GERÇEK TÜRKLER

Selim GÜRSELGİL

Türklük tartışmasına biz de katılalım mı? Osmanlı’dan başlayalım ama; o da çok canlı bir tartışma. Osmanlılar mı daha çok Türk’tür, yoksa Türkiyeliler mi?

Bana sorarsanız, gerçek Türk tipi, Osmanlı tipidir. Bugünkü Türkiye Türkleri pek Türk’e benzemez. Hatta kibar söyledim: Taban tabana zıt bir karakterdir. Karakter mi dedim? Belli bir karakterleri de yoktur. Bugün yeryüzünde yaşayan milletler içinde karakterce en düşük profilli tipolojiyi çizenlerdendirler. Gerçek Türkler Osmanlılardı. Onların son örneklerini Çanakkale’de gördük. Sonrası çok az.

Bu söylediklerimin biraz kışkırtıcı olduğunun farkındayım. Ama hakikate değen yönleri de çoktur. En azından bugün ortada “Türküm, Türküm!” diye dolaşan nidüğü belirsiz sürfelerin çorak tesellisine yol vermez.

Peki Osmanlılar Türkleri aşağılamışlar mıdır? Osmanlıların aşağıladığı Türkler vardır, ululadığı Türkler vardır. Osmanlıların aşağıladığı Türkler, Kur’an’da ve Sünnette aşağılanan Bedeviler gibi ayaktakımı (lümpen) tiplerdir. Yücelttikleri Türklerse, Oğuz Han ve ahfadıdır. Osmanlılar en başından en sonuna kendilerini Oğuz Han soyundan has Türkler olarak görmüşler, bu soya has davranışlarda bulunmayan hayvan edalı kimseleri ise aşağılamışlardır. Klâsik dönem Osmanlı yazarlarının bazılarında “Oğuz” ve “Türk” sanki iki ayrı millet gibi farklı anlamlara sahiptir. Ama bu genel bir anlayış değildir. Birkaç yazarda rastlanır.

Genel olarak Osmanlılar, Batı’da ve Doğu’da daima “Türkler” diye tanınmışlar ve bununla övünmüşlerdir.

Osmanlıların aşağıladığı Türkî yığınları, gelmiş geçmiş tüm Türk devletleri de aşağılamıştır. Göktürkler onlara “kara budun” derlerdi. Onları bir türlü yola getiremezlerdi. Yıkılmaları da onlar elinden oldu. Selçukluları aynı şekilde “kara budun” yıkmıştır. Onların Selçuklulara ettiklerini kimse etmemiştir. Osmanlılar zamanında “Celalî” adı verilen eşkıyalar da bunlardı. Anadolu’da neredeyse yağmalamadık, kadınına tecavüz etmedik yer bırakmadılar.

Bazıları onlarda ideolojik yönler bulmaya çalışır. Hâlbuki hiçbir ideolojiye gelmezler. Bir Türklük şuurları bile yoktur. Taşrada onun bunun koyununu çalarak, kadınını kaçırarak, toprağını alarak yüzyılları devirmişlerdir.

Bugün bu ayaktakımının günüdür. Toplum hayatında neredeyse her gün karşılaştığınız, Esra Erol’da ciğer röntgenini seyrettiğiniz işte budur. Bunlar Türk’seler de, gerçek Türkler değillerdir. Tarihî Türk değil, tabii Türktürler. Tarihî hiçbir varlıkları yoktur; ama tabiatta yaşayan canlılardan bir nevidirler.

Gerçek Türkler elbet yok olmamışlardır. Onlar da bu tabiatın fazla göze batmayan bir yerlerinde hayatiyetlerini sürdürmektedirler. Bilmeden yarın yeniden tarih sahnesine çıkacakları günü beklemektedirler. Bugün onlar için uyanmak istedikleri kâbustur. Gerçek Türkler asil ruhlu insanlardır.

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: