı Recep Altepe’nin farklı bir trol hesabı da kullanması gibi… Ya da Meclis görüşmeleri sırasında yanlışlıkla kullandığı trol hesabından canlı yayın yaparak kendisini ele veren AKP Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı gibi. Trol hesabının adından dolayı bugün “AKP’li Yeliz” lakabıyla anılıyor.

 

TROLLERİN “MUHASEBE”Sİ

Seçim sonrası “azgın azınlık” diye saldırdıkları milletin karşısında kendilerinin azınlık olduğunu fark eden azgın trollerin bazıları, yenilginin sebeplerine dair paylaşımlar yapmaya başladı…

Bazı trol hesapları için mesele menfaat ve bu menfaat operasyonunun başarısızlığıyken, bazıları meselenin köklerine-kaynaklarına temas etmekte… Bizim için ve İslâm adına, hata ve yanlışlarından dönenler için geliş yollarına altından köprüler kurulur. Bu prensibe bağlı olarak süreci takip etmekteyiz…

Önceden sıkı bir AKP’li trol olan, Pelikancıların saldırıları sonrası Erdoğan’ı “tenzih” ederek AKP içindeki rakip trollere karşı çıkan Ömer Turan, seçim sonuçlarından Erdoğan’ı sorumlu tuttu. Erdoğan’ın önceki seçimlerdeki zaferlerin mimarı olduğunu hatırlatarak şöyle seslendi: … “hatalarında ana mimari Sizsiniz, dünkü seçim hizmetinin ana sorumlusu da sizsiniz.”

Erdoğan’a yönelik eleştirilerini tek tek sıralayan Ömer Turan, “Sayın Cumhurbaşkanım,18 senedir sizi Ölümüne destekleyen benim gibi Milyonlarca kişi Artık sizi sorgulamaya başladı. Bunların bir kısmı benim gibi desteğini sizden destegini çekti, bir kısmı desteğini çekmeyi düşünüyor, diğer kısmı ise sizi sorgulamaya başladı. Efendim durum bu” dedi.

Ömer Turan’ın Twitter hesabındaki flood paylaşımlarını ve gündeme gelen bazı AKP’li Trollerin karşılıklı paylaşımlarını aşağıda “arşiv” niyetine paylaşıyoruz:

 

Ömer Turan @omerturantv72

1. Sayın Cumhurbaşkanım AK Partinin şimdiye kadarki tüm başarı ve zaferlerinin ana mimarı sizsiniz. Siz olmasaydınız AK Parti bu başarıların hiç birine imza atamazdı.Efendim, sadece başarının değili hatalarında ana mimari Sizsiniz, dünkü seçim hizmetinin ana sorumlusu da sizsiniz
2. Sayın Cumhurbaşkanım, ben, herkesin için için konuştugu ama korktuğu için en yakınlarına dahil söyleyemediği noktaları linç edilme ve Bedel ödeme pahasına buradan açıkça söyleyeceğim.Efendim, son dönemde Hatta üzerine hata yapıyorsunuz. Maalesef hatalarınız ısrar ediyorsunuz
3. Sayın Cumhurbaşkanım en büyük hatanız yaptığınız atamalar. Beştepe, kabine, Bürokraside yaptığınız atamaların önemli bir kısmı çok tepki çekiyor. Efendim Kimileri çekindikleri kimileri ise size yalakalık yapmak için yaptığınız atamalara karşı oluşan tepkiyi size söylemiyorlar.
4. Sayın Cumhurbaşkanım Bu bağlamda aile üyelerinizin Siyasette yer alması çok büyük tepki çekiyor. Mesela damadınız Berat Beyin Maliye bakanı olarak atanması kamuoyunda müthiş bir tepkiye neden oldu. Berat Bey kamuoyunda hatta AK Parti tabanında hiç ama hiç sevilmiyor.
5. Bir Allah’ın kulu da size,Efendim,Berat Bey ve aile üyelerinin Siyasette yer almasına yönelik kamuoyunda çok büyük tepki var diyemiyor. Zaten bunu diyebilecek kişileri ise etrafınızda bulundurmuyorsunuz.Etrafınızdaki kişilerin çok büyük bölümü her yaptığınızı onaylayan kişiler
6. Diğer bir nokta ise seçim esnasında benimsediğimiz söylem ve strateji. Efendim hem söyleminiz hem stratejiniz baştan sona hataydı. Belediye secimini beka uzerine oturtmanız, Belediye seçimine engaje olmanız, ilce ilce miting yapmanız hem ilkesel hem de taktiksel olarak hataydı
7. Sayın Cumhurbaşkanım seçim esnasında rakiplerinize karşı kullandığınız siyasi dil hiçbir şekilde kabul edilemezdi. 31 mart öncesi Meral hanıma karşı kullandığınız dil, 23 Haziran öncesi İmamoğlu’na karşı kullandığınız dil her açıdan yanlıştı, hoş degildi.
8. 31 mart öncesi Meral hanımı, 23 Haziran öncesi Imamoğluna yargı üzerinden göndermelerde bulunmanız Maalesef Türk siyasi tarihine kötü bir örnek olarak geçecek. İşin garibi bunun hata olduğunu herkes bilmesine rağmen hiç kimse sizi uyarmadi ya da Siz dinlemediniz.
9. Sayın Cumhurbaşkanım, tweetlerimin altındaki yorumlara okursanız herkesin tweetlerden sonra benim gözaltına alınacağımı yazdığını görürsünüz. İşte en büyük hatanizda bu. Size yönelik çok makul eleştiriler yargısal sureç, hafif sert eleştiri ise gece üçte gözaltı ile bitiyor.
10. Sayın Cumhurbaşkanım bırakın Devlet başkanına, hiç bir Türk vatandaşına hiç kimse hakaret edilemez.Size yönelik en küçük hakarete herkesten önce biz karşı çıkarız. Ama devlet başkanına eleştiri,uyarı hem İslami hem de anayasal haktır Hatta hakkın ötesinde bir görevdir efendim
11. Sayın Cumhurbaşkanım, Hazreti Ömer (ra) hutbede kendini eleştiren cahil bir kadına “kadın doğru söylüyor” demişti. O işte siz size yönelik en küçük bir eleştiriye daim müsamaha göstermiyorsunuz. Avukat ordunuz hemen tazminat ve Ceza davaları açıyor.
12. Sayın Cumhurbaşkanım size kesinlikle hakaret etmedim aksine saygı çerçevesinde makul eleştiriler yönetlmek istiyoruz. Sizden çok bir şey istemiyoruz. Bir kadının Hz Ömer’i eleştirdiği gibi, Biz de sizi eleştirebilmek ve eleştiriden sonra güven içinde olmak istiyoruz.
13. Sayın Cumhurbaşkanım, Etrafınıza demirden ağlar ördünüz, Size hiçbir şekilde ulaşılamıyor, ulaşabilenlerin ise size yönelik en küçük bir eleştiri yöneltmesine müsaade edilmiyor. Tüm bunları aşıp sizi eleştirenleri ise Siz çok sert bir şekilde tersliyorsunuz. Yapmayın efendim.
14. Sayın Cumhurbaşkanım, yaptığınız bu hatalardan dolayı Daha düne kadar “Ya rabbel alemin bizim ömrümüzden al Cumhurbaşkanımızın ömrüne ver” diyen kişiler Sizin yaptığınız hatalardan dolayı sizinle olan gönül birliklerini sonlandırmış durumdalar.
15. 15. Efendim kızgın demiri soğutacağız dediniz ama söylem ve eylemlerinizle demiri daha da kızdırdınız. Efendim Türk milleti 12 Eylülden sonra ilk kez bu kadar kutuplaştı. Bunda Maalesef sizin siyasi söylem ve diliniz etkili oldu. Siyasi söylem ve dilimiz her açıdan hatalı.
16. Sayın Cumhurbaşkanım diğer bir konu ise söylem ve eylemleriniz deki tutarsızlıklar. Son 4 aydır tüm seçim kampanyanızı HDP karşıtlığı üzerine kurdunuz, ama seçimden 3 gün önce terörist başı Öcalan’ın siyasi mesajı devletin resmi Ajansı AA tarafından yayınlandı.
17. Bu yetmedi, TRT terörist başının kardeşi ve kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan ile bırakın kuzeyinde röportaj yaptı ve bu röportaj Devleti’nin resmi kanalı TRT de yayınlandı. Efendim bunu muhalefet yapsaydı nasıl tepki gösterirdiniz?
18. Efendim biz sizi o kadar çok sevdik ki hiçbir hatayı size konduramadık. Hep “Reisin etrafı örülmüş onu yanıltıyorlar” dedik. Efendim etrafınızdakileri atayan Sizsiniz. Tüm tabanının eleştirdiği Bülent Arıncı sağ kolunuz yapan sizsiniz? O gazetecileri Uçağınıza alan Sizsiniz?
19. Sayın Cumhurbaşkanım Türk milleti şimdiye kadar hiç kimseye vermediği destegi Size verdi. Galip çıktıgınız seçimlerini sayısını unuttum.Türk milleti ölüm pahasına sizin yanınızda oldu.15 Temmuz Şamlı direnişi bunun en somut örneğidir. Türk milleti size her türlü desteği verdi
20. Sayın Cumhurbaşkanım Türk milleti sizin hatalı söylem ve eylemleriniz den dolayı size olan desteğini her geçen gün azaltıyor. Dünkü sonuçlar bunun en somut örneği. Oylarınız %50 lerden %30lara düştü. Ülkeyi tek başına yönetebilme desteğini kaybetmiş durumdasınız.
21. Son 5 seçim de hep Seçimden sonra her şeyi değiştireceğim dediniz ama Seçimden sonra tabanın tepkisini çeken uygulamalara devam ettiniz.Hiçbir değişiklik olmadı aynı hamam aynı tas devam etti.En önemli noktalara tepki çeken isimler atandı uçağa tepki çeken gazetecilere alındı
22. Efendim, yine “sandıgın verdigi Mesajı aldık, dersimize iyi çalışacağız” diyeceksiniz. Ama ben şahsen Sonuçta bir değişikliğin olacağına hiç inanmıyorum. Bu dediğiniz söylem de kalır.Bir iki tane kısmi,sembolik değişiklik olur, Sayın Hilal Kaplan yine uçakta baş köşeye oturur
23. Sayın Cumhurbaşkanım,18 senedir sizi Ölümüne destekleyen benim gibi Milyonlarca kişi Artık sizi sorgulamaya başladı.Bunların bir kısmı benim gibi desteğini sizden destegini çekti, bir kısmı desteğini çekmeyi düşünüyor, diğer kısmı ise sizi sorgulamaya başladı.Efendim durum bu
24. Efendim sıradan bir belediye seçimini yanlış söylem ve strateji ile referanduma ve genel seçime döndürdünüz. Gereksiz bir risk aldınız. Sizin yanlış söylem ve eyleminizle İmamoğlu dün sadece binalibeyi degil sizi de siyaseten yenmiş oldu. Böyle bir hatayı nasıl yaptınız?
25. Sayın Cumhurbaşkanım dünkü hezimetin onlarca nedeni var. Ama Çok üzülerek şunu söylemek zorundayım,bu hezimetin ana sorumlusu maalesef Sizsiniz ve Sizin atadığınız danışmanlar, yetkililer, siyasiler. Efendim Kendi kendinize çok büyük zarar verdiniz, Hala da veriyorsunuz.Niye?
26. Ben size yönelik tüm Umut ve güvenimi kaybettim efendim. Gerekli değişiklikleri yapacağınıza zerre kadar ihtimal vermiyorum. Yeni getireceğiniz isimler eski isimlerden daha çok tepki çekecektir. Maalesef yine aynı sert üslübunuzu devam ettireceğinizi tahmin ediyorum.
27.Avukat ordunuz Muhtemelen bu yazdıklarım içinde dava açacaktır.Belki savcılık cumhurbaşkanına hakaretten doğrudan soruşturma açar. Zaten gak diyene dava açılıyor guk diyen gözaltına alınıyor.Canınız sagolsun Efendim Ne diyeyim.Selametle Cumhurbaşkanım, sıhhat ve afiyet dilerim.

 

Savcı Sayan (akp Ağrı Beediye Başkanı) @SavciSayan

Beyler kendinize gelin adamlar 20 yıldır kaybediyor, sizin kadar birbirlerine düşmediler..Bir sefer kaybettiniz hemen suçlamalar başladı. Unutmayın ki gerçek dava adamları zararı paylaşabilenlerdir. Kârı herkes paylaşabilir. Dost var düşman var ne bu dağınıklık. Reis sağolsun…

 

Savcı Sayan’a cevâben Serdar Arseven (Milat Gazetesi Yazarı) @sarseven

‘Görevlere hak edenler gelsin, vatandaşa kulak verilsin, eğitimde, kültürdeki başarısızlık tablosu son bulsun, her şey Sn. Erdoğan’dan beklenmesin.’ diyor vatandaş.Moraller bozulmamalı elbet ama beklentilere karşılık vermek de şart. Yoksa, 2023’te sıkıntı büyür Sn. @SavciSayan

 

Fâtih Tezcan @fatihtezcan:

1 videosunu izlemediği adama “nerede hata yaptığınızı düşün” diyen saygısızlarla uğraşmaktan bıktım. Biz zaten yıllardır hata yapılan yerleri bağırıyoruz ama siz sadece Erdoğan’a desteğimizi görüp bizi yalaka sandığınız için tanımıyor ve böyle saçmalıyorsunuz, hepsi bu kardeşim.

 

Fuat Uğur (Türkiye Gazetesi yazarı, ATV Avrupa TV programcısı) @FUATUGUR:

Çok üzücü bir sonuç. Sonuç Cumhurbaşkanı, AK Parti teşkilatı ve MHP tarafından masaya yatırılmalı. Bu tepki bir mesaj vermek istedi. Ekrem İmamoğlu Ak Parti’ye oy verenler sayesinde kazandı. Sebep arıyorsanız: Herkesin ayrı bir hikayesi var.

 

Cem Küçük (Türkiye Gazetesi yazarı) @cemkucuk55:

Bu sonuç kabul edelim ki AK Parti için hezimettir.

 

Cem Küçük (Türkiye Gazetesi yazarı):

Şu gerçeği hepimiz dürüstçe itiraf etmeliyiz ki, 23 Haziran sürecinde bizim taraf medyası tamamen Ekrem İmamoğlu’nun ekmeğine yağ sürdü. Özellikle AK Parti tabanının ciddi bir kısmı bizim taraf medya yayınlarından rahatsız hâldeydi ama bu gerçeğe gözler kapatıldı. İşte o yayınlardan rahatsız olan insanlarımız bu seçimde gitti İmamoğlu’na oy verdi. En muhafazakâr ilçelerde bile İmamoğlu’nun oylarının yüzde 50’yi geçtiği görüldü. Zaten bu süreçte milletin hassasiyeti hiç dinlenmedi.

 

Müthiş Kapak @muthiskapak

Eğer bu konuşma seçimden 1 hafta önce yapılmış olsaydı, aradaki fark 800 bin değil 1 milyon olurdu. Söylemlerimiz böyle olmaya devam ederse 2023’te mehteri bize verecekler.

 

Müthiş Kapak @muthiskapak

Arkadaşlar samimi eleştiri yapan kardeşlerimizin tivitlerini etkileşim yapacaksınız. Komedi Twitlerine etkileşimi yapmayı bir süreliğine askıya alın. Yav biraz Ciddi olun Valla durum iyi değil

 

Müthiş Kapak @muthiskapak

hepimiz kendimize şu soruyu soralım. biz nasıl bu hale geldik ? biz nerde yanlış yaptık ?

 

yusuf kaplan (Yenişafak Yazarı) @yenisafakwriter

Başından beri söylüyorum: Ekrem İmamoğlu AKP eliyle 2023’e hazırlanıyor… Bunun sorumluları en samimi eleştirileri bile topa tutan

Erdoğan’ın ve AK Parti’nin altını oyan AKP medyası ve yalaka tayfasıdır. #KararMilletin

 

Tuğrul SELMANOĞLU @tselmanoglu

Mağlubiyetde sorumluluğum varsa ben bu sorumluluktan kaçmam… Sosyal medyayı tamamıyla karşı tarafa bırakmamak için elimden geleni halis niyetle yaptım… Bu süreçte benimle çok uğraşıldı, belki bunun etkisiyle fazla sert konuştum. Hakkına girdiğim varsa helal etsin.

 

Tuğrul SELMANOĞLU @tselmanoglu

Ekrem İmamoğlu’nu tebrik ederim. Zor bir seçimden net bir farkla çıktı. Umarım İstanbul’a çok güzel hizmetler yaparak hepimizi utandırır. Umarım milli ve manevi değerlerimize hassasiyet göstererek hepimizi utandırır.

 

Tuğrul SELMANOĞLU @tselmanoglu

Bütün Il ve ilçe teşkilatları rant ve çıkar peşinde koşan ve bu büyük davanın isminin lekeleyen yöneticilerinden arındırılmalı. Recep Tayyip Erdoğan’ın millet nezdindeki kredisi ile millete kibir taslayan yöneticiler koltukları ile birlikte kapının önüne koyulmalı.

 

Tuğrul SELMANOĞLU @tselmanoglu

Aradaki fark artık bunun gelişi güzel bir seçmen uyarısından ziyade seçmende yerleşmiş bir hoşnutsuzluğun yansıması olduğunu gösteriyor. Akparti fabrika ayarlarına dönmeli, başta ekonomi ve Suriyeliler meselesine çözüm üretilmeli. Kendimize çeki düzen vermeliyiz.

 

Tuğrul SELMANOĞLU @tselmanoglu

Sokakta 3 kişiden 1’i Suriyelilerden, 2 kişiden 1’i ekonomiden şikayetçiydi. Seçim sonucunun sebebini burada aramak lazım. Sosyal medyada kesme biçme montajla İmamoğlu’na oy kabbettirmeye çalışanlara ilk andan itibaren tepki verdim. Yanlış yapıldı bu dava yalanla güdülmez.

 

Aydın KALKAN – ADIMLAR Dergisi

 

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: